Bir haftadır sadece eğlenip sevinçlerini yaşıyordu Beomgyu ve Taehyun. Okulda bile mesajlaşıp, birbirlerine kağıtla mektup atıyorlardı. Yakalandıklarına disipline gidip temizlik cezası alıyorlardı. Beomgyu köpüklü olan suyla yerleri silerken Beomgyu sırtına çıkıyordu ve beraber kayıyorlardı. Her şekilde mutlulardı yani.
"Bu sefer cezamız temizlik değil. Ne yapacağız? Kütüphanedeki kitaplar yerleştirirken ne kadar eğlenebiliriz ki?" Beomgyu pekte mutlu gözükmüyordu. Taehyun kendi kendine yemin etmişti. 'Benimleyken asla üzülemez.' Aynen böyle yemin etmişti.
"Olsun. Beraberiz, yine. Bu bile yetmez mi mutlu olmamıza? Ya sana kağıtla mektup gönderen kişi başkası olsaydı? Hem ben onun ebesine sikerdim, hem de beraber olamazdık." Küfür ettiğini duyunca çatık kaşlarla döndü sevgilisine.
"Taehyun, küfür etme dedim sana!" Taehyun kollarını sevgilisinin beline sarıp dudağına minik bir öpücük kondurdu.
"Anlık sinirle çıkıyor ya. Yanında ben yerine başkası olacağı düşüncesi sinirlerimi hoplatıyor." Beomgyu'nun utandığı anında kırmızı tonlarına bürünen yanaklarından belliydi. Zaten utangaç biriydi. Bu lafları duymak, biraz...
"Geç kalıyoruz, hadi gidelim." Hızla yürümeye başladı. Taehyun bir müddet onu izledi ardından silemediği gülümsemeyle o da gitti.
-----
"Jeongin ve Jisu çıkıyormuş, duydunuz mu?"
"Ay evet, bende çok şaşırdım."
"Çıkıyorlar mıymış?"
"Jeongin ibne değil miydi ya?"
"Evet ya, gay o."
"Kızlar, Hyunjin bize kaldı!" Okulun yakışıklı erkek peşi dört nala koşan kızlarının yanından geçerken şaşkınlığını gizleyemezdi Yeonjun. Hyunjin ona dün göstermişti, Jeongin ile olan mesajlarını. Şimdi neden başka biriyle çıkıyordu. Sevdiği falan yoktu, yalan mı söylemişti?
-----
"JEONGİN!"Yeonjun sinirle küçük olanın yanına gitti. Soobin de onun yanındaydı. İlk defa Soobin ile bu kadar yakın olabilmişti. İlk defa Soobin'in dikkatini çekmişti. Ama şu an daha öneml bir konu vardı. "Hwang Hyunjin ile olan konuşmalarından sonra nasıl Choi Jisu le çıkabiliyorsun?" Yeonjun sinirle çocuğun yakasını tutarak konuştu. Yanındaki Seungmin ve Soobin de telaşlanmıştı.
"Seni hiç ilgilendirmez. İstediğimi yaparım tamam mı? Ayrıca sende yaptın aynı şeyi." Yeonjun şaşırmıştı. O bunu nereden biliyordu? "Yeji'ye ümit verdin, sonra da gittin Soobin'e aşık oldun. Bilmem kaç yıldır platonik aşıksın." Yeonjun'un elleri güçsüzleşti, çocuğun yakasını bırkatı. Bakışları yavaşça Soobin'i buldu. O da şaşkındı.
"N-ne? Gerçek mi b-bu?" Yeonjun'a döndü. Bu okulun kafeteryası her gün gergindi. Ama bu sefer biraz fazla gergindi. "Yeonjun, gerçek mi bu?" Yeonjun daha fazla orada durmayacağını anladı. Arkasını dönüp hızla giderken Beomgyu onu durdurdu.
"Yeonjun, bundan daha fazla kaçamazsın. Senin söylemen herkes için daha iyi o-"
"Bırak beni. Ne söyleyeceğim ben ya? Boş boş hayal kurup ardından ezik gibi kaçarım anca. Bırak." Yeonjun aradan sıyrılıp hızla gitti.
-----
Yeji ve Hyunjin WhatsApp konuşması
Yeji:
Hyunjin sana önemli bir şey söylemem gerek
Hyunjin:
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Anti-Romantic || Taegyu
RomanceTaehyun aşktan, romantizmden, sevmekten, sevilmekten, ilişkilerden nefret ederdi. Bunu yapan insanlarla iletişim kurmazdı. Kısacası hiç kimseyle iletişim kurmazdı. Anne ve babasıyla bile çok mecbur kalmadıkça konuşmazdı. Beomgyu, ona aşık en özel in...
