Bölüm 6: Kaçış

198 21 13
                                    

Herkes bu haberi duyduğunda oldukça şaşırmıştı. Jiang Yanli, iyi terbiyesine rağmen, Jiang Cheng'in yanına koştu ve konuştu:

"A-Cheng"

Jiang Yanli, önce Jiang  Cheng'e sonra diğerlerine baktı. Jiang Cheng konuştu:

"Abla"

Jiang Yanli başını "evet" anlamında salladı, Jiang Cheng'e gülümsedi. Jiang Yanli kızgın değildi, kardeşlerine asla kızamazdı, ancak endişeliydi çünkü kardeşleri için sadece endişeleniyordu. Jiang Yanli eğildi ve sessizliği bozdu:

"Efendi Jin, korkarım ki bu şartlar altında sizinle nişanlanamam. Lotus Koyu benim evim. A-Cheng ve A-Xian benim kardeşlerim, onları terk edemem ve ben şu anki öğrencilerin kadın kıdemlisiyim, onları da terk edemem. Klan Lideri Jin, tüm saygımla sizi selamlıyorum fakat annemle babamın yaptığı aynı hatayı yapamam.

Madam Jin'in nefesi kesilmişti ve Madam Jin konuştu:

"A-Li, annen."

Jiang Yanli, Madam Jin'e baktı, selam verdi ve konuştu:

"Madam Jin, A-Cheng ve A-Xian benim kardeşlerim, Yunmeng Jiang Klanı'nın şu anki kıdemli kadın öğrencisiyim, annemle babamın yaptığı aynı hatayı yapamam, Lotus Koyu benim evim, onları terk edemem."

Jiang Yanli'nin kelimeleri net ve saygılıydı, tıpkı Anka Dağı'nda olduğu gibi, Jiang Yanli, Jin Zixun'e döndü ve konuştu:

"Ayrıca, Efendi Jin, Yunmeng Jiang Klanı'nın kıdemli erkek öğrencisi Wei Wuxian'dan hala özür dilemedi ki bu kardeşim A-Xian'a, bana, klan liderimize ve öğrencilerimize saygısızlıktır."

Madam Jin, son bir şey söylemeye çalıştı:

"A-Li, annen ve ben..."

Jiang Yanli, Madam Jin'e dönerek konuştu:

"Madam Jin, size tüm saygımı sunuyorum. Annemle iyi arkadaş olmuş olabilirsiniz. Bu durum, Lanling Jin Klanı'ndan gelen Jin Zixun'ün, Yunmeng Jiang Klanı'ndan gelen ve bu nesildeki öğrencilerin kıdemlisi olan Wei Wuxian'ı tüm klan liderlerinin önünde aşağılamış olduğu gerçeğini değiştirmez, üstelik kendisi Wei Wuxian'a onca kişinin önünde 'hizmetçinin oğlu' dedi ki bu benim için küçük bir mesele değil. Bunun, sizin benim annemle olan ilişkinizle bir alakası yok, ayrıca, Jin Zixun, Wei Wuxian'dan hala özür dilemedi ki bu da önceki suçlarını arttırıyor. Özür dilerim Madam Jin, lakin ben bu nişanı yapamam, eylemleri için sorumluluk almayan ve önceki suçlarını örtmek için eski ilişkilerini bahane olarak sunan bir klanla ilişiğim olamaz. A-Cheng, gidelim."

Jiang Cheng başını "evet" anlamında salladı ve eğildi, ziyafetin verildiği yerden Jiang Yanli ile beraber ayrıldı. Merdivenlerden inip, at arabasına yürüyorlardı ki, birisini duydular:

"Hanımefendi Jiang, Klan Lideri Jiang, bekleyin, lütfen!"

İkisi birden arkalarını dödüklerinde, seslenen kişinin Jin Zixuan olduğunu gördüler. Jiang Cheng sinirlenmeye başladı, Zidian mor ışık saçıyordu, Jiang Yanli, Jiang Cheng'in bileğini tuttu ve konuştu:

"Efendi Jin, net değil miydim?"

Jin Zixuan, Jiang Yanli'ye baktı:

"Oldukça nettiniz. Hanımefendi Jiang, cesaretim için beni affedin, gerçekten sizi seviyorum, gerçekten sizinle birlikte olmak itiyorum. Zixun'ün özür dilemediğini bilmiyordum. Babamın, Efendi Wei ve Kara Kaplan Tılsımı'nı sorduğunda bu kadar açgözlü olduğunu bilmiyordum, siz... Anneme söyledikleriniz bir şeyi fark etmemi sağladı. Davranışımı affedin, babamın kadınlarla nasıl olduğunu bilirsiniz, bu yüzden hep annemle babamın arasını yapmak zorunda kalıyorum. Babamın ne kadar korkunç biri olabileceğini hiç düşünmemiştim, onun kibri altında, bu klanın kibri altında farkında olmadan boğulmuşum. Gözlerimi açtınız. Klandan ayrılmaya hazırım."

