AYZA | YARI TEXTİNG

1.2

🌙

Ayza kapının önüne geldiğinde elini kaldırdı ve zile bastı. Birkaç saniye kapının açılmasını bekledi. Belkız ile beraber alışverişe gidecekti. Ayza 2-3 hafta sonra işe başlıyordu. İşe giderken giymek için kıyafet bakacaklardı.

Kapı açıldığında yerdeki bakışlarını kaldırdığında görmeyi asla ama asla beklemediği adam vardı karşısında.

Cihangir Erginel.

"Cihangir." dedi şaşkınlıkla. Evde olmasını beklemiyordu. "Belkız evde mi acaba?" diye konuştu zar zor. Cihangir ile aralarında 2 yaş olması sebebi ile ona ismiyle seslenebiliyordu.

"İçerde, Ayza. Giyiniyordu. Kapıyı benim açmamı istedi. Gel içeri." dedi kafasıyla içeriyi doğru işaret ederek.

Ayza onaylarcasına kafasını salladı ve ayakkabılarını çıkarıp içeriye girdi. Çantasını sıkı sıkıya tutuyordu. Strese girmişti. Cihangir önde Ayza arkada salona giriş yapmışlardı. Evde ses seda yoktu. Annesi ve babası evde değildi büyük ihtimalle. Peki Cihangir neden evdeydi? Şansına tükürmeliydi. Plansız bir anda karşısına çıkmıştı Cihangir. İstese yapamazdı.

"İşe başlayacakmışsın duyduğuma göre." diye konuştu Cihangir koltuğa oturup.

"Evet. 2 ya da 3 hafta sonra." dedi ve gülümsedi. Cihangir suratına baktı Ayza'nın. Hafif makyaj yapmıştı. Dolgun dudaklarına ise parlatıcı sürmüştü. Üstünde ise dizlerine kadar gelen bej rengi bir elbise, üzerine ise salaş bir gömlek giymişti. Çok güzel bir kadındı, Ayza.

"Hayırlısı olsun."

"İnşallah." dedi ve boğazını temizledi hafifçe. Belkız bilerek geç gelmiyorsa başka bir şey bilmiyordu Ayza. "Karargahta değilsin bugün?" diye devam etti konuşmasına.

"İzin aldım. 1 haftalığına. Kafa dinleyeceğim."

"Burada olacaksın dimi?" diye sordu aniden. "Yani.. evde yani.. Mahallede. Buralarda.. Nereye gideceksin ki? Ben bilmiyorum ondan sordum. Belkız bahsetmedi hiç.. Neden bahsetsin ki? Öylesine söyledim. Ara sıra bahsediyor senden öyle sık değil. Tatile gideceksen eğer, yer önerebilirim. Güzel yerler biliyorum ondan. Kimle tatile gideceksin ki?" Ayza saçmaldığının farkına vardığında eliyle ağzını kapattı ve gözlerini pörtleterek Cihangir'e baktı. Gerçekten 1 saniye içerisinde ne kadar çok kelime söylemişti öyle. Baştan aşağı kıpkırmızı olduğuna emindi.

Cihangir ise gülerek bakıyordu, Ayza'ya. Hızlı hızlı konuşması komiğine gitmişti.

"Buradayım, Ayza. Ailemle geçiririm büyük ihtimalle." dedi ve güldü tekrardan. Ayza o gülüşe takılmıştı.

Aşık olduğu gülüşüne.

Rahatlamıştı bir nevi. Ayça ile tatile gideceğini bile düşünmüştü.

"Sürtük." diye mırıldandı dışından. Ayza bir an önce bu evi terketmeliydi.

"Sürtük mü?" diye sordu Cihangir şaşkınlıkla. Ayza yerde olan bakışlarını tedirginlikle gülümseyerek kaldırdı.

Bir daha Cihangir ile yan yana gelmemeliydi. Saçmalamanın dibine vuruyordu.

"Ya birisi aklıma geldi de. Sevmediğim birisi. Nefret ettiğim birisi. Suratını tırnaklamak istediğim birisi."

"Tırnaklamak.." dedi ve kafasını salladı aşağı yukarı Cihangir. Aklına instagramdan ona yürüyen, her dakika iradesiyle oynayan kız aklına gelmişti. O da Ayça'yı tırnaklamaktan bahsediyordu. "Güzel fikirmiş." diye devam etti konuşmasına.

Ayza kafasını salladı ve daha fazla konuşmamak için telefonunu aldı eline. Belkız bir an önce gelmeliydi.

🌙