10.BÖLÜM

200 16 1
                                    

- Tuna sana söylüyorum bu kızı Metin denen adama vermemiz lazım ! Hemde hemen ! Eğer biran önce vermezsen Metin denen şerefsiz ne senin peşini bırakır ne de o kim olduğu belli olmayan kızın ! O yüzden hemen arıyorsun ve kızı veriyorsun !

- Haklısın abi kızı teslim etmeliyiz...

Daha fazlasını dinlemedim bile . Hızla tuvaletin hemen çaprazında kalan mutfağa doğru ilerledim . Ah akılsız kafam ah ! Nasılda inanmıştım hemen nasılda güvenmiştim beni Metin'den kurtarınca . Boğazıma dizilen hıçkırıklarda işin cabasıydı . Eğer buradan biran önce çıkmazsam beni o pisliğe geri vereceklerdi...

☆☆☆☆☆☆☆☆☆☆☆☆☆☆☆☆

Mutfak kapısından arka bahçeye doğru çıktım . Bahçe de açık cezaevi miydi yoksa ultra lüks bu evin bahçesi miydi tartışma konusuydu . Artık dizlerim zangır zangır titremeye başlamıştı . Bahçenin en az boyumun beş katı olan duvarlarını değil geçmek kendimi paralasam en tepesine kendimi atamazdım bile . Gözlerimi hızlıca çevreyi taradı fakat saklanabileceğim bir yerde yoktu ki bir tek yer vardı oda havuzun yanındaki masaydı . Daha doğrusu masada örtü olmadığı için sandalyeleri birleştirip zorlarsam belki arkalarına sığardım .
Sandalyelere doğru daha bir kaç adım atmıştım ki kolumdan tutulmamla bir vücuda çarpmam bir oldu .

- Sende kimsin !! Ne geziyorsun burada ?

Karşımda bir adet kaşlarını çatmış daha doğrusu sinirden köpüren kırklı yaşlarının ortasında sarı saçlı , yüzü estetikli daha doğrusu dudak dolgusu "Ben burdayım beni unutmayın ! " diye bağıran bir kadın vardı .

- Ben...ben..im...

- NE SEN SÖYLESENE !!

Kadının bağırmasıyla zaten arşa çıkmış olan korkum mümkünmüş gibi daha da arttı . Hem bu kadın nerden çıkmıştı ki ? Allah'ım bir de cıyık cıyık bağırmıyor muydu ! Teh Allah'ım milleti başımıza toplayacaktı !

- NOLUYOR BURADA !!

Tuna'nın bağırtısıyla ikimizin de bakışları mutfak kapısına doğru döndü . Tuna ise gözlerinden bile belli olan öfkesiyle doğrudan kadının gözlerine bakıyordu .

- Ne olacak oğlum...

Tuna kadının sözünü tamamlamasını bile beklemeden hışımla dikildiği yerden gelip kolumu kadından kurtardı . Daha sonra da elini o kadına doğru tehdit edercesine doğrultarak ;

- Bana bir daha sakın oğlum deme !
Çok oğlum demek istiyorsan git o içerde korkudan üç buçuk atan oğlunu yatıştır zira birazdan evi basacaklar diye ecel terleri dökmeye başladı da !

Sözlerini bitirir bitirmez kolumdan tutarak sürüklemeye başladı . Tam kapıdan içeri girmiştik ki arkasını tekrar döndü . Metin'le konuşurken ki alaylı sesiyle dudaklarını yemeye başlayan kadına seslendi .

- Hâlâ yetinmiyorsan git içerde uyuyan torununa biraz babaannelik yap ! Burada evin hanımıymış gibi davranmaların baya bir komik oluyor da !

Yine bir şey yapmama izin vermeden kolumdan sürüklemeye başladı .
Az önce geldiğimiz salondan hızla geçerek dışarı çıktık . Tam arabaya bindiriyordu ki kolumu hızla çekerek kendimi geriye doğru ittim .

- Noluyor Aslım ?

- Beni o adama götüreceksin değil mi ?

Yüzünde şaşkınlığını belli eden ses tonuyla konuştu .

- Seni o adama götüreceğimi de nerden çıkardın ?

Histerik bir şekilde güldüm.

- Bilmemezliğe yatma ! Abinle konuşurken duydum !

MAVİ DÜŞHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin