10. bölüm romantik eğlence

104 6 22
                                    

(Medya alakasız)


Ben sofrayı kurarken Jerome yanıma gelmişti. Bizim dilimiz, normal insanların diline benzemiyordu. Birbirimize nerdeyse hiç seni seviyoruz demedik ama bunu belli ettik. Zaten önemli olan da budur. Herşey laftan ibarettir yoksa.

Jerome masaya oturdu ve ağzına zeytin attı sonra da konuştu. Jerome:

-"bugün biraz eğlenelim diyorum"

-"nasıl?"

-"süpriz" Jerome:

-"kahvaltıdan sonra hazırlan, yeni kostümlerini giy, saçlarını topla ve makyajını yap"

-"emredersiniz beyfendi" sofraya son tabağıda koydum ve Jerome'nin karşısına oturdum. Bir anlığına centilmen Jerome gitti ve hödük Jerome gelmişti. Sadece tabağıyla ilgileniyordu. Her taraf çorba olmuştu. Ben sürekli bana bakmasını ister gibi ona bakıyordum ve öksürüyordum.

-"öhöm öhöm"

-"..."

-"öhöm öhöm"

-"..."

-"öhöm öh-"

-"biliyor musun? Maria hastaneye gitsen iyi olucak"

-"asıl sen gitsen iyi olucak, iki saattir burda bana bak diye ciğerim çıktı"  gülüyordu, kahkahalarla gülüyordu. Gerçekten kızmıştım bu sefer. Sofrayı bırakıp yukarı çıktım ve kapıyı kilitledim. Peşimden gelmişti. Sürekli kapıyı zorluyordu ve bana sesleniyordu. Jerome:

-"maria açsana kapıyı!!"

-"bence gidip yemeğinden özür dilemelisin. Onu bırakıp benim peşimden geldin ne de olsa"

-"bunu kendi evimizde yapamayacaksın esmerim" kendi evimiz mi? Hemen kostümlerimi hazırladım ve giyinmeye başladım.

Bir süre sonra hazırdım. Saçlarımı tam tepeden topladım. Yüzümü beyaza boyadım, dudaklarımı, üst dudağım beyaz alt dudağım siyah olucak şekilde boyadım. Gözlerimin etrafında siyah karo desenleri çizdim. Ve kapıyı açtım. Karşımda yerde oturmuş Jerome bana baktı ve ayağa kalktı. Geçerken kulağımın yanından geçerken bir cümle duydum. Jerome:

-"özür dilerim" ağağağa gerçekten bana kıyamıyordu. Ona baktım ve gülümsedim.

-"seni affedeli çok oldu mercimeğim" bana aşağı inmemi işaret etti. Bende indim.

5 dakika sonra Jerome de indi. Ve dışarı çıktık. Mahalleden bir araba (ç)aldık ve şehrin merkezine sürmeye başladı.

Theo'nun malikhanesinin önünde durduk. Büyük intikam günüydü. Jerome bagaja yerleştirdiği silahlardan çıkarttı. Malikhaneye bazuka attı. Bende arabanın arkasından içersini tarıyordum. Heryer savaş alanında döndü. Patlama ve yanma seslerinin dışında bir tek kahkaha sesleri duyuluyordu. Jerome yanan binanın kapısının önünde durdu ve bana elini uzattı. Elini nazikçe tutum, yeniden kahkaha sesleri yükseliyordu. Beraber içeri girdik. Theo hemen kapının önünde yerde yatıyordu. Pahalı takım elbisesi alev alırken son gördüğü yüz biz olduk. Jerome bana silah uzattı ve silahı aldığım gibi Theo'ya birkaç el ateş ettim. Çığlık sesleri geliyordu. Bu sesler Barbara ve Tabitha'ya aitti. Onlar camlardan çıkmaya çalışırken ben Theo'yu dışarı sürüklüyordum. Yanan binadan çıkınca elimi bir bıçak aldım ve Theo'nun yüzünü soymaya başladım. O sırada Jerome'nin cesetlerle uğraştığını gördüm ve umursamadan Theo'nun yüzünü elime aldım. Dalga geçerek konuştum yüzüyle.

-"Theo neden gülmüyorsun? Şu güzelliğe bak" yanarken bir yandanda patlayan binayı gösterdim. Ben onla uğraşırken Jerome ıslık çalıyordu ve hala cesetlerle ilgileniyordu. Çaldığı ıslık sesi sirk müziğine aitti. Beni yanına çağırdı ben daha ne olduğunu anlamadan ayaklarım yerden kesilmişti arkama baktığımda uçan bir araca tutuyorduk. Jerome bana yeri işaret etti. Vay be!! Dur bir dakika ne?!! Yere cesetlerle bir yüzük ve evlenelim yazmıştı. Ne kadar romantikti. Ona baktığımda çoktan bana bakıyordu. Heyecanla bir öpücük verdim ve bağırdım.

-"evet evlenelim" bu çok güzel bir gündü. N-ne yani b-ben Jerome ile mi e-evlenicektim. Bu fikir beni çıldırtıyordu. Rüyalardan ve hayallerden bile güzeldi. Maria Valeska bence gayet uyumlu olmuştu. Bir süre sonra ayaklarımı yeniden yerde hissetmiştim. Jerome beni yere bıraktı ve bana yeniden yaklaştı çok güzel bir yüzük çıkartmıştı.

 Jerome beni yere bıraktı ve bana yeniden yaklaştı çok güzel bir yüzük çıkartmıştı

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

Bana baktı ve yüzüğü taktı. BU BIÇAKLI BİR YÜZÜKTÜ. Çok ama çok mutluydum. Ben bıçağı keşfetince Jerome bana baktı ve göz kırptı. Ağağağa çok inanılmaz bir adamdı. O  benim sevgilim olduğu için çok mutlu ve şanslıydım.

Geldiğimiz arabaya bindik. Ben yüzüğümü incelerken aklıma Theo'nun yüzü geldi. Hemen yüzü yeniden elime aldım ve Jerome'ye uzattım. Jerome:

-"Wow bunu beklemiyordum" cümlesinin sonunda kahkaha atmıştı. Ben sadece kıkırdıyordum.

Annemlerin evine gelmiştik. Jerome kapının önüne oturdu. Jerome:

-"eşyalarını topla prenses. Gidiyoruz"


100 okuyucuyu geçtiğimiz için bu bölüm evlilik teklifi yapmak istedim. Maria'nın yerinde olmak isteyen çok kişi var. Hdudjudhdudhd. Neyse 100 okuyucuyu geçtiğimiz için çok mutluyum iyiki varsınız ve umarım seviyorsunuzdur💝🥺🧡

DEVLERİN AŞKI {VALESKA'LAR}Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin