Kalbim Senin (Tamamlandı)

3. BÖLÜM

Derin yeni güne gözlerini açtığında karşısındaki saate baktı. Saat saat sekiz buçuk oluyordu ve okulu geç kalmıştı. Eee tabi gece boyunca çok az uyuduğu için şimdi de geç kalması gayet normaldi. Hızlıca elini yüzünü yıkadıktan sonra üstünü giyip hemen evden çıktı. Dışarıya çıktığı gibi yine içini her zamanki  korku kapladı. Hızlı adımlarla okula gitmeye başladı. Bir yandan da gözü etrafı her an Serkan bir yerden çıkar diye kontrol ediyordu. Her an bir yerden karşısına çıkacak korkusuyla nihayet sağ salim okula gelmişti.

Sırasına oturduğu zaman öğretmen zili çaldı. Zaten bi beş dakika sonra da öğretmen derse girmişti. Derin dersi dinlerken bi anda aklına gelen şey ile düşünmeye başladı. Bu gün sabah Serkan ı hiç bir yerde görmemişti. Karşısına çıkıp da yolunu da kesmemişti. Acaba diye geçirdi içinden. Acaba ben den vaz mı geçti? Bu düşünce yüzünde gün boyu yer edecek olan gülümsemeye sebep oldu. Teneffüs de kantine inip tost ve meyve suyu aldı. Yaprak gelmemişti. Aradığı zaman iki gün daha dayısında kalacaklarını söylemişti.

Önündekileri  bitirince ders zili de çaldı. Bu gün gün boyu yüzünde olan gülümsemesi hep yerinde kaldı. Hatta okuldan sonra da Serkan karşısına çıkmayınca daha bir mutlu oldu. İki yıldan sonra ilk defa okuldan eve giderken mutlu ve korkusuz bir şekilde gidiyordu.
Eve geldiğinde annesinin yanağına  öpücük kondurup odasına gitti. Üstünü değişip salona gitti annesi evlenme programı izliyordu. O da oturup annesi ile izledi arada da yorum yaparak.

"Anne valla bu kız salak. Mis gibi çocuk geldi. Yakışıklı boylu poslu ama hanımefendi reddetti. Sanırsın  holding sahibi gelecek. "

"Kız ilk defa doğru dedin. Hem bu ne ki. Bak orada oturan Ayşe diye yaşlı başlı kadın var gelmiş aşk arıyorum diyor bu yaştan sonra aşkı bulsa ne olacaksa?"

Annesinin bu dediğine anne kız güldüler. Derin aklına gelen şeyle annesine döndü. Biraz annesini sinir etse bir şey olmazdı.

"Anne biz buradaki Ayşe denen kadını dedeme isteyelim.  Hani dedemde tutturdu ya ben aşk evliliği  istiyorum diye."

"Sus kız bacaklarını Kırarım. Ben o kadını alıp da babamın başına bela etmem. Bu kadın çok fena deden ise sessiz sedasız. "

"Valla ben aynı şeyi söyleyemeyeceğim dedemde az fena değil hani."

"Sus kız. Kalk çayımı doldur. "

Derin annesine çayını doldurup verdikten sonra odasına gitti. Biraz konulara göz attı. Birazda sosyal medya hesaplarına baktıktan sonra yine annesinin yanına gitti. Tam mutfağa girecekken kapı çaldı. Saate baktığında babasının gelmesine daha vardı.

Acaba kim geldi? Merakla kapıyı açtığında karşısında babası vardı. Fakat yüz ifadesi hiç de iyi şeyler olacağına işaret değil gibiydi.

"Hoş geldin ba-"

Derin daha cümlesini tamamlayamadan yüzüne inen tokat ile olduğu yerde kaldı.

"Geçmiş karşıma utanmadan bir de hoş geldin diyorsun. Nerede kaldı senin utanman?"

Mutfaktan  sesleri duyan Ayla hanım hemen kocasının ve kızının yanına geldi. Gördükleri şoka uğrattı Ayla hanımı. Mehmet bey nasıl vurabilmişti kızına?

"Sen ne yapıyorsun Mehmet? "

"Sen karışma! Ne olduğunu biliyor musun da soruyorsun?"

"Eee böyle bağıracağına anlat. "

"Senin bu kızın bizde insan içine çıkacak yüz bırakmadı. Adı çıkmış."

"Hiiiii!!"

"Baba sen neler söylüyorsun ? Yemin ederim bir şeyden haberim yok. "