family & truth

1.9K 174 177
                                    

Aiden içeri girdiği gibi gördüğü Pansy'e "Gittiler mi?" diye sorunca Pansy göz devirip ona döndü. "Yukarı çıkıp kendin bak."

Aiden onun sinirine gülmemek için zor durunca da Pansy ona daha fazla katlanamayıp yukarı doğru çıkmaya başladı. Aiden'ın "Ne kadar sıcak bir karşılama oldu." deyişiyle de tekrardan ona dönüp alayla gülümsedi. "Az kalsın senin yüzünden ölüyordum ve sen benden sıcak bir karşılama mı bekliyorsun?"

"Seni iyileştirdim ama." Aiden sanki çok büyük bir iyilik yapmış gibi abartarak konuştuğunda karşısındaki küt saçlı kızın daha da sinirlendiğini fark etti. Garip bir şekilde de bu hoşuna gitmişti. Bu yüzden "Sen iyileştireceğine ölseydim daha iyiydi." karşılığıyla gülümseyerek Pansy'nin ondan iyice nefret etmesini sağladı.

"O an onu yapmam gerekiyordu. Sana bir şekilde kendimi affettiremez miyim?" Aiden biraz ona doğru yürüyüp konuştuğunda Pansy düşünüyor gibi olduğundan beklentiyle ona baktı. Karşısındaki kız "Gitme." dediğinde de yüzünde bariz belli bir şaşkınlık oluştu.

"Gideceğin çok belli oluyor. Eminim şimdiden toparlanmışsındır bile. Draco'nun sana ihtiyacı var ve senin de ona ihtiyacın olduğu belli. Eğer kalırsan seni affederim."

"İyi bir gözlemcisin." Aiden itiraf ettiğinde Pansy "Biliyorum." diyerek merdivenlere oturdu. "Kalacak mısın?"

"Bilmiyorum. Toparlandığım doğruydu, bugün onlar Harry'nin ailesini görmeye gittiğinde ben de buradan giderim diye düşünmüştüm." Aiden da onun yanına oturduğunda Pansy "Neden kimsenin yanında olmasını istemiyorsun?" diye sorarak yeniden Aiden'ın ilgisini çekti.

"Sevdiğin kadın öldüğü için onu bir daha göremeyeceksin ama abini kendi isteğinle görmemeyi tercih ediyorsun. Sana değer vermeyen birisine üzülmek ve kendini dağıtmak için gideceksen öyle bir saçmalık yapma. Eğer orada sen olsaydın o da gözünü bile kırpmadan seni öldürürdü. Senin yapacağın gibi arkandan üzülmezdi de."

Pansy açık bir şekilde konuştuğunda Aiden "Sevdiğin birinin ölmesi kolay değil." diyerek ilk kez birine karşı dürüst oldu. Pansy de onun cevabına burukça gülümseyip "Biliyorum." dedi. "Benim sevdiğim kişiyi senin abin öldürdü."

Aiden şaşkınca ona bakınca ise Pansy "Benim sevdiğim kişi bir kurttu ve aramızda savaş çıktığında benim tarafımda olmak istemedi. Benden vampir olduğum için nefret etmeye başladı ve beni öldürecekken Draco beni kurtardı. O günden beri ben hep Draco ile birlikteyim, bana destek oldu." diyerek kısaca açıkladı.

Draco olmasaydı Pansy şu an ne halde olurdu bilmiyordu. Ona çok minnettardı bu yüzden de kardeşinin de yanında kalmasını istiyordu. Artık Draco'nun da mutlu olmasını istiyordu.

Aiden'a daha iyi anlaması için "Bana hep senden bahsetti." dedi. "Kardeşim olmadı ama seni öyle güzel anlatırdı ki hep bir kardeşim olsun isterdim. Şimdi ikiniz de birbirinize sahipsiniz. İnsanların seni sevmesinden korkarak bir şey elde edemezsin. Bir gün seni de sevecek birisi bulacağına eminim. Dışarıda bir sürü sevmeyi ve sevilmeyi bekleyen insan var. Ayrıca seni koşulsuz seven bir abin var. Umarım bunun farkına varır ve kalırsın."

Pansy onun omuzuna dokunduktan sonra kalkıp yukarı çıktığında Aiden birkaç dakika onun arkasından bakıp ayaklandı. Nasıl bu kadar şeyi anlamıştı hiçbir fikri yoktu.

Draco'nun odasına girdiğinde de yatakta oturup elindeki kitabı inceleyen Harry ve bir köşede tişörtlerinden bir tanesini alan Draco gözüne çarptı. Harry de onu görünce hemen "Aiden!" dedi. "Nasılsın? Konuşmamız lazım."

"Ne oldu sana böyle?" Aiden onun haline gülerek sorunca Harry göz devirip onun yanına geldi. Draco anlamaya çalışıyor gibi ikisine bakınca da Harry "Sen üstünü değiştir biz çıkalım." diyerek Aiden'ı kapıdan dışarı doğru itekledi.

𝐑𝐞𝐝𝐡𝐨𝐮𝐭 𝐓𝐨𝐰𝐧 | 𝐃𝐫𝐚𝐫𝐫𝐲Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin