Ecel Terleri..

394 18 54
                                    

Yeni bölüm geldii hepinize iyi okumalar...

Herkes dışarıda doktorun çıkmasını bekliyordu. Nefes almıyorlardı o koskocaman koridor hepsinin boğazına yapışmış kene gibi sıkıyordu.

Doktor maskesini indirerek "hastamız kendine geldi kontrollerini yapıp normal odaya alacağız geçmiş olsun"

Bunu duyan koçovalılar sevinçten havaya uçmuştu herkes birbirine sarılıp gülüyor bir yandanda mutluluktan ağlıyorlardı.

Cumali mutluluk gözyaşlarıyla "işte bu be aslan kardeşim benim" demiş ve camdan nerede olduğunu anlamayan kardeşine bakmıştı.

Salih ise camdan ona bakıp gülen ailesine zorda olsa el sallamıştı. Hiçbir şey hatırlamıyordu tek hatırladığı düğünde olduğuydu. Bir kaç dakika sonra doktor tekrar gelmiş ve ayaklarına bacaklarına kollarına iğne batırmıştı. Her şey gayet iyiye gidiyordu taki iş sol koluna gelene kadar hissetmiyordu haraket ettiremiyordu.

Doktor üzgün ifadeyle "sakın moralinizi bozmayın beklenen bir durumdu hemen fizik tedaviye randevu alacağım size yarın başlayabilirsiniz.

Salih başıyla onaylamış dolu gözlerle hissetmediği sol koluna bakmıştı. Çok zor zamanlar onu bekliyordu bunun kendiside farkındaydı ama dayanacaktı sabredecekti. Ailesi üzülmesin diye onca dert arasında benimle uğraşmasınlar diye gözyaşlarını silip gülümsemeye çalıştı.

Doktor odadan çıkmış derin bir nefes alıp ona dolu gözlerle bakan koçovalılara dönmüştü.

Yamaç korkarak "nedir son durum doktor bey nasıl abim"

Doktor üzgünce "dediğim gibi felç kalmama ihtimali hiç yok denilecek kadar azdı"

Sultan korkarak "felç mi kaldı benim oğlum"

Doktor üzgünce "Salih bey sol kolunu hissetmiyor fizik tedavisi için randevu alacağım en kısa zamanda başlayacak moral çok önemli morali yüksek olursa daha çabuk iyileşir geçmiş olsun normal odaya alacağız birazdan"

Hemşireler Salihi yoğun bakımdan çıkarıp normal odaya almışlardı. Tüm koçovalılar ne yapacağını şaşırmıştı. Hepsi içi kan ağlaya ağlaya gülmeye çalışıyordu. Özelliklede yamaç kendini suçluyordu hastalığını öğrenmişti onun yüzünden yaşadığı işkenceleri duymuştu.

Yamaç gülerek "iyi misin lan babamınoğlu çok korkuttun bizi be"

Efsun adamın terlemiş olan saçlarını geriye atarak "benimki hadi yine iyisin yırttın valla su içer misin"

Cumali dolu gözlerle Salihin yanına gelip elini sıkaca tutup "Salih geçecek aslanım geçecek az sabret dayan"

Salih gülerek "iyiyim c..cumali abide diğer elimi tut hissetmiyorum neyse ben hiçbir şey hatırlamıyorum en son düğündeydik ne oldu siz iyisiniz dimi lan"

demiş ve gözleriyle herkesi süzmüş iyi olduğuna kânaat getirmiştiki Mehiri görememişti korku dolu gözlerle yamaça baktı.

Yamaç başını öne eğip "düğündeydik biz sen ve Mehir dans ettiniz sonra silah sesleri duyduk"

Salih yamaçın sözünün devamını dinlemeden kolundaki serumu çıkartmış ayağa kalkmaya çalışıyordu.

Cumali korkarak "lan dur yeni uyandın daha Saliih"

Salih dolu gözlerle "ben yine sevdiğimi koruyamadım dimi abi"

demiş ve ayağa kalkarak odadan çıkmıştı yalın ayak o loş ışıklı koridorda yürüyerek mehiri arıyordu onun için ölümü göze almış kızı arıyordu dikişleri acıyordu ama bu umurunda bile değildi şuan terk derdi mehiri görmekti. Tek tek odaları geziyor Mehiri arıyordu koridorun sonundaki odaya girdiğinde bembeyaz melekler gibi uyuyan Mehiri gördü..

KARANLIKHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin