1 ay sonra
Derin yeni güne gözlerini açtığında yan taraftaki saate baktığında saatin henüz altı buçuk olduğunu gördü. Saat baya erkendi. Ama uykusu kaçmıştı bir kere yavaşça belindeki kolları çekip yataktan çıktı. Bu sırada Yiğit'in ise kendi yastığına sarılıp uykusuna devam ettiğini görünce onun bu haline gülümseyip odadan çıkıp mutfağa indi.
Mutfak kapısının bahçeye açılan kapısını açarak bahçeye çıktı. Artık ağustosun sonlarına gelmişlerdi yaz aylarının sonunu yaşıyorlardı. Ancak Mersin gibi bir memlekette yaşadıkları için hava hala çok sıcaktı. Çıplak adımlarla çimlere basıp bir hafta önce aldıkları salıncağa oturdu.
Bakışlarını göz yüzüne çevirdiğinde geçen zamanı düşünüyordu. Yaşadığı olayın üzerinden bu gün tam elli gün geçmişti. Ve kendisini artık çok daha iyi hissediyordu. Tabi bu kadar iyi olmasının en önemli nedeni o adamın iki yıl ceza almış olmasıydı. İki yıl az bir süre olabilirdi. Ama yine de ceza almıştı ve bu Derini çok mutlu ediyordu. En azından yaptığı yanına kar kalmamıştı.
Üstelik son bir haftadır artık geceleri hiç kabus görmüyordu. Bu bile Ecrin için çok önemli bir gelişmeydi. Ancak bir sorun vardı ki hala Yiğitle yakın temasları olmuyordu. Sadece bir kere Yiğit Derini öpmek istemiş yakınlaşmışlardı. Ancak dudakları birbirine değdiği zaman Derin bir anda gözünün önüne Baran Kılıç'ın gelmesi ile hızla ayrılmıştı Yiğitten.
O günden sonra yanaktan olan öpücükleri bile bitmiş Yiğit Derine hiç yaklaşmamıştı. Bu durum artık Derin'in canını sıkmaya başlıyordu. Tam araları düzeldi derken bu mesafe üzüyordu Derini. Bu olaya da artık bir çözüm bulacaktı. Bu gün psikoloğuyla randevusu vardı. Bakalım doktoru ne diyecekti bu duruma.
Bir süre salıncakta sallanıp temiz havanın tadını çıkardı. Gözlerini kapatmış öylece uzanırken Yiğit'in sesini duyunca açtı gözlerini.
"Derin. Ah şükürler olsun buradaymışsın."
Yiğit hemen Derin'in yanına gelip sıkıca sarıldı ona. Uyandığı zaman Derini yanında göremeyince çok korkmuştu. İlk başta evin her yerinde onu aramıştı ancak bulamayınca içinde yine o bilindik acıyı hissetmişti. Derin'in yine kendine bir şey yapmış olabileceği düşüncesi Yiğiti mahvederken bahçe kapısın açık görünce oraya ilerlemiş ve salıncakta uyuyan Derini görünce derin bir nefes aldı.
Derin kendisine sıkıca sarılan Yiğite aynı şekilde karşılık verirken onu bu kadar korkuttu için üzüldü.
"Ben seni korkuttuğum için özür dilerim. "
"Özür dileyecek bir şey yok. Ben seni yanımda göremeyince korktum. Birde evin içinde de bulamayınca o yüzden böyle oldum."
Ayrıldıkları zaman Yiğit Derin'in saçlarının üzerini öpüp kokusunu içine çekti. Derin ise bu sırada Yiğiti inceliyordu. Dün gece sıcak olduğu için üstünü çıkarıp öyle uyumuştu. Şimdi kendisine bu kadar yakınken onu böyle gördükçe içi kıpır kıpır oluyordu.
Bakışları Yiğit'in vücudundan yüzüne kaydığında dudaklarında durdu. Şu an Yiğit'i öpmek istiyordu. Bakışlarını tekrar Yiğit'in gözlerine çıkardığında onun da kendi dudaklarına baktığını gördü. Derin bir daha bu cesareti kendisinde bulamayacağını bildiği için bir anda dudaklarını birleştirdi.
Yiğit bir anda dudaklarının üzerinde Derin'in dudaklarını hissedince ne yapacağını şaşırdı. En son ki öpüşmeleri aklında geldiğinde yine aynı şeyleri yaşamaktan korktu. Tam dudaklarını ayıracağı sırada Derin'in kendisini öpmesi ile film koptu ve kollarını Derin'in beline sarıp onu öpmeye başladı.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Kalbim Senin (Tamamlandı)
ChickLit"Neden böyle bir şey yaptın Yiğit abi ?" "Senin için Derin. " "İyi de neden? Neden benim için hayatını mahvettin?" "Nefret ettiğin kişi ile evlenmeni istemedim. " Yiğit o an aklına gelen dilinin ucundaki kelimeleri yutup en saçma cümleyi kurmuştu. H...