Sansın gözünden
"Bir dakika ne ?" Dedim ona şaşkınca bakarak.
Kız bize baktı .Anlamamış gibiydi . Ama sonrasında birşey hatırlamış gibi konuştu.
"Oh . Doğru ya." Dedi ve elini gözüne getirip kahve rengi lenslerini çıkardı ve havadan iki tane su damlası yaratıp lensleri içine koydu.
Onlarıda cebinden çıkardığı lens kaplarına koydu .Gözlerini geri açtığında istemeden bir adım geriledim.
Gözleri griydi.
Boş bakıyordu ve buna rağmen kıpırdıyordu.Ben ona öylece bakarken o geri konuştu.
"Biraz sakin ol ya. Kalp atışların deli gibi . Rahatsız ediyor." Dedi .
Ben kendimi sakinleştirmeyi başarınca ona bir adım yaklaştım."Pekala . Kimsin sen ?" Dedim ciddi sesimle.
O bana bakıp konuştu.
"Benim adım Frisk. Underelement adında bir AU da yaşıyorum. Genelliklle bana EFrisk de derler. " dedi açıklayıcı olmaya çalışarak .Ben başımı salladım.
"Peki burda ne işiniz var ?" Dedim hiç ciddiyetimi bozmadan.
O bana hemen cevap verdi.
"Kardeşimle beraber kaçıyoruz. Yaşadığımız yere saldırı uygulandı ve birçok arkadaşım kaçmayı başarırken ben ve kardeşim yakalandık.
Onlardan kurtulduk ve buraya geldik ." Dedi sadece .Herşey tamamdı . Ama son bir sorum daha vardı.
"Peki şu Au meselesi . O tam olarak ne ?" Dedim merakla.Kız hiç beklemeden cevap verdi.
"Au alternetif evrenlerin hepsine denir. Mesela sizin Au nuzun adı Undertale . Bunun dışında da bir çok Au var . Underfell, Underswap , Echotale . . . Bunların hepsinde bir kararlılık ve sonları var." dedi EFrisk .Bir süre ikimizde sessiz kaldık .
Bu sessizliği hemen kapıdan birinin girmesiyle bölündü.
"Frisk!!!!" Dedi küçük Papayrus ve koşarak ablasına sarıldı.
EFrisk de ona sıkıca sarıldı."Hey. Tamam bak ben iyim . Biraz uyudum ve kendime geldim . Bomba gibiyim." Dedi EFrisk onun başını okşarken .
İkisi bir süre sarıldıktan sonra yanlız konuşmak istediklerini söyleyip çıkmamızı istediler .Biz onları yanlız bıraktık ve kendi Friskimi bulmak umuduyla Chara ve Asrielin yanına gittim .
Onların yanına gidince Chara bana döndü .
"Hey Sans. Nasıl gidiyor?" Dedi Chara .Onlara bende selam verdim ve konuştum.
"Hey. Aslında iyi . Herneyse . Frisk nerde?" Dedim merakla.
"Çatıda . " dedi Chara sadece .
Ben başımla onları onayladım ve çatıya doğru yol aldım.Çatıya çıkınca Friski elinde bir bira şişesiyle gördüm.
Onun yanına gelirken konuştum.
"İçmediğini sanıyordum." Dedim onun yanına otururken.
Frisk bana baktı ve gülümsedi .
"Bu gecelik ihtiyacım vardı." Dedi.
Ona gülümsedim ve bende cebimden babamın cebinden aşırdığım sigarayı aldım ve yaktım.
Olmayan ciğerlerime bir nefes çektim ve dumanı üfledim.Frisk bana bakıp gülümsedi.
"Sigara içmediğini sanıyordum ." Dedi Frisk .
Bende güldüm.
"Sadece bu gecelik ihtiyacım var." Dedim .
Frisk güldü ve bana dönüp bir süre öyle kaldık.En sonunda Friskde konuştu.
"Eee? Birşey öğrenebildiniz mi ?" Dedi merakla.
Bakışlarım onu buldu.
"Evet. Ama çok karışık. " dedim sadece.Frisk benim omzuma dokundu .
"Olsun. Ben yinede dinlerim." Dedi .
Ona gülümsedim.Sonraki birkaç dakika boyunca ona olayları anlatmaya uğraştım .
Bitirdiğimde Frisk bana şaşkın bir yüzle baktı.
"Vay be . Demek körmüş . Ama iyi bir savaşçı . " dedi oda şaşırarak.
Ben başımı salladım .Bir süre yine birbirimize baktıktan sonra Frisk gülmeye başladı.
Ona baktım.
"Ne ?" Dedim merakla.
Frisk gülmelerinin arasında bana cevap verdi .
"Hiç . Sadece beni nasıl bira şişesiyle yakaladığın aklıma geldi. " dedi gülerek.
Bende güldüm.
"Evet . Komik bir andı . Ama benimde aşağı kalır yanım yoktu." Dedim gülerek.
Frisk dahada güldü.
"Oh o gün ki yüz ifadeni asla unutamadım . Şaka bile yapamamıştın." Dedi gülerek.İkimizde gülerken birden bir gülmede arkamızdan geldi .
Başımızı oraya çevirince Papayrus ve EFriski gördük.
İkiside malzemeleriyle bize bakıyordu.EFrisk bize baktı ve elinde bir aygıt gösterdi.
"Şey. Bizim artık gitmemiz lazım." Dedi .
İkimiz de ayağa kalkıp ona baktık.
"Neden ?" Dedim sadece .
EFrisk bana bir adım daha yaklaşıp konuştu."Az önce arkadaşlarımla konuştum . Başka bir saklanma yerine gideceğiz . " dedi .
Ben ve Frisk birbirimize baktık.
Ardındanda gülümsedik."Eğer sizi çağırdılarsa buna karışamayız." Dedim gülümseyerek.
Onlarda bize gülümsedi ve elindeki aygıt parlayıp yere bir portal açtı.
Biz şaşkınca olanlara bakarken EFrisk ve Papayrus bize el salladılar ve portalın içine atladılar.Bizde el sallarken portal kapandı ve yine karanlığa gömüldük.
Frisk bana baktı.
"Artık içeri geçelim mi ? " dedi .
Ona gülümsedim ve başımı sallayıp içeri girdik.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Kör Gözler
AksiKararlılık. Dünya üzerindeki en güçlü ve sadece tek bir kişide bulunan özel bir ruh. O ruh olmadan dünyada denge sağlanmaz . . . Peki eğer cidden bu ruh değerliyse her boyuttan kararlılıklar birleşse ne olur ? Friskin canavarları özgür bırakmış o...