Sabah telefon sesiyle uyanırken kendi telefonumun kapalı olmasından ve sesin uzaktan gelmesinden kaynaklı Barın'ı aradıklarını algılayabiliyordum.
En son dün ikimizde birbirimize yumuşak davranmış ve aramızda geçen her şeyi tatlı tatlı halletmiştik.
Bu durumun bugün de devam etmesini çok istesem de en belirleyici şey Barın ve hareketleri oluyordu.
Her ne kadar ona karşı koymak istesem de alfa olduğu için bile duygularım geri çekilmek istiyordu. Önünde diklenebilmemin tek sebebi aramızda ruh eşi olayıydı. Yoksa çoktan başıma hoş olmayan şeyler gelmişti, buna emindim.
Barın'ın boğuk boğuk gelen sesiyle yaptığı konuşmadan bir şey anlamazken bir süre sonra telefonu kapatmış ve banyoya doğru gitmişti. Onun kalktığını anlamamla ben de daha fazla yatmak istemezken üzerimdeki ince battaniyeyi kenara itip kalkmış ve mutfağa doğru ilerlemeye başlamıştım.
Dolabı açmamla ne yapacağıma dair fikir yürütemeyip kızartmada karar kıldığımda arkamda hissettiğim bedenle kuruca yutkunmuştum.
"Günaydın."
Hassiktir. Harbi yakınımdaydı.
Arkamı dönmek istemeyerek ona karşılık verdiğimde aklım düne kaymış ve beni mastürbasyon yaparken gördüğü kısmı düşünmüştü.
Yüzümün parsel parsel kızardığını hissederken "Duyguların Kaan." diyen hafif boğuk bir ses duymamla hemen kendime gelmiştim. Ulan adamı yine kendinden geçirecektim!
Genzimi temizleyerek olduğum yerden hareket edip mutfak çıkışına yöneldiğimde hafifçe arkama dönüp sonunda yüzüne bakmıştım.
Bu adan dura dura yakışıklı mı oluyordu lan?!
"Kahvaltıda kızartma yersin umarım. Elimi yüzümü yıkayıp geliyorum."
Sözlerimin ardından hızlı adımlarla orayı terk ettiğimde kalbimin göğüs kafesimin içinde çırpındığını hissediyordum. Ruh eşi efsanesi gerçekti ve bizi de içine almıştı.
İşlerimi hallettikten sonra mutfağa girmemle dururken karşılaştığım manzara tebessüm etmeme neden olmuştu. Barın kabuğunu soyduğu patatesleri dilimlerken işine öyle bir odaklanmış duruyordu ki...
"Biberleri de sen yıkar mısın?"
Anlaşılan bu gün de iyi geçinecektik... Dediğini yapıp biberlerin olduğu yere giderek hepsini yıkadığımda ortamda sessizlik hakimdi.
"Bundan şikayetçi olduğumu düşünmeni istemem ama neden bu kadar iyi davranmaya başladın?"
Üzgünüm ama merak ediyordum. Ve cevabının ruh eşi olayı olmasını istiyordum. Her ne kadar böyle demek üzücü gibi dursa da burada yalan duyguya yer yoktu. Vücudun git gide eşine aşık oluyordu ve bu artarak devam eden bir süreçti.
Dolayısıyla cevabının ruh eşliliği ile ilgili olmasını tabii ki istiyordum.
Doğradığı patatesleri bırakıp vücudunu bana çevirdiğinde ben zaten çoktan ona baktığım için duruşumu hiç bozmamıştım.
"Çünkü hissettiğin şeyleri hissediyorum. Karşı koymaya çalışamayacağım bir şey bu."
Gözlerim irileşirken ondan bu kadar kolay bir itiraf alamayacağımı düşünürdüm.
"Şaşırma öyle Kaan. Duygunun ne kadar güçlü olduğunu en iyi bilen ikinci kişisin. "
Haklıydı. Adamın odasında, onun yastığıyla kendimi tatmin etmiştim amına koyayım. Daha ötesi var mıydı?
"Peki, bundan sonra ne olacak?"
Saf bir merakla sorduğum soru onun hoşuna gitmiş olmalı ki gülmesini sağlarken birkaç adım atıp tam önüme gelmişti. Gözleri kısılıp benim gözlerimi esir alırken derin bir nefes çekmiştim içime.
"Artık engel olmayacağım. "
Ağzından çıkan son kelimeler bunlar olurken bana yaklaşıp boynuma minik bir öpücük kondurarak geri çekilmişti. Tüm bedenim yaptığı bu hareketle titrerken önümüzdeki günlerde daha da zorlanacağımızı kabullenmiştim.
Belki de zorlanmaz ve kendimizi akışa bırakırdık. Bunu da bilmiyordum.
"Şimdi karınlarımızı doyuralım hadi."
Barın küçük bir gülümsemeyle beni bırakıp yeniden doğrama tahtasının başına döndüğünde içimde kendi hislerimin yanı sıra bir şey daha hisseder gibi olmuştum. Benim hislerimle yarışan bir his...
***
18.06.2021
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Kader (Bxb)/ Mpreg-Omegaverse
Teen Fiction-TAMAMLANDI- Kaan ruh eşini bulmuştu fakat Barın bu olayın bir saçmalık olduğuna inanıyordu. Eşcinsel konulu bir hikayedir ve bunu bilerek başlamınızı isterim. Homofobikler ve aşağılayıcı yorum yapanlar engellenecektir. +18 içerikler, smut ve şidde...