DEVLERİN AŞKI {VALESKA'LAR}

32. bölüm kızıl

(Tüm bölüm flashback)

Jerome ve Maria tanışmadan önce;

Okulumdan yeni mezun olmuştum. Gerçekten iğrenç bir üniversite hayatım olmuştu. Hukuk okumuştum. Açıkçası sadece parası için avukat olmak istiyordum. Gotham'da yaşıyoruz ne adaleti? Dışarıda gördüğüm 6 insandan 5i suçlu zaten geri kalan kısım ise çocuk. Üniversitede hiç bir zaman diğer kızlar gibi olamamıştım. Beni aralarına almıyorlardı. Benim idolüm Harvey Dent'ti iyi bir avukattı. Onunla tanışma hatta nerdeyse arkadaş olma onuruna sahiptim. Beni GCPD ye götürmüştü. James Gordon ile tanışmıştık. Oldukça sıcak kanlıydı. Dent ve Gordon içeride sorgu yapıyorlardı. Ben sorgu yapılanı sadece arkadan görebilmiştim. Kızıl saçları çok düzgün taranmıştı. Dışarıda ki paylaço va şaklabanlardan farklıydı. Anlaşılan annesi öldürülmüştü. Çocuğun yüzünü görememiştim. Saçları o kadar güzeldi ki dalmışım.

-"hey, hey bayan Stewen" bu ses Dent'te aitti. Onun sesiyle dünyaya geri döndüm.

                       .... 

İlk iş yerimde avukattan çok hizmetci gibiydim. Kimse iyi davranmıyordu. İçimde her daim bir hırçınlık vardı. Biz 5 kardeş büyümüştük. Hayatta kalmak için hırçın olmak gerekiyordu. Sinirim iyice artmıştı. Gece boyunca düşündüm. Deliliğime denk gelmiş olacak ki güya adalet sarayını patlatmaya karar vermiştim.

Büyük patlamaya son 3..2...1 ve bom tüm bina havaya uçmuştu. Herkes ölmüştü. Bu anlam veremediğim şekilde keyif vermişti. Ben bir katil olmuştum. Bu değişik hissettiriyordu. Daha önce darp sicilim vardı ama ilk katliamımdı. Malesef tutuklanmıştım. Şu herkesin sözünü ettiği yere, ARKHAM ASLYUM'a gönderildim.

Oradaki ilk günümdü. Buradaki insanlar çok sıcak davranıyordu. Hemen arkadaş edinmiştim. 1 hafta sonra arkası dönük biri girmişti. Bu saçlar... evet evet bu kızıl saçlar o gün gördüğü saçlardı. Bir anda yüzünü döndü. Gülüyordu. Vay canına bu ne harika bir yüz. Adam oldukça hatta fazlasıyla yakışıklıydı. Aynı zamanda tatlı ve sempatik bir yüze sahipti. Benim ona baktığımı fark etmiş olacak ki. Yanıma geldi. Adam:

-"selam güzelim naber?"

-"i-iyi sen?" Sesim titremişti. Adam:

-"Ahhahaa ay sen bana tutuldun sanki biraz" tekrar kahkaha atmıştı. Bem sadece yüzüne bakıyordum. Adam elini uzattı ve lafa girdi. Adam:

-"ben Jerome, JEROME VALESKA"

-"bende Maria, MARİA STEWEN"

🧡Jerome'nin ağzından

Bu kız çok hoştu. Adının Maria olduğunu öğrenmiştim. Kısa koyu saçları ve vücut hatları çok dikkat çekiyordu. Diğer kızlara benzemiyordu. Biraz iri yapılıydı ama benim yanımda hala çok sevimli duruyordu.

-"bak Maria, bundan sonra buradaki en iyi arkadaşımsın" kafasını onaylar şekilde sallamıştı.

-"sen neden burdasın? Ne yaptın?" Maria:

-"adalet sarayını patlattım. 100lerce insan öldü. Katliam..." bunları yüzündeki tebessümle söylüyordu. Maria:

-"sen ne yaptın? Seni daha önce görmüştüm. Sirkte çalışıyordun galiba ve annen öldürülmüştü"

-"bingoo. Ama annemi ben öldürdüm. İğrenç bir kadındı ve artık yok" oldukça mutluyduk. Bir süre boyunca sohbet ettik.

💣yazarın ağzından

Nerden bilebilirlerdi ki o isimlerin birbirlerinin hayatını değiştireceğini. O sohbeti hep yapacaklarını. Beraber bir gün geçirmişlerdi. Çok mutlulardı. Galiba Maria ilk defa aşık olmuştu. Jerome ne hissediyordu ki?