Siz istediniz ben yaptım. Ve karşınızda Clint ile hikaye. Şimdiden söylim 2 part olacak.
İyi okumalar...
Derin bir nefes aldıktan sonra asansörü çağırmak için duvarda olan tuşa bastın ve 25 katta olan asansörün gelmesini beklemeye başladın.
Birden gözlerini kapatan el ile olduğun yerde irkildin, bu seni korkutmuştu. Bir kaç saniye ne olduğunu anlamaya çalıştıktan sonra bu kişinin kim olduğunu tahmin etmenin gerektiğini anlamıştın.
- Hmmm. Şimdi elinin soğukluğuna, metal kokusuna ve sert koluna bakılırsan sen dünyanın en yakışıklı yaşlı ihtiyarısın. ( diyerek gülmeye başladın. Bucky elini çekerken sen de ona döndün)
- Steve duymasın? ( kaşlarını çatarak gözlerini kısıp sana yaklaştı ve ciddiymiş gibi baktı)
- Şşşşt duymasın ( diyerek aynı kısık gözlerle ona yaklaşıp baktın ciddiymiş gibi. Bir kaç saniye birbirinize kısık gözlerle baktıktan sonra bir den ikinizde gülmeye başladınız. Bucky ile uzun zamandır çok iyi arkadaştınız. Shielde çalışmaya başladığında tanışmıştınız ve ondan beri kankasınız)
- Ne o? 15'e mi? ( diye sordu Bucky asansöre taraf göstererek)
- Hıhı 15'e ( diye derin bir nefes vererek ofladın)
- Sana kahve almıştım ( elinde ki iki karton bardaktan birini sana uzattı, bu sırada asansör gelmişti ve birlikte asansöre binerek 15 bastınız ve asansör yolculuğunuza başladınız) Biraz yüzün mü gülse acaba? Duyan da seni idama götürüyorum sanır.
- İdama gidiyorum zaten. O oda benim için bir cehennem. ( diyerek kahveden bir yüdüm aldın)
- Hadi ama o kadar kötü değil
- Barton ve Stark'ın olduğu her yer benim için bir cehennem.
- Onlara bir şans vermelisin. Arkadaş olacağınızdan eminim.
- Onlara bir şans verdim zaten. Tanışırken bir şanslara vardı ama onlar iyi kullanamadılar bu şansı.
- Acaba sorun sen de olabilir mi?
- Ne? Ben melek gibi bir kızım. Bende asla sorun olamaz.
- Tabi tabi melek ne demezsin. Cehennem meleği.
- Sen çok kötü bir arkadaşsın biliyorsun dimi?
- Ben bu dünyada seni tek çekebilecek insanım biliyorsun dimi?
Asansör 15 kata gelince durdu ve bir kaç saniye sonrada kapıları açıldı. Sen ve Bucky toplantı odasına ilerlerken aynı yere giden Steve ile karşılaştınız.
- O! Bende toplantıyı sizsiz yapacağımızı düşünmeye başlıyordum. Sana saat 9 da gelmeni söylemiştim. ( diyerek sana çatık kaşlarla baktı Steve)
- Evet ben de geldim işte ( diye cevap verdin gururlu duruşunla)
- Saat 11!
- Tamam işte toplantının saat 11 olacağını öğrendim yolda gelirken. Bana yalan söyledin! ( kızma sırası şendeydi. Dün gece Steve seni arayıp toplantının saat 9 olacağını ve geç kalmamanı söylemişti ama sabah yola çıktığında Bucky den toplantının aslında saat 11 başlayacağını öğrendin)
- Evet çünkü geç kalacağını biliyordum o yüzden saat 9 da gelmeni istedim ama sen yine de geç kalmayı başardın. Bravo.
- Uzatma Steve. Hadi toplantıya ne kadar çabuk başlarsak o kadar çabuk bitiririz. ( diyerek onları beklemeden toplantı odasına girdin)
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Marvel ile hayal et
RandomHayal et: Peter ile aynı okulda okuyormuşsun, Pietro ile New York turuna çıkıyormuşsun, Steve ile görevlere gidiyormuşsun, Tony ile flörtleşiyormuşsun, Loki ile yaramazlıklar yapıyormuşsun, Clint ile bir sürü kavanoz turşu yiyormuşsunuz, Bucky ile s...