35. Bölüm: "Namjoon'un Tuhaf Çocukluk Arkadaşı"

12.1K 1.5K 3.8K
                                    

Keyifli Okumalar Dilerim *Mariah'dan Sonsuz Kalplerle*

----------

3. KISIM: KÜLLER

35. Bölüm: Namjoon'un Tuhaf Çocukluk Arkadaşı

Dedektif Lee, bir kez daha Taehyung'u bulmak üzere görevlendirildiğinde her şey bir kamera şakası gibiydi. Geçmişte Taehyung'u kaçıran adam, şimdiki zamanda onu bulmak üzere dedektifle birlik olmuştu.

Taehyung'un telefonundan alınan sinyalleri arabasından takip eden dedektif, şoför koltuğundaydı. Hemen yanındaki koltukta oturan Jungkook'a arada bir ters bir bakışlar atıyordu. Jungkook'un gözleri ise camdaydı, dedektife bakmamak için yemin etmiş gibiydi, telaştan ötürü şakaklarından aşağı ter döküyordu.

"Komik değil mi?" dedi dedektif. "Bileklerine kelepçe geçirmemin üzerinden birkaç ay geçti. Şimdi ise birlikte kanunlar adına faydalı işler yapmaya çalışıyoruz."

"Boş konuşmayalım, dedektif."

"Boş konuştuğumu sanmıyorum." İç geçirdi. "Senin yüzünden mi kaçtı?"

"Hayır!"

"Sana nasıl güvenebilirim ki?! Birkaç ay önce Kim Taehyung'u kaçırmaktan ötürü hapisteydin. Şimdi ise onu aramak için bana geldin."

"Dedektif, sadece... İşinizi yapın."

"Yapıyorum! Telefon sinyallerini takip ederek baş şüpheliyi sorguluyorum."

"Beni nasıl suçlayabilirsiniz?! Onun sevgilisiyim."

"Sen çıldırmışsın. Ona neler yaptığını hepimiz biliyoruz. Bütün polis departmanı biliyor!"

Arabada hararetli bir tartışma sürerken dedektifin telsizinden bir ses yükseldi, "Kim Taehyung, sosyal medya hesabından bir canlı yayın başlattı."

"Ne? Tek başına mı?"

"Telefon sinyallerini aldığımız otel odasında gibi görünüyor."

"Otel epey uzak. Yetişmeye çalışıyoruz."

Jungkook, büyük bir endişeyle iki dedektif arasındaki sohbeti dinliyordu. Nefes almayı bile unutmuştu ama sosyal medya hesaplarını kontrol etmeyi akıl edebilmişti.

"Taehyung, daha önceden de kaçtı mı?" diye sordu dedektif. Jungkook ise cevap vermedi. Şu anda suçlu durumunda olmayı kabullenemiyordu. Dedektife cevap vermek gibi bir niyeti de yoktu. Nasıl olsa Taehyung ortaya çıktığında gerçekler de birer birer masaya dökülürdü. Jungkook, omegayı mutlu etmek için elinden gelen her şeyi yapmış bir adamdı. Ancak nasıl olduysa... Omega bir sabah ansızın ortadan kaybolmuştu.

"Canlı yayında mı?" diye sordu dedektif. "İzliyor musun" Gözlerini yoldan ayırmamaya çalışıyordu. "Eğer izliyorsan sesini aç! On beş dakikalık yolumuz kaldı. Umarım Taehyung iyi durumdadır."

Jungkook canlı yayına girer girmez Taehyung'un suratıyla karşılaştı. Yorgun gözleri, ilk bakışta onun bir başka "şeytan" olduğunu fark edemedi.

Dedektifin de canlı yayında olup biteni duyması için telefonun sesini açtı. Taehyung, tam da o vakitte kalın sesiyle söze girdi, "Bugüne kadar sosyal medyayı bir hayalet gibi kullandım. Canlı yayını açmak için de oteldeki çalışanlardan yardım aldım. Komik değil mi? Benim gibi genç bir insan, telefon kullanmayı bilmiyor."

"Neden bahsediyor?" diye sordu dedektif.

"B-bilmiyorum." dedi Jungkook, şaşkınlıktan ötürü dilini hareket ettirmekte zorlanmıştı. "Konuyu nereye getireceğini bilmiyorum."

Rosas And Fire | TaekookHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin