11.Bölüm

451 50 16
                                    

Bu geçen bölüm paylaştığımdan daha güzel oldu. 

1.6K okunma olmuşuz. 

Sizi seviyore fındıklar. 

SAKIN VOTE ATMAYI UNUTMAYIN LAN.

^^^^^^^^^^^^

Derin üzerindeki ceketi çıkartıp bir kenara koydu. Ve salondaki herkes o zaman kolundaki sargı bezini fark ettiler ama bir şey demediler. Az çok dünki kavgada olduğunu anlamışlardı. 

"Biliyor musunuz? En iyisi siz sorun ben cevaplayayım. Çünkü uzun bir zaman oldu." dedi Derin arkasına yaslanarak. 

"O zaman ben başlıyayım. Hala nasıl hayattasın? Vücudunu incelediğim zaman dört tane kurşun yeri görmüştüm." dedi Duman merakla.

"Depoya varmadan önce yolumu bir adam kesti. Adam babam olduğunu ve bir planı olduğunu söyledi. İlk başta inanmak istemedim ama Duman'ın suratına ve Deniz'in gözlerine bakıyordum sanki. Bana bir tane resim verdi." dedi Derin ve ceketinin cebindeki resmi sehpanın üzerine koydu. "Biz yetimhaneye bırakılmadan önce çekilmiş. Planını anlattı bende kabul ettim. Çelik yelek giydim. İçi kan torbalarıyla doluydu. Böylelikle gerçek kan sandınız. Bir yüzük verdi. Üstüne basınca nabız yavaşlatıcı bir ilaç enjekte edildi. Böyle işte." dedi Derin.

"Neden daha önce karşımıza çıkmadın?" dedi Deniz en ciddi haliyle. 

"Çünkü o gün iki kurşun yeleğe denk gelirken iki taneside başka yerlere denk geldi. Eğer 2 haftalık bir komada olmasaydım. Cenaze töreninden sonra karşınıza çıkcaktım. Siz sormadan söyliyeyim. kurşunlardan biri bacağımı sıyırmış. Diğeri ise karnımda tehlikeli bir bölgeye denk gelmiş. Vücudumda o yüzden kendini kapatmış. Uyandığımda ise hiçbir şey hatırlamıyordum." dedi Derin ve karnını tutmaya başladı. Babasının ona dediği şeyler aklına gelmişti. 

"Babamız nerde şuan?" dedi Duru. O kadar olay içinde bir tek bunu merak ediyordu.

"Birkaç güne gelicek amcam. Şuan Fransa'da." dedi Kerim içeri girerken. 

"Replik çalmayı bırak Kerim." dedi Derin göz devirerek. "Ha bu arada amca oğlumuz Kerim. Kendisi gıcığın önünde gidenidir." diye devam etti. 

"Kavgayı kesin. Sıradaki soru benden. Hafızan ne zaman geri geldi." dedi Asel.

"1 ay oluyor. Zaten geri geldiği gibi İstanbul'a geldim. Ve Zümrüt lakabıyla ortalıkta gezdim. Eminim ki Çağatay benim kim olduğumu bulamayınca delirmiştir." dedi gülümseyerek Derin.

"Geldiğimiz günden beri başımız beladan kurtulmuyorki. Ne çok düşmanın varmış lan senin." dedi Kerim Derin ve Mert'in arasına oturarak. 

"Ayperi nerde? Özledim ben prensesimi." dedi etrafına bakınırken Derin. 

"Dün kafeye giderken Rıza amcalara bırakmıştık. Bugün de Çağatay sevgilisiyle gezdircekmiş onu. Bu çok sakladığı sevgilisi kim?" dedi Deniz diğerlerine dönerek. Derin'in suratında ufak bir sırıtma oluştu. "Biliyorsun. Kim lan sevgilisi? Meraktan çatlıycam." diye devam etti Deniz.

"Üzgünüm gizli bir bilgi paylaşamam." dedi Derin sırıtmaya devam ederken.

"ne gizli bilgisi şey değil miydi kızın adı---- Ah napıyorsun be?" dedi Kerim. Lafını tamamlayamamasının neden Derin'den yediği yumruktu.

"Sus ve işimize karışma kuzen." dedi Derin tehditkar bir sesle. Kerim bunun üzerine ağzına fermuar çekti.

"Niye susturdun çocuğu? Söyleseydi kim olduğunu." dedi Duman sırıtarak.

Muhteşem Dörtlü İkinci RoundHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin