Abimin Sevgilisi -MinSung-

Bölüm 2 - Sorular

Kelime sayımız: 412

''Sonunda seninle tanışmak güzel Jisung'' dedi Minho gülümseyerek Jisung'un elini sıkarken.

''Seninle tanışmak da güzel?'' dedi Jisung parkta onu suya düşüren adama sorgulayıcı bir bakış atarak.

''Pekala! Yemekte ne var?'' diye sordu Chan içeriye dalar dalmaz masada duran güzel yemekleri görünce ''Aferin Jisung''

''Chan, onları Jisung hazırlamadı, dışarıdan söyledi'' diye güldü Minji abisine yaklaşarak.

Jisung kız kardeşine bir bakış atarken Chan buna güldü. Hep birlikte masaya oturduklarında ortam biraz gergindi, Chan ilk defa bir kız/erkek arkadaşını ailesiyle tanıştırıyordu.

''Ee Minho, neyle uğraşıyorsun?'' diye sordu Minji gülümseyerek.

''Sokağın aşağısındaki kafede çalışıyorum, ama hala okula da devam ediyorum, o yüzden asıl odağım orada''

''Gerçekten mi?? O kafeyi çok seviyorum, Channie neden tatlı erkek arkadaşının orada çalıştığını söylemedin daha önce?'' diye sordu Minji Jisung konuşulanlara göz devirirken.

''Tanışma hikayemizi dinlemek ister misin?'' diye sordu Chan Minho'ya doğru gülümseyerek.

''Tabii ki!! Anlat bana!'' dedi Minji heyecanla.

''Peki, Minho sen mi anlatırsın ben mi anlatayım?'' diye sordu Chan.

''Ben anlatırım'' diye başladı Minho ''Abin bir gün kafeme geldi ve sade bir kahve istedi, ben de ona siparişini getirdim'' dedikten sonra hikayeyi bitirmesi için Chan'a baktı.

''Üstüne numarasını yazmıştı'' diye güldü Chan.

''Pek de romantik değilmiş, değil mi?'' dedi Jisung sonrasında kalkıp tabağını mutfağa götürürken.

''Onun kusuruna bakmayın, romantiklikten ya da aşktan anlamaz o'' dedi Minji mutfakta olan abisinin arkasından dil çıkararak.

*-*-*

''Sizinle gerçekten güzel bir akşam geçirdim, seninle tanıştığıma da yeniden memnun oldum Minji'' dedi Minho dış kapının önünde dikilirken ''Kardeşiniz buralarda mı?'' diye sordu etrafa bakınarak.

''Odasında saklanıyordur, bırak istediğini yapsın, yarın seni ararım'' dedi Chan Minho'nun yanağından öperek, Minho uzaklaştığında ise kapıyı kapattı ve Minji'ye döndü.

''Abiii, ben de istiyorum.'' diye sızlandı Minji yanağını göstererek.

Chan gülümsedi ''Minho'yu nasıl buldun?''

''Çok yakışıklı ve iyi kalpliydi'' dedi Minji sırıtarak.

''Ben öyle düşündüğüm için böyle diyorsun'' dedi Chan kız kardeşinin yanağından öperek.

''Minji çok sinir bozucu'' dedi Jisung odasından aşağıda konuşulanları duymuş halde ''O kadar da yakışıklı değildi'' derken yatağına oturup pencereden dışarı baktı ''Eve nasıl gidecek acaba..''

Minho'nun evden uzaklaşmasını izlerken camı açtığında yüzüne gelen bir kaç damla hissetti ''Şuna da bakın, yağmur başlamış'' dedi ve camını kapattı.

Sonrasında yatağına uzanıp ''Bana ne ya'' dedi.

Buna rağmen yağmurda ıslanacak olan Minho'yu düşününce hemen yatağından fırladı ve bir şemsiye kaparak evden koşa koşa çıktı ''Neden bu kadar iyi biri olmak zorundayım ki?''

Ayakkabıları, kıyafetleri ve iç çamaşırları dahil sırılsıklam olana kadar karanlık yolda koşmaya başladı, etrafta da kimseyi görmüyordu.

Ta ki bir binanın önünde kafasının üstünde şemsiye tutan maskeli bir çocuk görene kadar.