Nefesleri hızlanırken göğsü adamın sert göğsüne değiyordu. Adam hala gözlerine bakarken ağzından hiç bir şey çıkmıyordu. Onun da nefeslerinin hızlandığını farketti ama buna anlam veremedi.
Kendisi korkuyordu, ya o?
Adamın boynuna doğrubirazdaha yakınlaştığını farketti. Gözleri yavaş yavaş kapanıyordu.
"Sen.." dedi adam.
Korkudan titreyen bedenini harekete geçirip onu sertçe üstünden itti. Bunu beklemeyen adam bir kaç adım geriye doğru sendeledi. Kendine gelmesi gerektiğini farkedip kafasını iki yana salladı.
Iris onun boşluğundan yaralanıp sokağın çıkışına doğru koştu. Yanında hiç bir şeyi yoktu. Ne telefonu, ne bilekliği, ne de saati. Bu yüzden ekibe haber veremiyordu. Arkasına baktığında adamın onun arkasında koştuğunu farketti ve daha da hızlandı. İleride inşaat halinde olan bir binanın altında uzun demir parçaları gördü.
Aklına gelen fikirle daha da hızlı koşmaya çalıştı. Demirlerin yanına gelince ona çok yaklaşan adama baktı ve ellerini demirlere doğru uzattı. Havalanan demirleri adama doğru fırlattı.
Bucky kimisini tutup kenara atarken kimi demirlerden de kaçıyordu. Ağır demirler bittiğinde Iris korkulu gözlerle karşısındaki adama bakarken adamda ona sinirli bir şekilde bakıyordu. Arkasını dönüp tekrar koşmaya başlarken Bucky de arkasından gidiyordu
Iris bir sokağa girdiğinde bunun çıkmaz sokak olduğunu anlamıştı. Arkasını döndü ama adamı göremeyince rahat bir nefes aldı derken beline ve boynuna sarılan kollarla olduğu yerde kaskatı kesildi.
"Benimle geliyorsun"
Iris çırpınmaya başladı. "Hayır! Bırak beni!" ellerinden kurtulmaya çalışıyordu ama imkansızdı. Tam ellerinden büyüsünü çıkartacakken boynuna takılan cihazla inledi.
Canını acıtıyordu.
"Yeter bu kadar" dedi Bucky ve elindeki şırıngayı kollarında çırpınan kızın koluna sapladı. Iris'in hareketleri duraklarken bir kaç saniye sonra kollarında bayılmıştı. Bucky onu kucağına aldı ve yürümeye başladı. Arada sırada da kızın güzel yüzüne bakıp gözlerini kısıyordu.
"Seni nereden tanıyorum ben?"
...
Iris yavaş yavaş göz kapaklarını araladı. Yaklaşık on dakikadır bilinci açıktı ama gözlerini açmamıştı çünkü Natasha'dan öğrendiği gibi ilk önce etraftaki sesleri dinlemişti. Odada bir kişinin sesini duymuştu ama sonradan tahmini gibi odadan çıkmıştı.
Bulanık görüntüsü netleştiğinde etrafına baktı. Etrafta makineler, bir masa ve sandalye vardı. Sert bir yatakta yattıyordu. Elleri ve ayakları yatağa bağlanmıştı. Yan taraflarına baktı. Her yerde olduğu gibi iki yanında da makineler vardı ve bunların ne olduğunu bilmiyordu.
Güçlerini kullanmaya çalıştı ama beynindeki keskin acı ile bundan vazgeçti. Bİr şey güçlerini kullanmasına engel oluyordu ve bunun nedenini bilmiyordu.
Yatağa bağlı bedenini hareket ettirmeye çalıştı ama elleri ve ayakları yatağın demirlerine o kadar sıkı bağlıydı ki hareket edemiyordu. Kapı gıcırtılı bir şekilde açıldı ve içeriye beyaz önlüklü iki adam, ellerinde silahlar olan üç asker ve demir kollu adam girdi.
"Merhaba Iris" dedi önlüklü adamlardan biri.
"Ne istiyorsunuz benden" derken sesi güçlü ve soğuktu Iris'in. Onlara korktuğunu gösteremezdi.
"Adım Wİlliam yanımdaki de Charles. Kış askerini tanıyorsundur herhalde?"
Kış askeri mi?
"İsimlerinizle ilgilenmiyorum"
William sırıttı. "Bu asilik bütün Stark genlerinde var galiba"
Iris kaşlarını çattı. "Ne istiyorsun dedim!" diye sesini yükseltti ve yerinde çırpınmaya başladı. "Uslu bir kız ol ve sabit dur Cameli" dedi Charles.
"Bana Camelia deme!"
Tony'nin ona böyle seslenmesine alışmıştı ve bu isimle kendisine sadece babasının seslenmesini istiyordu. Sadece ona özel olsun ya da ilerdeki tek aşkına..
"Hey hey hey sakin ol küçük hanım"
"Güçlüsün Iris hemde çok güçlüsün ve bizde bu gücünü kendi yararımıza kullanacağız"
Iris William'ın söylediklerine anlam veremedi. Nasıl güçlü olabilir ki? Sadece bir kaç numarası vardı o kadar.
"Ne gücünden bahsediyorsun sen!? Sadece küçük bir kaç nuamaram var o kadar! İşinize yaramam bırakın beni"
"Sanırım asıl güçlerini bilmiyorsun. Olsun bizim sayesimizde onu da öğreniceksin. Sen sandığından daha güçlüsün kızıl cadı..."
NASILDII??
ALLAH'IM KAOS YAZMAYA BAYILIYORUM SBHBSBXHBSJBX
ÇILDIRDIM.
Neyse nasılsınız bakalım. Sohbet edelim mi?
Sorularınız varsa sorabilirsinizz
Bu arada yorumcular Iris'i Nathaniel'la shiplemiş. Ben sadece kimle olmasını isterdiniz diye sormuştum. Benim aklımda başka birrii vardıı ama siz Nathaniel'ı isteyince karar veremedim kiii:(
Ehehe Iris'i Bucky ile yaparsam sizi kaybeder miyim?:(
Hem unuttunuz mu Iris'in kaderi on dört yaşındayken karşılaştığı mavi gözlü adam djdndjjd
Vote sayısı: 25 oy
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Kiraz Çiçeği | Stark Daughter
FantasyDaha küçücük bir bebekken dünyaya gözlerini açtığında yalnızlığa mahkum edilmişti ama yinede ayakta durmayı başarmıştı. O, Tony Stark'ın Camelia'sı, O, Şebek Clint'in bal böceği, O, annesi yerine koyduğu Natasha'nın biricik kızı, O, abisi yerine ko...