Düğün Günü
GAZEL' İN ANLATIMINDAN;
Birden nefesimin kesilmesi ile hızla gözlerimi açtım. Korel hayvanı üzerime atlamış ama hemen kalkmıştı. Yattığım yerde doğrulup yavaşça ayağa kalktım.
"Korel, gel buraya çocuğum. Gel buraya evladım."
Korel hızla odadan çıkarken, komedinin üzerinden aldığım silahla hızla peşinden koşmaya başladım. Korel merdivenlerden adeta uçarak inmişti. Bende merdivenlerden ikişer ikişer inmeye devam ederken, onun peşinden salona koştum. Korel amcamın arkasına geçmiş, amcamın omzunun üstünden bana bakıyordu.
"Kızım ne oldu, neden delirdin yine?"
Amcama bakmadan silahı Korel'e doğrulttum. Korel ellerini hızla havaya kaldırırken, abim hızla elimdeki silahı almıştı.
"Abi ver şu silahı, bu sefer öldüreceğim bu hayvanı!"
Abim silahı Pusat'a verip beni belimden tutup kendine çekti.
"Kuzen tut şu deliyi yoksa öldürecek beni."
"Sen kime deli diyorsun lan gavat!"
Abimin ellerinden kurtulmaya çalışıyordum ama çok sıkı tutuyordu.
"Neler oluyor burda?"
Hemen yan taraftan gelen soru ile hepimiz oraya bakmıştık. Poyraz elindeki büyük çanta ve arkasındaki dört kadın ile bize bakıyordu.
Abimin ellerinden kurtulup sinirle saçlarımı çekiştirdim. Poyraz'ın yanına gidip büyük çantayı aldıktan sonra ayaklarımı yere vura vura merdivenleri çıkmaya başladım.
"Yemin ederim sıkacağım artık kafama!"
Odaya girdiğim gibi kapıyı sertçe kapatıp önüme döndüm. Evimizde çalışan kadın bana korkuyla bakarken, kapattığım kapıyı açıp çıkmasını bekledim. Kadın hızla odadan çıkarken kapıyı tekrar kapatıp, büyük çantayı yatağımın üzerine bıraktım. Banyoya geçerken hızla üzerimi çıkarıp duş kabininin içine girdim. Ilık su vücudumu rahatlatırken derince nefes aldım.
İki gündür Giray ile tam anlamıyla imanımız gevremişti. Giray ilk başta ne kadar her şeyi kendisi yapmak istese de işler öyle olmamıştı. Semtte çaylaklar ve üstler arasında kavga çıkınca semte gitmek zorunda kalmıştı. Nerdeyse tüm gün semtte kalmıştı o yüzden de onun ilgilenmesi gereken işlerle ben ilgilenmiştim. Ama Osman sağolsun bana son anda iş bulmuştu. İşin sonunda yüklü miktar para olduğu için geri de çevirememiştim. Bütün işleri iki günde halletmiştik. Otele gitmiş ve organizasyonu beraber yapmıştık. Gelinlik ve damatlık seçimlerini ayrı ayrı yapmıştık. Davetliler ile ilgilenmiş ve uzaktan gelen için otelde yer ayırtmıştık. Dün ise gecenin bir yarısı düğün günü korumalık yapacak ekiple görüşmüş ve güzelce plan yapmıştık. Şimdi ise düğün günümüzdü, büyük gündü.
Hızlıca duşumu almış ve suyu kapatıp çıkmıştım. Kendimi güzelce kurulayıp vücut nemlendiricilerimden kirazlı olanı tüm vücuduma sürdüm. Dün geceden banyoya koyduğum beyaz çamaşır takımımı giydikten sonra bugün için aldığım siyah kısa sabahlığı üzerime geçirip banyodan çıktım. Kuaför ekibi gelmiş ve ben çıkana kadar malzemelerini çıkarmışlardı. Bana ayrılan sandalyeye oturup yapılacak olanları beklemeye başladım.
Kadın yüzüme nemlendiriciyi sürdükten sonra saçlarıma geçmişti. Saçlarım omzuma kadar uzadığı için enseden dağınık bir topuz yapmalarını istemiştim. Düğün gününden iki gün önce saçlarımdaki yeşillere veda etmiş ve tamamen siyah yaptırmıştım. Osman saçlarımı ilk gördüğünde küçük bir kalp krizi yaşamış olsa da daha sonradan tekrar eski haline getireceğime dair benden söz aldıktan sonra kendine gelmişti. Önümdeki masanın üzerindeki telefonumun titremesi ile elime almıştım. İti an çomağı hazırla. Osman arıyordu.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
SOĞUK SEMT
Novela JuvenilSessizlik. Burda öyle bir sessizlik vardı ki; Rüzgâr olduğunda sallanıp, dalına tutunamayan yaprağın yere düşme sesini duyacak kadar. Kendi kalp atışınızı kulaklarınızda hissedecek kadar. Vücudunuzdaki kanın orda oraya taşındığını duyacak kadar ses...