- Ne o Medine Dilencisi , süt dökmüş kediye döndün birden ? En son gördüğümde kafama çiçeklerle vuruyordun !Kaşlarım şaşkınlıkla kalktı .
- Bana kızgın değil misin ?
Sorduğum soruya tebessüm etti. Fakat bu tebessümü her zaman yüzünde alışkın olduğum alay şeklinde ortaya çıkan dudak kıvrılması değildi . Dünya'ya resmen alay etmek için gelmiş olan adam karşımda yıkılmış halde öylece dikiliyordu . Fark ettiğim gerçekle kaşlarım iyice havalandı . Bizim alaycı Bay Keş'imiz acı çekiyordu....
☆☆☆☆☆
- Haklısın sana kızmam gerekiyordu sonuçta beni sapık , katil , psikopat , yalancı ve her şeyden önemlisi umut hırsızlığı yapmakla suçlamıştın değil mi ?
Gözlerimi kaçırdım . Şuan ne dese haklıydı . Anıl'ın beni eve bıraktığı o gün resmen ayak üstü çocuğun ırzına geçmiştim .
1 Hafta önce...
Anıl 'ın tozu dumana katan arabasının arkasından derince bir nefes alıp elimdeki çiçekleri hırsla sokağın köşesinde duran çöpe atmak için adımladım . Hata bendeydi aslında . Ne diye oturupta hiç tanımadığım birine tüm özel hayatımı anlatmıştım ki !
Çiçeği çöpe atmış arkamı dönmüştüm ki karşımda Tuna belirdi .
- Sana da incelik yaramıyor ! Sanırım çiçek yerine para göndermeliydim !
- Senin ne işin var burada ?
Sesimin soğukluğu karşısında kaşlarını çattı .
- Tamam seni Anıl ve bir ordu dolusu adamla o bankta beklettim ama inan bana sana çok önemli haberler getirdim .
Kollarımı göğsümde birleştirerek muhtemelen yalan olan o çok önemli haberi dinlemeye başladım .
- Aslım sence de çok tuhaf değil mi ?
- Ney ?
- Sen tam ailenden uzağa gittiğin an bir bakıyorsun ki şerefsizin biri seni kaçırıyor ? O da yetmezmiş gibi bu şerefsiz ile baban arasında eskiden gelme bir husumet var .
Bu benim de aklımı karıştıran noktaydı fakat o kadar kafa patlatmama rağmen bir şey bulamamıştım . En sonunda da kötü bir tesadüf olduğunu düşünüp geçmiştim .
- Eee !
- Aslım bu şerefsiz neden yıllarca sana yada Arda'ya bir zarar veremedi ?
- Bilmem !
- Ben söyleyeyim ! Çünkü baban ikinizi de tam o ana kadar koruyordu . Elimde kamera kayıtları var . Siz nereye gitseniz babanızın peşine taktığı iki adamda her an sizin ensenizdeydi .
Hatta o iki adam sizinle Mersin'e kadar da geldi . Ama ne hikmetse siz uçaktan indikten sonra aynı uçakta gelmenize rağmen adamlar sanki yer yarıldı da içine girmiş gibi ortadan yok oluyorlar .- Ne demeye çalışıyorsun ?
- Ve o iki adam siz daha havalimanından çıkmadan hesaplarına baya bir hatrı sayılır para yatırılıyor hemde babanın onlar için ödediği paranın kat ve kat fazlası şeklinde. Daha sonra o iki adam nasıl karşına çıkıyor biliyor musun ?
Artık meraktan çatlayacaktım .
- Tuna artık mala anlatır gibi anlatmaktan vazgeçsen de sonuna gelsen !
ŞİMDİ OKUDUĞUN
MAVİ DÜŞ
ChickLit- Üzerindeki gelinliğin çirkinliğini mankenden çıkarmamalısın ! Duyduğum alaycı sesle hızla arkama doğru döndüm . Gözleri yorgun ve uykusuzdu . Gömleğinin düğmelerinden iki tanesi açıktı . Yakasında ise baya dolgun dudaklara sahip birinin ruj izi...