Wendigo /Jeon Jungkook/ JJK

Yirmi Bir

Luna mağaranın ağzından çıkar çıkmaz ayağa fırladı. Tavan çökerken Jungkook onu itmişti, ama girişi tamamen kapatmamıştı, kuzeninin bağırışlarını görmezden gelerek küçük açıklığa koştu.

"Jungkook!" Toz etrafına çökerken öksürmemeye çalışarak bağırdı, "Jungkook!"

"Buradayım." Sesi acılı bir homurtuydu ve kayaların bıraktığı küçük boşluktan gelen güneşin loş ışığıyla Luna, büyük bir mağara girişinin ortasında yerde yatan Jungkook'un figürünü hemen hemen seçebildi.

"Jungkook, iyisin!" Ağladı, ona doğru koştu ve dizlerinin üzerine çöktü, "İyisin!"

"Bunu söyleyemem," diye mırıldandı, "Ama yaşıyorum. Bacağımın üstünde bir taş var, kapana kısıldım."

Jungkook tavandan düşen büyük kaya yığınını iterek aşağı uzandı ama yerinden kıpırdamadı.

"Yoongi'den yardım isteyeceğim." dedi, dönüp boşluğa koşmadan önce.

Yoongi dışarıda yerdeydi, bilinci bile yokmuş gibi görünen Jimin ile nazikçe konuşuyordu.

"Yardıma ihtiyacım var, Jungkook sıkıştı" dedi, "Kaya yüzünden bacağı sıkıştı."

Yoongi, yavaşça ayağa kalkıp kız arkadaşına Jimin'in yanında kalmasını işaret ederek, "Jimin'i mümkün olan en kısa sürede hastaneye götürmeliyiz," dedi."Daha ne kadar dayanabilirse..." Sustu, "Çabuk çıkaralım onu!"

Luna ağabeyine baktı, gözleri kocaman oldu ama Yoongi kolundan tuttu ve onu kayaların arasındaki boşluğa geri çekti, "Hızlı ol!" "Hadi Luna!" dedi.

İçeri girdiklerinde, Yoongi ve Luna'nın,  Jungkook'un bacağını kurtarmasına yetecek kadar kayayı kaldırması uzun sürmedi ve o, topallayarak hızla mağaradan çıktı.

"Klübeme gideceğiz," dedi, "Ve bir ambulans çağırın. Hızlı hareket etmeliyiz, Jimin'in neredeyse bilinci yerinde değil."

Luna hemen Yoongi'nin Jimin'i yerden kaldırmasına yardım etmek için harekete geçti ve kolu onun tenine dokunduğunda üşüdü. Paniğin içini kapladığını hissetti ve  Jungkook'u o kadar hızlı takip etti ki Jimin'in ayakları neredeyse arkalarında zeminde sürüklendi.

Yoongi ve Luna'nın ikisi de yorgun ve neredeyse ölü bir ağırlık taşıyorlardı ve  Jungkook ona yardım etmek için sadece Daisy ile topallıyordu, kulübeye geri dönmeleri biraz daha uzun sürdü, ama kapıdan geçtikleri anda, Jungkook telefondaydı. Luna ve Yoongi, Jimin'i dikkatlice kanepeye yatırırken ambulans çağırmak için aradı.

"Bee beni öldürecek," diye mırıldandı Jimin, "Önce ben ölmezsem."

"Ölmeyeceksin," dedi Luna, yanına oturup soğuk elini onunkilerin arasına alarak, "Buna izin vermeyeceğim. Beni geride bırakamazsın, sen benim ağabeyimsin, senin bana göz kulak olman gerekiyor."

Jimin'in gözleri kapandı, "Biliyorum," diye nefes aldı, "Ama sadece çok yorgunum. Bırak biraz uyuyayım."

"Hayır, uyumasına izin verme," dedi Daisy, eğilip yüzüne hafifçe vurarak, "Sağlık görevlileri gelene kadar gözlerini açık tutmalısın Jimin!"

"Sadece birkaç dakika," Jimin içini çekti, sesi daha da alçaktı, "Sadece dinlenmeye ihtiyacım var."

"Jimin, hayır, uyan!"

********

Bekleme alanında Luna'nın yanına otururken  Jungkook garip hissetti. Yoongi ve Daisy onlar için kahve almaya gitmişti, bu yüzden karanlık, sessiz odada sadece ikisi vardı.

Bacağında ve vücudunun çeşitli yerlerinde bandajlar vardı ama mucizevi bir şekilde kırık kemiği yoktu. Ancak kendisine koltuk değneği kullanması ve birkaç hafta ayakta durmamaya çalışması gerektiği söylendi, aksi takdirde kayanın ezici gücü kemiklerindeki zayıflıkların yüzünden kırıklara neden olabilir.

Jimin en kötüsüydü. Yaratığın pençelerinden iç kanaması vardı ve kötü bir yırtık olmadığı için ameliyatta kolayca tedavi edilebilmesine rağmen, o kadar çok kan kaybetmişti ki ameliyat tehlikeliydi. Yırtıkları dikmeye çalışırken bir sürü  kan takviye etmeye çalıştılar.

Bir saattir ameliyathanedeydi ve kız arkadaşı yoldaydı ama oraya varması birkaç saat daha alacaktı.

Luna'nın burnunu çektiğini duyduğunda uzandı ve nazikçe elini tuttu, "İyi olacak," dedi kendinden emin bir şekilde, "Onu iyileştirecekler, tamam mı?"

Luna ona döndü, kollarını etrafına sardı ve ağlarken yüzünü göğsüne gömdü. Jimin ondan geriye kalan tek şeydi. Daha iyi olmayı ve yardımına daha çabuk ulaşmayı diledi, ama bunun tamamen onun suçu olmadığını biliyordu. O ve Jungkook; Jimin, Yoongi ve Daisy'yi geri almak için ellerinden gelen her şeyi yapmıştı. Şimdi doktorların işlerini yapmasına izin vermek zorunda kaldı.

"Luna hanım?" Luna, adının seslenildiğini duyunca  Jungkook'dan çekildi ve sert, plastik koltuktan hızla kalktı.

"Kardeşin ameliyattan çıktı ve iyileşiyor. Durumu çok iyi ve daha iyi olacak. İşlemden hemen sonra herhangi bir komplikasyon olmadığı sürece onu yaklaşık yirmi dakika içinde görebilirsin."