Biraz karışık bir bölüm oldu. Diğer bölümde toparlayacağım inş.
Neys. Okuyun işte.
Sizi seviyore fındıklar.
^^^^^^^^^^^^
"Konuştuklarımız aramızda kalıcak Tolga." dedi Derin babasının çalışma odasından çıkarken.
"Birine söylersem yaşama ihtimalim yok. O yüzden susmayı tercih ediyorum patroniçe." dedi Tolga gülümseyerek. Tolga aşağıya inerken Derin odasına gitmişti. Baktığında Ayperi ve Simay uyuyakalmıştı. Nerdeyse 1 saattir Tolgayla konuştuğunu o an fark etti.
Tolga aşağıya indiği zaman iki tane engel yüzünden durmak zorunda kalmıştı. İki engel dediğimde Duman ve Mert. Duman şüpheci bir tavırla Tolga'ya bakarken, Mert düz bir şekilde bakıyordu.
"Derinle ne konuştun?" dedi Duman düz bir sesle.
"Bunu istesem bile sana söyleyemem." dedi Tolga.
"Neden?" dedi Mert hafif merak dolu sesiyle.
"Senden korkarım patron." dedi Tolga Duman'a bakarak. "Ama patroniçeden daha fazla korkarım. O yüzden kusura bakmayın. Size söyliyeceğime ölürüm daha iyi." diye devam etti. Duman ve Mert şaşkınlıkla birbirlerine bakarken, Tolga fırsattan istifade aralarından geçip çıkış kapısına adeta uçtu.
Derin ilaçlarını içmek için aşağıya inerken konuşulanları duymuştu. İlk defa Tolga'ya bu kadar çok güvendiğini hissetti. Genelde Tolga onun hakkında önemli bir şey olduğu zaman diğerlerine yumurtlamaktan çekinmezdi. Ama bu sefer Tolga da işin ciddiyetinin farkındaydı.
Hiçbir şey olmamış gibi merdivenden indi ve koridorun ortasında duran ikiliyi es geçip mutfağa doğru ilerledi Derin. İlaçlarını içtikten sonra atıştıracak bir şeyler arıyordu mutfakta. O anda telefonuna bir arama geldi. Aramayı açması ve kapatması bir oldu desem yeridir. Koşarak odasına gitti ve üzerini değiştirdi. Simay'ı da uyandırmayı ihmal etmedi.
"N'oluyo ya?" dedi Simay gözlerini açarken.
"Kalksan iyi olur Simay. Acilen hastaneye gitmemiz lazım." dedi Derin tişörtünü giyerken. Dikişleri biraz acımıştı ama şu an onun umrunda değildi.
Simay hemen yataktan kalktı. "Asel'e bir şey mi olmuş?" dedi telaşla.
"Gidince görücez." dedi Derin ve odadan çıktı. Peşinden Simay da odadan çıktı. "Anne biz hastaneye gidiyoruz. Ayperi sana emanet. Ve merak etme abimi de çağırdım." dedi Derin bağırarak.
İki kız merdivenden indikleri zaman iki oğlanın hala koridorda dikildiklerini gördüler. Derin Duman'ın, Simay da Mert'in kolundan tutarak arabaya sürüklediler.
"Nereye gidiyoruz?" dedi merakla Duman.
"Mümkünse hastaneye. Aselle ilgili bir şeyler olmuş mu ne. Tam anlamadım." dedi Derin.
"Lan daha önce söylesene." dedi ve arabaya bindi Mert.
"Çabuk binin arabaya." dedi Duman aceleyle.
Simay, Derin'e arabaya binmesinde yardım etti. Onlar bindikleri zaman Duman gaza bastı ve hastaneye sürdü. Hastaneye geldikleri zaman arabayı hemen park etti. hepsi arabadan indiği zaman Duman ve Mert koşarak Asel'in kaldığı yoğun bakım ünitesinin kapısına koştular. Boş odayı gördükleri zaman ikisinin de gözleri doldu.
Simay zorla Derin'i tekerlekli sandalyeye oturtup danışmanın önüne gittiler. Asel'in kaldığı odayı öğrendiler. Odaya doğru giderken Derin Simay'ı durdurdu. "Bu iki salak kesin yoğun bakımın oradadır. Onları alıp gidelim." dedi Derin. Simay sandalyenin yönünü direk asansöre doğru itti.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Muhteşem Dörtlü İkinci Round
Randomİlk kitabı okunmayanlar için spoilerlı alandır. Gidin ilk kitabı okuyup öyle gelin. Kitap bitti ama özel bölümler gelecek:))) Mafyanın elinde büyüyen bir kız, Laz bir ailede büyüyen bir oğlan, Sakin bir hayatı olan bir kız, İngiltere'de büyüyen bir...