YABANİ KALP

Bölüm 3: Karar

İki kardeş Lotus Bariyeri'ni kurmak için dağdan aşağı iniyordu. Dördüncü Amca, Wen Qing ve Wen Ning'e bakıyordu. Wei Wuxian, Jiang Cheng'e baktı:

"Neden şimdi birdenbire değiştin?"

Jiang Cheng, Wei Wuxian'a baktı:

"Wen Qing'i seviyorum, bunun Wen Qing'in beni Dafan Dağı'na yönlendirmesiyle ya da hayatımızı kurtarmasıyla bir alakası yok."

Wei Wuxian, Jiang Cheng'e baktı:

"Nasıl yani?"

Jiang Cheng cevap verdi:

"Gusu. Ben... Wen Qing'in dileğini duydum. Ona tarağı Yiling'te verdim."

Wei Wuxian başını "evet" anlamında salladı. Jiang Cheng'in kırdığı bariyerin olduğu yere ulaşmışlardı, Wei Wuxian konuştu:

"Bariyer bizi buraya hapsedecek, şimdilik elimizde sadece bir haftalık yemek var, sonrasında meyve toplamamız, balık tutmamız gerekecek."

Jiang Cheng, Wei Wuxian'a baktı:

"Yunmeng Jiang Klanı öğrencileri zayıf insanlar değildir, zorlukların üstesinden gelebiliriz."

Wei Wuxian gülümsedi:

"Biliyorum Jiang Cheng. Ne olursa olsun sen benim kardeşimsin ve abla da benim ablam. Bunu hiçbir şey değiştiremez, ölüm bile."

Jiang Cheng başını "evet" anlamında salladı:

"Şimdi, bu bariyeri nasıl kurarız?"

Wei Wuxian tılsımı avcuna çizmeye başladı ve Jaing Cheng'e gösterdi, Jiang Cheng de aynı tılsımı avcuna çizdi. Wei Wuxian ve Jiang Cheng ellerini birleştirdiler, gökyüzüne mor bir ışık huzmesi yükseldi. Mezar Tepe karanlık ve kin enerjisiyle dolu olmasına rağmen, mor ışık huzmesi karanlığı ve kin enerjisini yardı. Lotus Bariyeri, Mezar Tepe'yi sardı, içeridekileri içeri, dışarıdakileri dışarı hapsetti. Lotus Bariyeri tamamen kurulduğunda, Wei Wuxian'ın burnu kanamaya başladı, Jiang Cheng Wei Wuxian'a baktı:

"Wei Wuxian! Başardık!"

Jiang Cheng kanı fark etti:

"Wei Wuxian, ne oldu?"

Wei Wuxian, Jiang Cheng'e baktı, gözlerini kapattı ve bayıldı. Jiang Cheng, Wei Wuxian'ı yakalayıp, nefes alıp almadığını kontrol etti:

"Wei Wuxian! Wei Wuxian, uyan! Wei Wuxian?!"

Jiang Cheng endişeliydi, Wei Wuxian'ı sırtına aldı ve dağı tırmandı, kıyafetlerine Wei Wuxian'ın kanı bulaşmıştı. Wen Qing'in uyuduğu mağaraya girdi ve Wen Qing'in uyandığını gördü:

"Wen Qing."

Wen Qing, Wei Wuxian'ı gördü ve konuştu:

"Wei Wuxian'ı yatağa koy ve dik tut."

Jiang Cheng, Wei Wuxian'ı yatağa koydu ve dik tutarak göğsüne yasladı, Wen Qing'e sordu:

"Wen Qing ne oluyor?"

Wen Qing, Wei Wuxian'ı kontrol etti ve bir akupunktur noktasına dokunarak burun kanamasını durdurdu, ardından Wei Wuxian'a anestetik iğnelerinden birisini saplayıp, Wei Wuxian'ın alnına parmağıyla hafifçe vurup, Wei Wuxian'ın tamamen yatıştığından emin oldu. Jiang Cheng, Wen Qing'e baktı:

"Neden yaptın?"

Wen Qing, Jiang Cheng'e öfkeyle bakarak konuştu:

"Wei Wuxian'ı yatır. Gerçeği ben söyleyeceğim yoksa bu yaramaz kaçınılmazı sonsuza dek erteleyecek.