20

163 25 2
                                        

Minho koltukta uyuya kalmıştı.

Gözlerini açtığında yine aynı kâbusun içindeydi ama farkında değildi.

Yine aynı gecedeydi, 17 Ekim 1958.

Küçük olan kendisinin yerinde yetişkin olan Minho oturuyordu. Kucağında çizdiği resim duruyordu. Eline alıp gülümsedi.

Gülümseyerek şarkı söyleyen anne ve babasına baktı. "Ya, burayı tanıyorum."

"Anne! Baba!" Onu duymuyorlardı. "Baba! Arabayı durdur! Baba!" Elini omzuna koyup salladı. "Baba!" Annesine döndü. "Anne! Babama bir şey söyle arabayı durdursun!"

Kapıyı ağlayarak açmaya çalıştı ama kilitliydi. "Anne!" Annesi ona dönüp baktı. "Minho, neden resmini bana göstermiyorsun?" Kucağındaki resim defterini aldı. "Minho'm... ne güzel çizmişsin." Gülümsedi. "Hayır hayır hayır hayır! Bu şey tekrar olamaz! Anne beni dinle anne!" Salladı. "Bu ben de kalabilir mi?" Minho başını iki yana salladı. "Hayır lütfen! Anne!"

"Hayatımın sonuna kadar saklayacağım!"
"YA! BENI DINLEMEZSENIZ HAYATININ SONU ŞIMDI OLACAK! ANNE! BABA!"

Kapıyı açmaya çalışıyordu ama hiçbir şekilde açamıyordu. "Baba! Lütfen sen beni dinle!" Hızla babasına döndü.

Yaklaşan kamyonetin ışığı tekrar gözünü aldı. "HAYIR HAYIR HAYIR!" Arabaya hızla çarptığında annesi yine kucağına düşmüştü.

Canı yanıyordu yine, ayağı.

"Anne, baba... Ö-özür dilerim."

Jisung'un onu sallaması ile uyandı. Kan ter içinde kalmıştı. "Minho!" Derin bir iç çekti. "J-jisung?" Etrafına bakındı. "Yine aynı kâbus..." Yüzündeki göz yaşlarını sildi. "Yine?"

Koltukta oturur bir pozisyona geçti. "Sana kâbusumu söylediğim günden sonra ard arda annemle babamın ölümünü görmeye başladım. Her uyuduğumda, her uykuya daldığımda her zaman aynı kâbus." Jisung ona döndü. "Minho-"
"Jisung-ahh, annemle babamın ölümünü tekrar tekrar görmekten çok yoruldum. Her seferinde aynı acıyı çekiyorum." Ağlamaya başladı.

Jisung ona ne dese boş olacağını biliyordu. "Üzgünüm Minho."
"Ben de." Jisung ona sarıldı. "Bu aralar geç saatlere kadar ayakta kalıyorsun. Uyku düzenini bozdun ve yorgunsun. Eğer yorgun olmayı kesip uyku düzenini düzeltirsen bu kâbusları görmezsin." Minho elini beline sardı ve başını omzuna yasladı.

Jisung onun başını okşayarak gülümsedi. "Belki annenle baban gibi hissettiremeyip onlar olamam ama ben seni asla bırakmayacağım. Her ne yaşanırsa, her ne olursa olsun her zaman yanında olacağım." Çekilip Jisunga baktı.

"Hayatımın üzerine yemin ediyorum. Ayrıca güzel rüyalarda görmeni sağlayacağım." Minho göz yaşlarını silerek gülümsedi.

Jisung, Minho'nun hayatını güzelleştirebildiği gibi rüyalarınıda güzelleştirebilirdi.

picture // minsung (1972)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin