Marvel ile hayal et

Karışık

***

- Her şey yolunda. Sana küs falan değilim ( dedin asık bir suratla)

- Nat tercüme et ( Clint hemen yanında oturan Nat'a döndü)

- Her şey çok kötü. Sana fena küs ( diye asıl söylemek istediğin şeyi söyledi Nat)

- Neye küstün ? ( Clint hızla sana dönerek sordu)

- Hiç bir şeye ( inat etmeye devam ettin. Clint tekrar Nat'a döndü tercüme etmesi için)

- Benimle ilgilenmiyorsun, bana sürprizler yapmıyorsun ( yine senin söylediğin şeyin tersini söyledi )

- Tamam senin için her şeyi yaparım. Sürprizler hazırlarım. Ama görevim var. ( Clint sana döndü tekrar ama sen hala asık suratla oturuyordun ve ona bakmıyordun bile)

- Sen den hiç bir şey istemiyorum, göreve gidebilirsin ( bu sözlerin Nat yine tercüme etmişti )

- 15 dakkan var, çiçeklerle burda ol

- Tamam hemen yapıyorum. ( Clint hemen senin yanından kalkarak çıkışa koştu )

Sen o gittikten sonra sinsice gülerek Nat ile yumruklarınızı tokuşturdunuz.

- Seninki ne zaman burda olur? ( diye sordun Steve'i kast ederek)

- 5 dakkaya falan gelir. Ama ben sürpriz ve çiçek yerine topuklu ayakkabı istiyorum.

- Anlaştık. ( senin görevin aynısıydı Nat'in dediklerinin tersini Steve için tercüme ederek ona istediğini yaptırmaktı)

***

- Hey örümcek çocuk şunu buz dolabına at bakayım ( elinde ki Nutella kavanozunu mutfakta olan Peter'a fırlattın ama o yakalanmadığı için kavanoz yere çakılarak kırıldı. Sen hemen öfkeyle oturduğun koltuğun üzerine kalktın. O son Nutella kavanozuydu.) Hey Nutella kavanozumu kırdın ( diye bağırdın ona )

- Ama bu senin suçundu ( diye kendini haklı çıkartmaya çalıştı)

- Ne yani sen bana iğrenç bir karakterimin mi olduğunu söylüyorsun?

- Hayır senin karakterin iğrenç değil. Sadece eğer sen bir prenses olsaydın, bir kulede korkunç bir ejderha ile kilitli kalmış, bütün şövalyeler ejderhayı kurtarmaya giderdiler

- PETER!!!! ( sen koltuğun üzerinden atlayarak Peterı kovalamaya başladın )

- E biraz haklı sanki Peter da ( dedi salonda oturak Nat)

- Biraz mı? ( Tony kahvesi ile katıldı salondakilerine )

***

Sen hızla koşarak Lokinin yanına geldin.

- Tesseraktı çaldım, koş ( diye seslenerek onun elinden yakalayarak koşmaya devam ettin ) Hadi koş koş. ( o sana şaşkın gözlerle bakarken söylediğini yaparak koşmaya başladı peşinden)

- Bunu nasıl başardılar? ( Natasha peşinden koşarken sordu takımın diğer üyelerine)

- Hiç bir fikrim yok ( Clint ardınızdan oklarını fırlatarak cevap verdi)

- Loki arkanda! ( Lokinin arkasında Steve'i fark edince ona seslendin. O da dönerek elinde ki asadan Yüzbaşına ateş etti)

- Aha kuş da geldi ( yıkarsa uçarak gelen Sam'i fark ettin) O büyücü de burda ( Strange tam karşına geçmişti)

- Gidiyoruz ( Loki seni kendine çekerek belinden sıkıca kavradı ve tesseraktı kullanarak ordan hemen yok oldunuz)