turn off your feelings

2.5K 225 311
                                    

Draco odasında uzanmış boş bir şekilde tavanı izlerken kapısı çalınmıştı. Başını oraya çevirme gücünü bile kendisinde bulamayınca sadece "Gel." diyerek tavana bakmaya devam etti.

Harry de içeri girip onun halinin hala aynı olduğunu görünce iç çekti. Draco kardeşinin gelmesinden ve Pansy'nin neredeyse ölmek üzere olmasından beri odasından çıkmamıştı, iki gündür sadece boşluk hissediyordu. Yanında da kimseyi istemiyordu.

Draco onun sesiyle başını Harry'e çevirince Harry ona gülümsemeye çalıştı. Draco da iki gündür ilk kez ona gülümsedi, eliyle yatağını gösterince de Harry onun yanına geçip uzandı. Anında Draco'nun kolları kendisine sarılmıştı.

"Sen benim yanımda olduğunu söyleyince beni hiçbir şey üzemez sanmıştım." Draco Harry'nin saçlarını koklayarak bir öpücük kondurunca Harry hafifçe yaslandığı omuzdan başını kaldırıp sevdiği adamın yüzünü okşadı. "Ben de senin yanında olduğumu söyleyince biraz da olsa mutlu olabiliriz sanmıştım."

"Ben şimdi mutluyum." Draco Harry'nin dudağına kuş kadar hafif bir öpücük kondurunca Harry gözlerini kapattı. Açamadan da yüzünün her yerinde minik öpücükler hissetmeye devam ederek gülümsedi.

"Sana daha önce Astoria'yı anlatmadığım için özür dilerim." sesiyle de gözlerini açıp Draco'nun kaç gündür üzgün duran grilerine baktı. "Ben o zamanlara dair hiçbir şey hatırlamak istemiyordum, bu yüzden de bahsetmemiştim."

"Aiden birkaç şeyi söyledi." Harry konuştuktan sonra Draco kaşlarını çatınca Harry hemen "Ben senden duymadığım için hiçbir şeye inanmadım." diye ekledi. "Anlatmaya hazır değilsen sorun değil."

"Hazır olup olmamam önemli değil, bilmen önemli. En kısa zamanda burada olacağının farkındayım." Draco Harry'nin belini okşayınca Harry de başını onun omzuna yerleştirdi. Yapmayı en çok sevdikleri şey tartışmasız buydu, vücutları adeta bir puzzle parçalarıymış gibi tam uyuyordu.

"Ben hiçbir zaman vampir olmak istemedim. Bana hep çok mide bulandırıcı gelirlerdi ve Astoria vampirdi. Yaşlı vampirlerden olduğu için çok güçlüydü, diğer vampirleri bile telkin edebilme kabiliyeti vardı. Bu yüzden bizi çok kolay etkisi altına alırdı. Ben 400 yıldan fazla yaşadım, sana kimseyi sevmediğimi söyleyemem ama onu ilk başlarda hiç sevmemiştim.

Hep onun etkisiyle onunla olurdum. Aiden ise ona bayılırdı ve hep bu yüzden benimle tartışırdı. Yine de ben kardeşimden hiç nefret etmedim, hep onu korumak isterdim. Onu ilk kucağıma aldığımda benden mutlusu yoktu, ilk bana gülümsemişti."

Draco gülümseyince Harry başını kaldırıp ona baktı, Draco'nun gözleri dolmuştu. "Ben o gün ailemin öldüğünü ve benim ölmediğimi anlayınca mahvolmuştum. Aiden'ı, annemi ve babamı cansız bir şekilde yerde görünce onlarla birlikte ölmek istedim ama dirilmiştim işte. Daha sonra hep kendimden nefret etmeme sebep olacak şeyi yaptım, açlığa dayanamayıp beslendim. Hem ailemi kaybetmiş oldum hem de en nefret ettiğim şeye dönüştüm. Son zamanlarda Astoria'dan etkilenmeye başlamış olsam da o an ondan nefret ettim çünkü o benim tüm hayatımı mahvetti, seçim hakkı bile sunmadı."

Harry'nin de üzüldüğünü anlayınca da kendisi üzgün değilmiş gibi Harry'nin yüzünü okşayıp "Şimdi seçim hakkım olsaydı vampir olmayı seçerdim ama." dedi. "Yoksa seninle tanışamazdım. Ben bu dünyanın her yerini gezdim, her şeyini gördüm. En güzel şeylere, insanların hayranlıkla baktığı ve konuştuğu her şeye şahit oldum ama hiçbir şey bana senin hissettirdiğin kadar güzel hissettirmedi."

𝐑𝐞𝐝𝐡𝐨𝐮𝐭 𝐓𝐨𝐰𝐧 | 𝐃𝐫𝐚𝐫𝐫𝐲Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin