Büyükler, çocuklar uyusun diye mi masal anlatır yoksa mucizelerin var olduğuna inandırmak için mi?
Gözleri acı içinde kısılmış fakat bu durumun aksine hiç bir şey hissetmiyormuş gibi sessizce duruyor kanayan bacağını iki eliyle sıkıca kavrıyordu. Onu görüyor olmak,karşımda var olduğunu bilmek tarifi mümkün olmayan bir şeyler harekete geçiriyordu içimde.İçimden binlerce kez teşekkür etmeme sebep olan bir sürü olay içinde bu en inanılmazıydı.Aylardır rüyalarıma girip ona bir şekilde ulaşmak istememi sağlayan çocuk karşımda duruyordu.Bu mucize değilse başka ne olabilirdi.
Esra : Sana ne oldu böyle,düştün mü?Bir bakayım bacağın mı kanıyor senin?
Donghae : Onu korkutuyorsun bu kadar seri şekilde soru sorma.
Esra : Ahh senin o ruhsuz bakışların onu korkutmuş olmalı.
Donghae : Beni tanıdığına ve hayranım olduğuna bahse girerim.
Esra : Önüne gelenin sana hayran olduğunu düşünecek kafaya sahip olmak için ne içiyorsan aynısından istiyorum lütfen!
Donghae : Senin kadar basit birinin benimle aynı şeyi içebildiği bir dünya mı varmış?
Bu arada onu kucağıma almış bacaklarımın üstünde oturtup cebimde bulunan mendille yarasını sarıp kanamayı durdurmayı başarmıştım. Ne kadarda benziyordu. Tam tahmin ettiğim gibi 7-8 yaşlarında küçücük burnu dolgun minik dudaklarıyla tıpkı benim düşündüğüm gibiydi .Yüzüme dağılan o gülümsemeyi tahmin edersiniz sanırım, Mucize dedikleri bu olsa gerek,
Görevli : Sen gel bakayım buraya Chen yine başını belaya mı soktun.Ahh kusura bakmayın o hep bir yerlerden düşüp yaralanır nerede yüksek bir yer var orada bu yaramaz.Üstelik konuşamaz da sizi endişelendirmiş olmalı.
Bu ses orta yaşlı kısa boylu (bu çok ta ilginç değil ya) esmerce bir adamdan geliyordu.İçinde bulunduğumuz duruma epey alışkın gibiydi.
Esra : Oooo öyle mi? Neden konuşamıyor peki.
Görevli : Bilmem üç senedir burada bir kere sesini duymuşluğum yok.Böyle ağaçların tepesinde misafir evlerinin çatısında gezer durur.Gözü yükseklerde beyimizin.
Esra : Duyma sorunu mu var?
Görevli : Hayır, bu tarz kontrolleri yapıldı.Çok sağlıklı.Neyse gel bakalım seni afacan yarana bakalım.
İki eliyle uzanmış onu kucağına almaya hazırlanan adama karşı aniden yüzünü çevirip boynuma sarılması bir olmuştu.Asıl garibi sanki böyle bir hareketi bekliyor olmamdı.Adeta yirmi üç yıl yaşamamın sebebi bu küçücük çocuğun bana bir kere sarılması içindi.
Esra : Sorun yok onunla ben ilgilenebilirim.Siz başka bir işiniz varsa yapın lütfen.
Görevli : Size yük olmasın.
Esra : Hayır gerçekten sorun değil.
Görevli : Güzel.Sizden hoşlanmışa benziyor.
Neden sonra eğilip küçük Chen'in kulağına
Görevli : Bu abla çok güzel değil mi? diye fısıldadı.
Genelde bunu yapmamaya özen göstermeme rağmen bu adamdan hiç hoşlanmamıştım.
Esra : Gel bakayım buraya Chen.Ben Esra,tanıştığımıza memnun oldum.
Sessizce bir süredir orada durmuş bizi izleyen bay kibir yanımıza doğru ilerledi.Ellerini bacaklarının üzerine koyarak diz çöktü.Bir çocukla aynı hizaya gelip konuşmayı keşfedebilmiş olması bile oldukça ilginçti.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
mutlu ol...
FanficBazı cümleler vardır. Asla bir soru değildir fakat her zaman cevap vermeniz gerekir. Ve hayatı hayal kırıklılığı olarak tecrübe eden biri olarak size tavsiyemdir; aklınız ve kalbiniz arasında kaldığınız o sancılı anlarda, lütfen kalbinizi dinleyin...