Bir tarafta çocuklarından habersiz yaşayan bir adam. Diğer tarafta günden güne baba özlemiyle yanan; sesini, kokusunu, görünüşünü merak ederek büyüyen iki çocuk. Ve tüm bunlara sessiz kalarak onu terk edip ruhunu paramparça eden adamın çocuklarını h...
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
Derin'in sayesinde aklımdaki düşünceleri sonunda bir kenara atabilmiştim. Kızların yanındayken tek düşündüğüm onların huzurları olacaktı.
İkinci katta Deren'in odasının önünde kızları gördüğümüzde son basamağı da tamamlayarak Derin'in bir adım arkasında, ona oldukça yakın bir mesafede durdum. Deren kızların arasına girmiş birbirlerine yaklaşmalarını önlemeye çalışıyordu. Bu görev bir zamanlar sadece bana aitti, şimdi Deren'in de benimle bunu paylaşıyor olması da gayet güzel bir durumdu; bana artık yalnız olmadığımı hatırlatıyordu.
"Siz benden de beter çıktınız kızlar. Tamam bende sütten çıkmış ak kaşık sayılmam ama yani bu nedir? Sizi ayırmaya sarf ettiğim şu eforu başka şeylere harcasaydım profesör olmuştum. Mesela bir hırsızlık çetesinin başı ne bileyim ya da bir deha." Derin uçuk hayallerinin ön gösterimini yapıyordu. Gülmemek elde değildi, Lila'nın espritüel kişiliği ve sempatikliği Deren'e benziyordu.
"Sen de mi fazla La Casa de Papel izliyorsun Derencim?" dedi Lina gözlerini kısmış Deren'e bakıyordu.
Ben bu diziyi yasakladığımı sanıyordum, ne yani buna rağmen izlemişler miydi?
Eliyle yüzünü kapatıp başını sallayan kız muhtemelen kızların bilmişliği karşısında şok geçiriyordu. "Bir şeyi de bilmeyin be. Hem siz o diziyi nasıl izlersiniz?"
"Annem kızıyor izlemedik hiç, konusunu biliyoruz sadece. Ayrıca üzgünüm halası senden saydıklarından hiçbirisi olmaz," dedi Lila bu kez. Saçlarının ucuyla oynayarak durduğu yerde sallanıyordu.
Gözümün ucuyla Derin'e baktığımda yüzünde tarif edilemez bir gülümseme, gözlerinde yoğun hislerle kızları izliyordu. Acaba ne düşünüyordu, ne hissediyordu? Çok mu bilmiş buluyordu, boylarını aşan lafları nasıl düşünüp konuştuklarını mı merak ediyordu? Buradan bakınca hoşuna gittiğini düşünmek mümkündü ama benim için aynı şey geçerli değildi. Çok zeki ve detaycı düşünüp beklemediğin bir anda kurdukları cümleyle şaşkına çevirip seni sıkıştırabiliyorlardı.
"Bunun için oldukça genç, alımlı ve güzel olduğum için değil mi halasının minik kuşu."
"Aslında söylemek istediğim bambaşkaydı ama neyse seni kırmayayım anlamak istediğin gibi olsun Derencim," diyerek göz kırpmaya çalıştı Lila.
Bu hali fazla tatlı ve komikti. Onu kollarıma alıp sarıp sarmalamak ve yanaklarını ısırmak istedim, tam şu anda bunu yapmayı çok istemiştim. Fakat aramızdaki küslük bu isteğimi gerçekleştirmek için pek uygun değildi.
