2

512 50 15
                                    

Louis

O iki alfayla konuştuktan sonra birazcıkta olsa rahatlamıştım. Elim boynuma gitti kolyem boynumdaydı. Kolyeyi biraz kaldırınca Dylanı gördüm çok merak ediyordum nasıldı acaba şuan. Biz Dylanla ruh eşi değildik çünkü uzun zamandır birlikte olmamıza rağmen birbirimizi hiç rüyamızda görmemiştik ki umurumuzda değildi. Evet ruh eşimi merak ediyordum ama Dylanla çok mutluydum o ruh eşim olmasa bile kesinlikle mühürleneceğim kişiydi.

O iki alfa odaya girdiler ellerinde kıyafet vardı.

"Bunları giy küçük omega sonra seni sürüne götürelim" başımı sallamakla yetindim çünkü konuştukça boğazım acıyordu. Üzerimi giydikten sonra yanlarına gittim. Araba getirmişlerdi arabaya bindikten sonra sürüme doğru gittik.

Sürü yerleşkesine geldiğimde hiçbir kalp atışı duymuyordum herkes ölmüştü. Evlerimiz yanıyordu ve her yerde kurt ölüleri vardı. Acilen Dylanı bulmam lazımdı. Etrafa göz gezdirdim kokuyla bulmam imkansızdı her yerde kan kokusu vardı.

Biraz daha etrafta göz gezdirdikten sonra bulmuştum bir ağacın dibindeydi. Koşarak yanına gittim göz yaşlarım dinmiyordu. O iki alfa yanımdaydı hala onları arkamda bırakarak Dylana doğru koştum. Tanrım ölmemiş olsun lütfen kulağımı kalbine dayadığımda kalbi aşırı yavaş atıyordu saçlarını yüzünden çektim öpücük kondurmaya başladım tanrım çok kötü gözüküyordu her yeri kan içindeydi boğazında kesikler vardı karnı resmen yarılmıştı çok zor nefes alıyordu. Başımı omzuna yaslayarak ağlamaya başladım sonra başımın üzerinde bir öpücük hissettim.

"Okyanusum" konuştu gözleri yarı açıktı dudakları hafif aralıktı hemen dudaklarına bir öpücük kondurdum

"Konuşma bebeğim yorma kendini seni hemen şifacıya götürücez,lütfen yardım edin hemen götürelim" son cümleyi alfalara dönerek söyledim buraya doğru bir adım attılar.

"Durun gelmenize gerek yok iyileşmeme imkan yok okyanusum sadece unutmanı istemiyorum seni çok seviyorum gökyüzüm seni hayatım boyunca sevdim ve sevicem asla unutmayacağım seni her zaman kalbimde olucaksın okyanusum seni çok seviyorum" dedikten sonra gözlerini kapattı ve artık yavaş olan kalbi durmuştu.

Şok içinde bakıyordum yüzüne ardından ilk damla gözümden düştü,sonra diğer damla sonra diğer damla göz yaşlarım durmadan akmaya başladı ve bağırarak ağlamaya başladım çıldırmış gibi ağlıyordum

"Dyl gi-gidemezsin s-sende b-bırak-kma b-beni h-hayır b-bırak b-beni git-gitmek ist-istemiyorum b-bırak" deli gibi bağırıyordum deli gibi ağlıyordum iki alfa beni kolumdan tutmuş sürüklüyordu hayır gitmeyecektim.

Kollarından kurtuldum ve hemen Dylana koştum sarıldım ona burnunu boynuna götürdüm çoğunlukla kan olsada o güzel kokusunu alıyordum daha fazla ağlıyorum artık ağlamaktan çıkmıştı delirmiştim kulağımı göğsüne götürdüm o çok sevdiğim ses yoktu artık. Elimi kalbine götürdüm baskı yapmaya başladım böyle olmazdı bizim sonumuz böyle değildi yaşaması gerekiyordu yaşayacaktı yaşaması lazımdı.

"At l-lanet olası k-kalp a-at ar-artık uyan dyl uyan y-yalvarırım u-uyan" çıldırmış gibi göğsüne yatarak ağlıyordum gitmeyecektim burdan bende burda böyle ölecektim o gittiyse bende gidecektim onsuz olmazdı onsuz yaşayamazdım.

İki alfa tekrar yanıma gelmeye çalıştılar ama alamazlardı beni hayır gitmezdim. İkiside kolumdan tuttular ama Dylanı bırakmadım bende burda ölecektim. İkisi kolumu çekiştiriyordu ama gitmeyecektim. Artık ağlamaktan farklı bir boyuta geldim çıldırmıştım artık önümü bile görmüyordum artık hissetmiyordum hiç birşey düşünemiyordum kollarım gevşiyordu ama Dylanı bırakmazdım hayır...

-------------------
Harry

Zaynle sessizce omegayı izliyorduk. Delirmiş gibi ağlayıp cesede sarılıyordu. Zaynle onu kaldırmaya çalışıyorduk ama bırakmıyordu sonunda biraz sakinleşti ama hala ağlayıp sarılıyordu Zaynle aynı anda kolunda tutup çekmeye çalıştık başta çok zorladı ama sonra gevşedi sonra tamamen bıraktı çünkü bilinci kapanmıştı hala ağlıyordu baygındı ama ağlıyordu onu kucağıma alıp arabaya götürdüm her yeri kandı ve çok kötü gözüküyordu. Arabada arka koltuğa yatırdım küçük olduğu için sığmıştı. Zaynle ön koltuklara oturduk. Kısa bir süre arkada ağlayan omegaya baktık. Hala ağlıyordu ve sürekli Dylan diye sayıklıyordu

"Çok kötü ağlıyor"
"Evet baksana haline"
"Onu eve mı götürücez?"
"Bence götürelim Liam ve Niallda omega belki bir yardımları dokunur"
"Peki bu sürü ne olacak gördün her yer kurt cesetleriyle dolu"
"Bizim yapacağımız birşey yok baş alfaya söyleyelim onlar ne yapacağını bilir"

İkimizde derin bir nefes aldıktan sonra arabayla eve doğru sürmeye başladım.

Eve geldiğimizde Liam ve Niall şaşkın bir şekilde bakıyordu. İkimizde kanlıydık ve kucağımda ağlayan kan içinde boynu kesilmiş bir omegayla duruyorduk. Her gün karşılaşacakları bir görüntü değildi sonuçta.

Liam koşarak Zayne sarıldı "bir yerinde birşey var mı iyi misin yani iyi misiniz?"

"Biz iyiyiz ama o pek iyi değil"
"Hemen içeri girin"

Kucağımda omegayla birlikte içeri girdim hala ağlıyordu ama önceki kadar değildi odama girip yatağa yatırdım onu.

Ardından duşa girdim üzerimi giyindim odaya baktığımda ağlamıyordu ama yatağın içinde büzüşmüş üzgün bir şekilde yatıyordu.

İçeri girdiğimde çocukların hepsi masadaydı benimde gelmemle yemeğe başladık.

"O iyi mi yemek götürsek mı acaba?"
"Gerek yok çünkü en son uyuyordu"
Niall başını sallayıp yemeğe geri döndü.

"Zayn biraz anlattı çok üzüldüm sürüsü için bundan sonra ne yapıcak ve biz ne yapacağız?"
"Yarın baş alfayla konuşurum zaten omega sabaha kadar uyur diye düşünüyorum, omega uyansın ondan sonra birşeyler düşünürüz "

Herkes kafasını sallayıp yemeğe devam etti bende yesem bile aklım yatağımda yatan küçük omegadaydı

Bölüm sonu

INEFFABLE|LARRY✓Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin