Bölüm: 22 – Söz vermiştin!
*
Çocuklarla ilgilendik bir süre. Ben hayatım boyunca Banu ablayı böyle yıkık ama ayakta durur bir şekilde görmemiştim.
O benim gözümde hep kusursuzdu.
Hamileliğinde aldığı kiloları vermekle bile uğraşmamıştı, bu haliyle bile mükemmeldi! O hep mükemmeldi zaten.
"Geliyor mu Bergüzar?"
Bergüzar sıkıntıyla soluyup bakışlarını Banu ablaya doğru çevirdi ve onu sessizce onayladı.
"Kız geldiğinde ters bir kelime söylersen külahları değiştiririz Bergüzar. Haberin olsun"
"Yenge!" diyerek sesini hafif bir şekilde yükseltti Bergüzar. Sinirlendiğini anlıyordum ama şuan sakin olmamız gerekiyordu.
Ortada kalan canlar için, bunu yapmamız gerekiyordu.
"Ne yenge! Dediğimi yapacaksınız duydunuz mu beni? Özellikle de sen Bergüzar! O ağzını kapatacaksın, açmayacaksın. Gerekmedikçe konuşmak yok, anlaştık mı ablam?"
"Bana söz hakkı bile tanımıyorsun ki!"
"Bergüzar..."
"Abla, anlıyorum seni. Çok iyi anlıyorum... ama ne yapayım elimde değil. Sen diyorsun ki resmen, Ali ve Gamze olacak."
Banu abla bu söze itiraz etmedi. Şaşkınlıkla yüzüne doğru baktığımda kalakaldım. Gerçekten de bunu istiyordu.
"Ben demiyorum, kader diyor. Onlar olacak, Gamze yıktığını toparlayacak. Onlar beraber aile olacak anladın mı beni?"
Bergüzar olduğu yerde kahkaha attı,
"Ne kaderi abla? Böyle kader mi olur?"
"Nasıl olacaktı Bergüzar! Nasıl olacaktı o kader? Sen istedin diye onlar istedi diye mi değişecekti. Değişmeyecekti, böyle olacaktı anladın mı. Şerife, Ali'nin gene çocuklarını dünyaya getirecekti. Gamze gene hata yapacaktı, Ali gene içine gömecekti. Bu böyle olacaktı ama şimdi değil. Şimdi olacak olan bambaşka. O bebeklere ne diyeceksin sen?"
Kaşlarım havaya kalktı,
"Ne diyeceksin dedim Bergüzar!" sinirle yüzüne doğru bakmaya başladı. O kadar keskin bir tonda konuşuyordu ki aralarındaki gerilimi hissetmemek elde değildi.
"Annen öldü, baban da derbeder oldu mu diyeceksin!"
"Abla..."
"Yok abla falan Bergüzar, Esma da gelecek. Gamze de buraya gelecek, hepsiyle oturup düzgünce konuşacağız. Gamze kendisine gelecek, bu sabilerle ilgilenecek önce."
Bergüzar olduğu yerde parmaklarıyla oynamaya başladı, sinirden oturduğu yer ona batıyordu.
"Abla... yapma kurban olayım yakma herkesi de"
"Yanacak biri varsa o da Gamze anladın mı? Bunca sene yaktıklarını yıktıklarının hesabını verecek önce sana, sonra bana ahanda sonra Esmaya verecek. En son da toparlanmak isterse kabullenirse bu olanları, gidecek Ali'ye hesap verecek. Kendisini affettirecek."
"Kolay mı abla affetmek?"
Yüzünde burukça bir gülümseme oluştu anında Banu ablanın,
"Sevene her zaman kolaydır affetmek Bergüzar, bende affettim. Sende affettin. Herkes affeder, bunu asla unutma. Geri dönüşü olacak şekilde yazıldıysa kader; insan her zaman affeder ama bazı durumlarda insanın gitmesi, yok olması gerekir. Ağabeyinin bu durumda yok olmaması aksine ayağa kalkması gerekiyor"
ŞİMDİ OKUDUĞUN
BADE (Mahalle Serisi - II) TAMAMLANDI
Literatura FemininaBir, Badem Şekeri varmış.. Tadını alan, bir daha bırakamazmış. "Ah; badem şekerim!" Mahalle Serisi - II *Yetişkin İçerikli Unsurlar Barındırmaktadır. Bu kitaba başlarken bu konuyu bilerek okumanızı tavsiye ederim.