"Baba bu ben miyim?" Fotoğrafı göstererek sevinçle sorduğu soruya ister istemez gülmüştü Taehyun.
"Evet, sensin. Bu fotoğrafı çektiğimiz zaman tüm gece kendin de uyumamıştın, bizi de uyutmamıştın. Sabah uyumuştun sen." Saejin yaptığı şeye gurur duyar gibi elini iki kere göğsüne vurdu. "Hadi dur şurada bir fotoğrafını çekeyim."
"Tamam." Saejin koltuktan kalkıp babasının karşısına geçti ve pozunu verdi.
"Çek-tim." Hızla koltuğa geri geldi.
"Bakayım." Saejin merakla fotoğrafa baktı.
"Çok güzel çıktın güzel kızım benim." Taehyun kızının saçına öpücük kondurdu. Beomgyu ortalıkla yoktu, nerede diye bakmak adına başını kaldırdı. Azıcık uzakta kapıya yaslanmış eşini ve kızını izliyordu. "Yıldızım, gelsene." Beomgyu yavaş yavaş yanlarına geldi ve kızının yanına oturdu.
"Çok güzelsiniz. Bakayım fotoğrafa." Beomgyu fotoğrafa hayranlıkla bakıyordu. "Çok güzel. Bu fotoğrafı çerçeveletip duvara asmalıyız."
"Şu fotoğrafı unutmadınız değil mi?" Taehyun ikiliye bir fotoğraf gösterdi.
"Unutur muyum hiç?" Beomgyu ve Taehyun bu fotoğrafı çok seviyordu. "Kızım daha bebekken ona okuma yazma öğretmeye çalışıyordum. Ama anlıyordu bence ya. Anlıyordu değil mi kızım?" Saejin başını iki yana sallayınca Taehyun minik bir kahkaha attı.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Anti-Romantic || Taegyu
RomanceTaehyun aşktan, romantizmden, sevmekten, sevilmekten, ilişkilerden nefret ederdi. Bunu yapan insanlarla iletişim kurmazdı. Kısacası hiç kimseyle iletişim kurmazdı. Anne ve babasıyla bile çok mecbur kalmadıkça konuşmazdı. Beomgyu, ona aşık en özel in...