İKİ KADIN BİR ADAM & KELEBEĞİN AŞKI

CAN

Merhaba,

Kısa ama yeni bir bölüm ile geldim.

Oy ve yorumsuz bırakmayın, lütfen.

İYi okumalar...

...........................................................................

🍷🍷🍷

🍷🍷

🍷

26. BÖLÜM

Tuğrul neredeydi?

'' Tuğrul.'' Diye bağırdım. Onu görmeliydim. Birkaç el silah sesi işittiğim de çığlık attım.

Neler oluyordu?

'' Bahar hanım. '' bizi çevreleyen korumalardan biri, '' Sakin olun. Tuğrul bey. İyi. '' dediğinde algılarım açıldı.

İyiydi, Tuğrul iyiydi, diye kendimi telkin ediyordum.

'' Nerede? ''

'' Balım hanım ile beraber araçtalar. Hızlı yürüyün, lütfen. ''

Serra ile adımlarımızı hızlandırsam da aklım korumanın sözlerinde takılı kalmıştı. Neden araçtaydı ki.

'' Bahar, binin arabaya. '' diye kükreyen Mirza'yı sorgulamadan attım kendimi araca. Peşi sıra Serra bindi. Ama araçta ne Balım vardı, ne de Tuğrul.

'' Tuğrul nerede? ''

Aracı çalıştıran korumadan cevap beklesem de konuşmuyordu. Birkaç dakika sonra hareket ettiğimizde Mirza'nın ve birkaç adamın koruda kaldığını gördüm.

Kahretsin!

Yüzündeki acımasızlığı buradan dahi görebiliyordum. Elindeki silaha indi bakışlarım. Görmek istediğim en son şeyi gördüm ellerinde.

Kan.

Aklıma gelenlerle korkuyla bağırdım.

'' Tuğrul'a bir şey mi oldu? ''

'' Efendim, onlar bir önceki araçla eve geçtiler. ''

'' Bir şey oldu, öyle değil mi? '' diye ard arda soru soruyordum. Yüzünü buruşturmasını, kaşlarını çatışını izledim.

'' Akif bey, vuruldu. ''

'' Hayır. '' bedenim zangır zangır titremeye başladığında peşinden gelecek olanı biliyordum.

Allah'ı ne olur şimdi değil!

Boğazımı yakan acı ile geriye doğru yaslandım. Kalbimin üzerine elimi koydum, ovuşturmaya başladım.

'' Bahar, sakin ol. ''
Allah'ı, lütfen.

Şimdi değil.

Lütfen...

'' Bahar, beni duyuyor musun? İyiymiş. Sadece bir sıyrık! Lanet olası bir sıyrık. ''