SADULLAH ÇAKAL

3.2K 133 26
                                    

Merhabalar...

Keyifli okumalar... 🤝

...........................................................................
&&&

Bölüm 3

&

Ali ile konuşup durumu anladığımda okulun bahçesinden hızla çıktım. Peşimden seslenip koşturan Nil'i işittiğimde başımı çevirip " Kal burada." diye emrettiğimde omuz silkti.

" Geleceğim" diye ayak direttiğinde " Sen kalıyorsun." dedim.

Oflayarak bahçeye yöneldiğinde ben de seri adımlarla Ufuk'ların evine ilerliyordum. İçimden ettiğim duaların duyulmasını istiyordum, eğer gerçekten bir yaratıcı varsa arkadaşıma zarar gelmesine izin vermesin, istiyordum.

Serra'nın bir gün Ufuk'un başına dert açacağını biliyordum, dediğim de oluyordu işte!

Babasının da kuzenlerinin de ne bok olduğunu öğrenmiştik öğrenmesine ama Ufuk'u bir türlü vazgeçirememiştim Serra'dan.

Evlerine yaklaştığımda Ufuk'u bulmayı beklediğim bahçede yüzü kan içinde kalmış Ali ve baş ucunda ağlayan Ufuk'un annesi, Meliha teyzeyi buldum.

" Ali?" diye bağırıp içeriye girdiğimde öksürmeye başladı, konuşmaya çalışırken. Diz çöktüm baş ucuna, korkuyla.

" B-Bul onları. Sedat. Sedat bilir. Ufuk'u ne-nereye götürdüklerini." elimi uzatmama müsaade etmeden " Ka-kardeşimizi kurtar." diye inledi.

Meliha teyze'nin gözü yaşlı haline bakmak istemesem de gözlerimi kaldırdım, kan çanağına dönmüş gözleriyle buluşturdum bakışlarımı.

" Kurtaracağım. " deyip yerimden kalktım, Heyecan, korku, endişe ile...

Hissettiğim karmaşaya gözlerimi kapadım. Kafamın allak bullak olmasına izin veremezdim. Silkelendim, kendime gelmeliydim.

Bahçeden çıktığımda aklıma gelen isimle telefonuma sarıldım.

Uzun beklememe gerek kalmadan " Söyle, koçum. " diyen Mirza'nın sesiyle rahatladım.

" Sana ihtiyacım var." boşlukta gibi hissediyordum, sırtımdan soğuk terler akıtıyordum resmen.

" Neredesin?" diyen telaşlı sesine " Ufuk'ların evinin önünde." diye cevap verdim.

" Geliyorum on dakikaya." Tek nefeste konuştu. Onu korkutmuştum, farkındaydım ama bana yardım edebilecek tek insan O'ydu.

Mirza'yı çiğneyip asla Sedat ile temas kuramazdım.

" Ufuk'u kaçırdılar, Mahsun pisliği ve yeğenleri onu götürmüş."

" Soysuz! Piç kurusu herifler! Tamam ben halledeceğim. On dakikaya oradayım. Sen hiç bir şeye karışmayacaksın." dediğinde içimdeki öfkeli tarafım " Ben de geleceğim." diye ısrarcı olduğunda Mirza'nın kükreyen sesi kulağıma ulaştı.

" Sözümü ikiletme! Halledeceğim dedim. " başımı eğdim, sanki karşımdaymış gibi.

Ona Sonsuz güveniyordum, fakat söz konusu kardeşim bildiğim adamlar olduğunda itaatkar olamıyordum.

İKİ KADIN BİR ADAM & KELEBEĞİN AŞKIHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin