"Iris?"
"Selam" dedi ve elini kaldırdı Iris. "Burada ne yapıyorsun?"
"İçeriye davet etmeyecek misin?"
"Ah! tabi gir içeri" dedi ve kenara kaydı. Iris içeriye geçerken çantasını kenara bıraktı ve ezbere bildiği küçük ama şirin evin salonuna geçerek koltuğa kuruldu.
"Ne bekliyorsun Peter oturmak için?" dedi Iris hala şaşkınca kendisine bakan Peter'a dönerek. Peter kafasını iki yana sallayarak Iris'in yanına oturdu. "Sadece şaşırdım. Seni burada beklemiyordum"
"Son olan olayı biliyorsundur" dedi gözlerini kaçırırak Iris. Peter hüzünle kafasını salladı. "Biliyorum. Yeni öğrendim...Bu konuda kendini suçlamıyorsun değil mi?"
Iris sessiz kaldığında Peter bedenini ona doğru çevirip ellerini tuttu. "Bu senin suçun değildi Iris. Bütün bunları Hydra planladı"
"Biliyorum Pete ama, belki ben kendimi birazdaha zorlasaydım onlarca insan ölmemiş ola-"
"Eğer kendini birazdaha zorlasaydın sen büyük zarar görecektin bunu biliyorsun Iris" Iris, Peter'ın sözleriyle kafa salladı.
Haklıydı.
Eğer kendini birazdaha zorlasaydı kendisine büyük zarar verecekti.
Derin nefes alıp Peter'ın ellerini bırakmadan o da yönünü ona çevirdi. "Lagos olayından sonra Bakan Ross kuleye geldi"
Peter'ın kaşları çatılırken Iris yutkunarak devam etti. "Ve bize 117 ülke tarafından imzalanmış Sokovia Anlaşmasını verdi"
"Peki...sizden ne istiyorlar"
"Yenilmezler'in de-"
"Peter ben geldim tatlım!" May'in içeriye girmesiyle Iris'İn lafı yarım kalmıştı. "Iris! Bu ne büyük bir süpriz!"
Iris gülümseyerek May'e sarıldı. "Hangi rüzgar attı seni buraya? Uzun zamandır gelmiyordun"
"Bir kaçamak yapayım dedim"
"Hoşgeldin o zaman. Sık sık gel" dedi May sevinçle. "Dün senin sevdiğin kurabiyelerden yapmıştım. Siz oturun ben hemen getireyim" dedi ve Iris'in bir şey söylemesine izin vermeden mutfağa gitti. "Lütfen bana May'in o cevizli kurabiyelerden yaptığını söyleme Pete"
Peter gülmemeye çalışarak kafasını salladı. "Üzgünüm, ama o cevizli kurabiyelerden"
"Onunla başka şeyler yapacaktın!"dedi kısık sesle Iris.
Peter ellerini havaya kaldırdı. "Ben yemek yapamam ki! Daha yumurta bile kıramıyorum! En son yaptığımda neler olduğunu unuttun mu?" Iris aklına gelen anıyla kahkaha atmaya başlarken Peter somurtuyordu. "Bizi resmen yakıyordun Peter!"
Flashback (Iris ve Peter 16 yaşında)
"Ben kazandım! Şimdi git ve bana yemek yap köle. Acıktım"
Peter oflayarak ayağa kalktı. "Eğer sen son turda elini değiştirip taş yapmasaydın ben kazanıyordum!"
Iris omuz silkti. "Hiç de bile. Yanlışlıkla kağıt yaptım sonra hemen taşa çevirdim" Peter onun bu çocuksu haline tebessüm etti. Yine beraber oldukları bir gündü ve yorulmuş ve acıkmışlardı. May arkadaşına gittiği içinde evde onlara yemek yapacak biri de yoktu. Bu yüzden taş kağıt makas oynamaya karar vermişlerdi. Üçüncü turun sonunda kaybeden yemek yapacaktı. İkinci turda berabere kaldıklarında son turu oynamışlardı. Peter makas yaparken Iris kağıt yapmıştı ama Peter'ın makas yaptığını görünce elini hemen taş yapmıştı. Peter da ona kıyamadığı için yaptığını görmezden gelmişti.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Kiraz Çiçeği | Stark Daughter
FantasyDaha küçücük bir bebekken dünyaya gözlerini açtığında yalnızlığa mahkum edilmişti ama yinede ayakta durmayı başarmıştı. O, Tony Stark'ın Camelia'sı, O, Şebek Clint'in bal böceği, O, annesi yerine koyduğu Natasha'nın biricik kızı, O, abisi yerine ko...