4K olmuşuz omg ^^
Sulli sıcak hava yüzünden bunalmıştı. Elini yelpaze gibi yüzüne salladı. "Hava çok sıcak." diye söylendi.
"Aah, yandım." dedi Taehyun. Ellerini kafasının arkasında birleştirmişti ve gözlerini kapatmıştı. Tek gözünü açıp Sulli'ye baktı. Kızın ona şaşkınlıkla baktığını fark edince duruşunu düzeltti ve boğazını temizledi. "Yani, evet, hava çok sıcak."
Sulli Taehyun görmesin diye eliyle ağzını kapatarak gülümsedi. Çocuğun bu halini komik bulmuş olmalıydı. Garip kaçmasın diye elini ağzından çekti ve Taehyun'a "Şurada boş bir bank var. Oturmaya ne dersin? Hem gölgede." dedi.
Sulli soruyu sorduğu gibi banka yöneldi. Çocuğun cevabı ne olursa olsun o banka oturacaktı. Taehyun kızın peşinden gitti ve banka oturdu. Gölgenin getirdiği soğukla serinlediler. Beş dakika kadar halsiz bir şekilde, hiç konuşmadan orada oturdular.
Sulli önüne düşen saç tutamını geriye attı. "Taehyun. Sana sormam gereken bir şey var."
Taehyun yayıldığı banktaki duruşunu düzeltti. "Tabii ki."
"Şey..." Sulli dudağını ısırdı. Parmaklarıyla istemsizce oynamaya başladı. "Sen de şey gibi hissediyor musun?.."
Taehyun kaşlarını kaldırarak şaşkınlıkla kıza baktı. Bu bir aşk itirafı olabilir miydi? Ya da onun gibi bir şey..?
"Yani, acıkmış gibi." diye tamamladı sonunda cümleyi Sulli.
"Ah," diyebildi Taehyun. Beklediği şey bu değildi. "Evet, birazcık." dedi ve eliyle ensesini okşadı.
Sulli etrafta yiyebilecekleri bir dükkan var mı diye bakmaya başladı. Ancak koskoca parkta ne olabilirdi ki? Kedi köpek? Görevleri gereği bugün bir parka gelmişlerdi ve etrafta dolaşıyorlardı.
"Krep yemeye ne dersin? Şurada bir tezgah var." dedi Taehyun. İşaret parmağıyla uzaktaki bir tezgahı işaret etti.
Sulli gülümsedi ve başını salladı. "Olur."
Banktan kalkıp bir köşede orta yaşlı bir kadının krep sattığı tezgaha yöneldiler. Tezgahın başına geldiklerinde kadın bir süre şaşkın şaşkın onlara baktı ve ardından yüzünde büyük bir gülümseme belirdi.
"Ah, hoşgeldiniz." Başını hafifçe eğdi.
Taehyun başını eğdi ve "İki krep alacağız." dedi.
Kadın "Ah, tabii ki. Yoksa neden buraya gelesiniz." dedi. Yüzünde hala bir gülümseme vardı.
Taehyun ve Sulli kreplerin içine neler koyulması gerektiğini söylediğinde başını salladı ve hazırlamaya başladı. İkisi de kadının bu sıcak tavrını beğenmiş gibilerdi.
"Genelde sizin gibi güzel insanları görmem," dedi kadın dürüst bir şekilde. "Ünlü müsünüz?"
Sulli elini kaldırdı. "Ben idolüm."
"Ah," dedi daha da mutlu olarak. "Ancak sana kızmazlar mı?"
Sulli gözlerini kırpıştırdı. "Hangi konuda?"
"Sevgilini koluna takmışsın ve herkesin önünde dolaşıyorsun. Aigoo," kadın iç çekti, "Zamane çiftleri cidden tatlı oluyor. Yalnız çok tatlıymış." Sulli'ye göz kırptı.
Sulli'nin yanakları kızardı. Tam olayı izah edecekti ki kadın yeniden konuşmaya başladı.
"Sakın reddetmeye çalışma. Madem çıkıyorsunuz, en doğrusunu yapıyorsunuz. Aşkınızı doyasıya yaşamadıkça ne anlamı var ki?" Kadın hazırladığı içi çikolatalı, kremalı ve çok az meyve koyduğu krepleri çocuklara uzattı.
Çocuklar krepleri aldılar. Taehyun parayı ödedi. Kadına krepler için teşekkür ettiler. Yürüyerek kreplerini yemeye başladılar. İkisininde kadının söylediği şeyleri düşündüklerini anlamak için zihin okumaya gerek yoktu.
"Baksana." dedi sessizlikten rahatsız olan Taehyun. Hızlı adımlar atarak Sulli'yi geçti.
"Ne oldu?" diye sordu Sulli. Çocuğun ne yaptığını anlamak için ona bakıyordu. Elinde duran krepi bile unutmuştu.
Taehyun durdu ve kıza döndü. "Şimdi yavaşça bana doğru yürü."
"Neden?"
"Yürü işte." Taehyun eliyle gelmesini işaret etti.
Sulli bir adım attı. Diğer adımları ise ardı ardına kendinden geldi.
"Ne oluyo-"
Sulli'nin cümlesi yerdeki fıskiyelerden gelen suyla kesildi. Kız soğuk suyun şokuyla birkaç saniye öyle kaldı. Ardından bakışları yeniden Taehyun'a kaydı.
"Beğenmedin mi?" Taehyun'un az önceki mutlu hali yok olmuştu. O da ıslanmıştı ve saçlarından sular damlıyordu.
Sulli ne diyeceğine karar verir gibiydi. "Bence..." diyebildi. "Bence sıcak havada yapılacak en iyi şey." dedi ve gülümsedi.
Taehyun tuttuğu derin nefesi verdi. "Ah, bir an beni öldüreceksin zannettim." Kafasına vurdu. "Bir anda öyle yapmamam gerekirdi. Özür dilerim."
"Hayır, gerçekten sevdim. Bunu takmana gerek yok." Kız çocuğu ikna etmek ister gibi daha çok gülümsedi. "O halde eğlenelim?"
XXX
"Ağağağğ, donuyorum!" Taehyun sırılsıklam olmuştu. Kollarını ısıtmaya çalışıyordu.
"Ben de." dedi Sulli. "Umarım hasta olmayız." diye de ekledi.
"Umarım." diyerek başını salladı Taehyun.
"Ama çok eğlendik." Sulli Taehyun'a bakıp gülümsedi.
"O kesin zaten."
Birkaç dakika boyunca yürümeye devam ettiler. Konuşmadılar. Etraf bile çok sessizdi.
"Aklıma bir fikir geldi." Taehyun başının üzerindeki ampulü belli etmek istermiş gibi işaret parmağıyla yukarıyı işaret etti.
"Neymiş o?"
Taehyun kızın elini tuttu. Sulli şaşkınlıkla çocuğa baktı.
"Koşmaya ne dersin?"
XXX
Evet bu bölümde başka bir çiftimizleydik asfdghj
Özel bölümler yüzünden beni öldürmeye kalkmayın pilis sadfgh
