Atlas Bora'nın sert çıkan sesine karşın gözlerimi devirdim . Her şeyi anladımda bunun ne işi olduğunu anlayamamıştım . Tekrar derince bir nefes alıp önümdeki evrak dosyasını açtım .
Gözüme çarpan yazılarla daha ne kadar şaşırabilirdim ki ! Emin olmak için tekrar ama takrar okudum .
Bu resmen Bana ve Atlas Bora'ya ait olan evlilik sözleşmesiydi . Bu resmen EVLİLİK SÖZLEŞME'MİZDİ...
☆☆☆☆☆☆☆☆
Bilgisayarın ekranından başımı kaldırıp sağ tarafımda duran dosyalara gömüldüm . Tam elimi atmıştım ki bakışlarım elimdeki yüzüğe kaydı . Acı bir şekilde tebessüm ettim . O gün Sırmaların nişanında artık nasıl istediysem Atlas Bora ile evlenmeyi sanırım dileklerim artık tek tek gerçekleşiyordu .
Önüme konan evlilik sözleşmesini okuyup kabul etmemin üzerinden tam tamına bir hafta geçmişti ve bir hafta , beş gün sonra ise resmen onunla düğünümüz vardı . Yüzümdeki sırıtış kendini iyice belli etmeye başladı .
- Artık yüzükle olan cilveleşmen bittiyse gidebilir miyiz ?
Ne ara geldiğini bilmediğim Bora'nın sesi ile irkilmiştim.
- Hayatım ne zaman geldin ? Ayrıca yüzüğü kıskandığını söyleme bana !
Karşımda sinirden köpüren adamı büyük bir zevkle yaslandığım sandalyemde izliyordum .
- Aslım bana bir daha baş başayken bu tarz ithamlarda bulunma !
Konuşmuyor resmen dişlerinin arasından tıslıyordu ve ben bundan acayip keyif alıyordum .
- Niye öyle diyorsun Aşkım ? Ne de olsa şunun şurasında tam on iki gün sonra evlenmeyecek miyiz ? Yoksa Simge benden daha mı güzel sesleniyor sana ?
- ASLIM YETER !
Bağırtısıyla aniden masamdan kalktım . Bu kadar kızacağını bilmiyordum . Tamam kendini ağırdan satıyor olabilirdi ama unuttuğu bir şey vardı ki ben onun kadar sabırlı biri değildim . İçimdeki öfkeye rağmen sakin ama bir o kadar da uyuz edecek ses tonumla konuştum .
- Ne yeter Bora ! Emrivaki bir şekilde evlenileceksiniz denildi , daha ne olduğunu anlayamadan kendimi seninle gelinlik bakarken buluyorum . O da yetmiyor yangından mal kaçırır gibi hemen nikah tarihi alıyorsun !
Sıkıntıyla bedenini çalışma masasının önündeki koltuğa bıraktı . Başı ağrıyor olacak ki eliyle başına ritmik hareketler yapmaya başladı .
- Sevgilim başın ağrıyorsa bana söyleseydin ya ! Çekil ben yapayım .
Oturuşuna tezatlık katarak hızla yerinden kalkıp kolumu tutarak beni kendisine çekip neredeyse bedenlerimizi birleştirdi .
Tek kaşımı kaldırıp onun konuşmasına fırsat vermeden tekrar konuştum . Bugün ölmezsem kesinlikle ölümsüzlük iksirini bulup yanlışlıkla içmiş oluyordum .
- Bitanem beni bu kadar çok istediğini bilmiyordum . Biraz daha sabret kaç yıl beklemişiz birbirimiz için on iki gün mü sabredemeyeceksin ? Hem...
- ASLIM YETER !
Yüzüme kükremesiyle cümlelerim havada asılı kaldı .
- Kızım senin beynin basmıyor mu ? Seninle...
- Opss ! Dur bakayım orda . Şunun şurasında on iki güncük sonra tam anlamıyla bir KAREN olmuyor muyum ? Hemde resmi nikahlı karın olarak ! Kızım deme sonra lazım olur .
ŞİMDİ OKUDUĞUN
MAVİ DÜŞ
ChickLit- Üzerindeki gelinliğin çirkinliğini mankenden çıkarmamalısın ! Duyduğum alaycı sesle hızla arkama doğru döndüm . Gözleri yorgun ve uykusuzdu . Gömleğinin düğmelerinden iki tanesi açıktı . Yakasında ise baya dolgun dudaklara sahip birinin ruj izi...