(Hikayede +18 sahneler -azcık- mevcut olacaktır. Rahatsız olacaklar, bunu eleştirecek olacak olanlar okumasın.)
@ayparcasiii: küfür ederken bir yakışıklı oluyorsun anlatamam
@ayparcasiii: kafandan tutup dudağına yapışasım geliyor
@cihangirergnl: Töv...
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
Bölüme oy vermeyi ve yorum yapmayı unutmayııın🤍
🌙
Ayza, doktordan aldığı yaralayıcı haberden sonra fenalaşmıştı. Yoğun bakımın yakınında bulunan başka bir hemşire Ayza'yı sedyeye alıp odaya taşımıştı. Sakinleştirici verilmişti. Bu sebeple birkaç saat uykuya dalmıştı, Ayza.
Şimdi ise başında kuzenleri Doğukan ve Selen vardı. Yağan yağmuru izlemek için mermere oturmuş ve dizlerini kendisine çekmişti. Camı çok az açmıştı o yağmur ile toprak kokusunu duyumsamak için.
Doğukan ve Selen ise yatağın yanında bulunan koltukta oturmuş Ayza'nın enkaz altında olan bedenini izliyordu. Çökmüştü. Fiziksel ve ruhen çökmüştü.
Cihangir'in doktoru annesine ve babasına bir krizi daha atlatamayacağını söylemişlerdi. Bu krizden güç bela kurtulmuş olsa bile önlerinde ki gelecek kriz fazlasıyla kritik olacaktı. Cihangir, güçlü bir adamdı. Her şeyin üstesinden gelebilirdi. Gelmeliydi de.
"Ayza?" diye seslendi, Selen. "Yiyecek bir şeyler getireyim mi kuzum?"
Ayza, cevap vermedi her zamanki gibi. Bir şey yemeyecekti. Cihangir o yataktan kalkmadan hiçbir şey geçmeyecekti boğazından.
Kapın yavaşça tıklatılıp açıldığında Doğukan ve Selen bakışlarını gelen kişiye çevirmişti. Ayza ise oralı olmamıştı bile.
Gelen, Belkız'dı. Ayza'nın fenalaştığını öğrendikten sonra önce abisini görmeye gitmiş daha sonra da Ayza'nın yanına gelmişti. Belkız geldiğinde Ayza sakinleştiricinin verdiği etkiyle uykudaydı. Bu sebeple birkaç dakika yanında oturup daha sonra uğramak için odadan çıkmış annesi ve babasının yanına gitmişti.
Belkız, Doğukan ve Selen'e sorarcasına baktı. Selen, kafasını umutsuzca iki yana salladı.
"Ayza?" diye seslendi, Belkız. "Kuzum?" diye tekrar etti.
Ayza, kafasını dizlerinden kaldırıp kızarık gözleriyle kapının eşiğinde dikilen Belkız'a baktı. "Gelsene." dedi titrek sesiyle. Ağlamaktan sesi harap olmuştu.
Belkız, kapıyı ardindan kapatıp Ayza'nın yanına adımladı ve mermerin boşta kalan yerine oturdu. Elini Ayza'nın göğüsüne çekmiş olduğu dizine koydu ve destek verirmişçesine sıktı. "Nasılsın? Geldiğimde uyuyordun."
"İyi değilim." dedi ve değişik çıkan sesini düzeltmek için boğazını temizledi. "Sen? Leyla Teyze nasıl?"
Belkız, dolan gözlerini kırpıştırdı. O da kendisi gibi helak durumdaydı. "İyi olmaya çalışmalıyız. Annem kafeteryada. Babam zorla bir şeyler yedirmeye çalışıyor."