Jiang Cheng sakinleşti, Jin Zixuan'e baktı ve sordu:

"Efendi Jin, ne dediniz?"

Jin Zixuan ikisine bakmaya devam etti:

 "Size, klandan ayrılmaya hazırım dedim. Babam Xue Yang'ı koruyor çünkü Xue Yang, Wei Wuxian'ı taklit ediyor, ayrıca Xue Yang'ta bir tane Yin Demiri parçası var, demirin enerjisini hissetim fakat Xue Yang demiri nerede saklıyor hiçbir fikrim yok. Sizinle Lotus Koyu'na gelmeme izin verin. Hanımefendi Jiang, size burada yeni bir Lotus Koyu inşa etmeye hazırdım fakat sizinle oraya gidenin ben olabileceğim hiç aklıma gelmemişti."

Jiang Yanli, önce Jiang Cheng'e ardından da Jin Zixuan'e baktı:

"Efendi Jin; Jin Zixun'ün, Madam Jin'in ve Klan Lideri Jin'in davranışlarının farkında mısınız?"

Jin Zixuan başını "evet" anlamında salladı, Jiang Yanli devam etti:

"Ben kardeşlerimi terk etmiyorum. Eğer bu sizin için bir sorun değilse, Klan Lideri Jiang onayladığı sürece bizi takip edebilirsiniz."

Jiang Cheng, şimdi zor bir yerdeydi fakat ablası haklıydı, klan lideri kendisiydi, son karar onundu. Jiang Cheng konuştu:

"Bizi takip edebilirsiniz fakat her adımınız takip edilecek, bilgi sızdırmaya ya da herhangi bir şekilde bizden yararlanmaya çalışırsanız, ölürsünüz."

Jiang Yanli ikisine birden baktı:

"Bence bu gayet adil."

Jin Zixuan'in yanlış tek hareketinde öldürülebilecek olması her ne kadar korkutucu bir düşünce olsa da, Jiang Cheng ve Jiang Yanli'nin ona da bir şans vermeleri adildi çünkü kendileri doğrunun tarafında duruyorlardı ve istediği sürece, Jin Zixuan'in de böyle bir duruş sergilemeye hakkı vardı. Üçü, Lanling'ten ayrıldı be Yunmeng'e doğru yol aldı.

Yunmeng'e giderlerken, Yiling'ten geçip Wei Wuxian, Wen Qing ve Wen Ning'i aldılar. Jiang Yanli, Wei Wuxian'a baktı, Wei Wuxian'ın yanağına nazikçe dokundu, altın çekirdek gerçeğini öğrenmişti. Jiang Yanli, Wei Wuxian'a sordu:

"A-Xian, ah benim Xianxian'ım, sen ne yaptın?"

Wei Wuxian, Jiang Yanli'ye cevap verdi:

"Abla, beni affet. Bana kızma. Yapmam gerekeni yaptım."

Jiang Yanli, Wei Wuxian'a baktı ve alaycı bir şekilde Wei Wuxian'ın burnuna dokundu:

"Seni aptal, ben sana nasıl kızabilirim? Senin için endişelenmiştim çünkü değiştiğini biliyordum, özünün değiştiğini görmüştüm, fakat efsun için böyle bir yolu seçmenin bir sebebi olmalıydı. Xianxian, bunu ablandan nasıl saklarsın?"

Wei Wuxian ağlamaya başladı, Jiang Yanli, Wei Wuxian'ı dizlerine yatırdı ve ağlamasına izin verdi, Wei Wuxian konuşmayı başardı:

"Abla, özür dilerim."

Jiang Yanli, Wei Wuxian'ın başını okşadı:

"Sorun değil Xianxian. Sen, ben ve A-Cheng, üçümüz asla ayrılmayacağız."

Wei Wuxian ağlamaya devam etti, sonunda Lotus Koyu'na varmışlardı. Jiang Cheng konuştu:

"Klan Lideri Lan ve Klan Lideri Nie'ye, Yunmeng Jiang Klanı'nın zilini verdim. Bu sayede onlar ve askerleri Lotus Bariyeri'ni aşabilecekler."

Wei Wuxian başını "evet" anlamında salladı ve gülümsedi:

"Mezar Tepe'deki insanlar, bariyerin ardında güvendeler. hiçbir şey o bariyeri kıramaz, Karanlık Kaplan Tılsımı bile."

Neyse ki, Jin Klanı'nda kimsede bu zilden yoktu. Lan Xichen ve Nie Mingjue'nin zilleri onların bariyerlerden geçebilmesini sağlamakla beraber, onların askerlerinin de geçmesine izin verecekti. Herkes hummalı bir şekilde hazırlık yapmaya başladı, savaşa hazırlanıyorlardı.

YABANİ KALPHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin