'İnanmıyorum Felix, bensiz nasıl Amerika yapabilirsin?'"Kafa dağıtmak için sadece.. babam bu yaz işler için sıkıştıracaktı. Kısa süreliğine geldim." Jeongin'e yanıt verip yatağın içinde yatmaya devam ettim. En yakın arkadaşımdı ve hiçbir şeyden haberi yoktu.
'Yemin ederim yaşıyorsun bu hayatı! Bir götünün üstüne otur.'
"Keşke oturabilsem." Oturamıyordum ki. Keşke gezmekten dolayı oturamasaydım ama kelimenin tam anlamı ile götümü kullanamıyordum.
'Bir de dalga geçiyorsun Lee Felix.. neyse ne zaman döneceksin?'
"İki hafta buradayım."
'Of! Daha kısa kesemez misin, sen yokken çok sıkıcı her şey..'
O konuşurken kapının tıklaması ile durdum. "Ben seni tekrar ararım tamam mı?"
'Görüşürüz sayın arkadaş satan Lee Felix.'
"Görüşürüz Jeongin, görüşürüz." Telefonu kapattıktan sonra 'gel' diye seslenmemle içeri Yugyeom girmişti.
"Bay Lee uyanmışsınız.."
"Ah evet.." elindeki tepsiye döndüm ardından. "Teşekkür ederim aşağıya inecektim aslında."
"Bay Hwang böyle emretti." Bak sen.. bizim düşünceli insanı aç, hatta açıkta bırakacak potansiyeldeki Hyunjin adamımızdan romantiklikler akıyordu resmen.
"Bay Hwang evde mi?" Yugyeom tepsiyi kucağıma uzattığında aldım.
"Hayır, Bay Hwang sabah erkenden çıktı." Anlar bir şekilde kafa salladım.
"Ne zaman gelir peki?"
"Genelde geç saatlerde döner eve."
"Anladım.. kahvaltı için teşekkür ederim." Gülümseyip konuştu.
"Başka bir isteğiniz yoksa çıkayım ben?"
"Aslında var.. ağrı kesici getirebilir misin, başım felaket bugün." Kafa sallamış, ardından kapıya yönelmişti.
Odadan çıktığında gözlerimi devirdim ve ağzıma bir parça peynir atıp tepsiyi kenara aldım ve kendimi yataktan çıkardım. "Baş ağrısıymış peh.."
•••
Cidden Hyunjin geç saatte geliyordu. Tüm gün koskoca evde dolanıp durmuştum. Aslında çok dolandığım söylenemez ama ağrı kesiciler biraz iyi gelmişti diyebilirim.
Onun dışında kimseyle de konuşulmuyordu bu evde. Yugyeom dışında aşçılar, bahçıvan, hizmetçiler, korumalarla doluydu ev ama bir tek Yugyeom'la iletişim kurabiliyordum. Adamda bıkmıştı gerçi artık benden.
Yani ben öyle düşünüyordum.
Tüm gün boyunca Hyunjin'i sormuştum ama adamın pekte doğru düzgün yanıt verdiğini söyleyemezdim. En çok merak ettiğim şey ailesiydi. Yugyeom'un dediğine göre babası ölmüştü. Koltuğun zaten oradan geldiğini anlamıştım. Ailesi de yıllardır örgütteydi sanırım.
Can sıkıntısına üst kattaki odaya çıktım. Sadece daha dikkatli incelemek istiyordum. Odamdan çıktım ve merdivenleri aşıp koridora geldim. İlerleyip kapının önünde durmuş ve kulpu çevirmiştim ama kilitliydi.
Bunun sonucu durup geri çekildiğimde bir süre bakındım. Buranın anahtarı Hyunjin'de miydi yani?
Son bir kez elimi atıp tekrar kulpu çevirdiğimde koridorda duyulan sesle irkildim. "Bugün fazla sıkılmış olmalısın.." kafamı çevirip baktığımda Hyunjin elleri pantalonunun cebinde duvara yaslanmış bakıyordu.
"Ben sadece-"
"Sana istediğini vermeliyim sanırım."
"Aslında amacım o değildi.." Stresten ellerim birbirine dolanırken Hyunjin'de bana yaklaşmıştı. Önümde durduğunda kafamı kaldırıp ona baktım. O ise gözlerini gözlerimden çekmeden cebinden bir anahtar çıkarmış ve kapı deliğine sokmuştu.
"Şimdi açabilirsin Lixie.."
"Bay Hwang-"
"İçeri geç ve ben gelene kadar hazırlanmış ol." Kapıyı açtıktan sonra anahtarı delikten çıkarmış ve geri cebine atmıştı. "Döndüğümde enfes görünmeni istiyorum."
Ardından arkasını dönüp merdivenlere geri ilerlediğinde yutkunup içeri girdim. Bu adam bırak ona yanıt vermeyi, ağzımı açmama izin vermiyordu.
İlk girdiğim güne rağmen yinede içimi şaşkınlık ve korku sarmıştı. İlerleyip vitrinlere göz attım. Çeşit çeşit vibratörler, dildolar, geçen gün içime sokulduğunu düşündüğüm toplar, kırbaç ve kamçılar ki bunlar en kötüleriydi. Çeşit çeşit olmaları yetmezmiş gibi bıçaklı kırbaçlar bile vardı. Tek dileğim Hyunjin'in üzerimde en azından böyle kesici delici şeyler kullanmamasıydı.
Ardından dediği şeyi hatırladım. Hazırlanmamı istemişti ama ne manada hazırlanmalıydım?
Etrafıma baktığımda gördüğüm gardırop ile tek kaşımı kaldırdım ve ilerledim. Yaklaşıp kapağını açtığımda ise Hyunjin'in dediği şeyi anlamıştım.
Ellerim istemsizce kıyafetlere gitti. Aslında kıyafet denilecek kadar bir parçaya sahip değillerdi. Ne ara bu adamın dediklerini ikiletmez olmuştum ben?
Ellerim beyaz gecelik türevi şeye gitmişti. Üst kısımları kalın şerit iplerle gövdeyi ve beli sarıyordu, alt kısmı ise kenarları popoyu bile geçmeyecek kadar kısa tül ve tanga ileydi. Pekala bunu giymek bile bir utanç kaynağıydı! Kaldı ki adamın gelmesine az kalmıştı..
Üstümü soyunmaya başladığımda derin bir nefes aldım. Lee Felix, adamın huyuna gidersen bu iş düşündüğünden de kısa sürer ve hem bu adamdan hemde babandan kurtulabilirsin. Sürekli düşündüğüm şey tam olarak buydu.
Tamamen çıplak kaldığımda öncelikle bacaklarım arasından ipli çamaşırı geçirmiştim ardından kol kısımlarını kolumdan geçirdiğimde göğsümün etrafını saracak şekilde gelen ipleri düzelttim. Sonrasında tanganın sıkışan tüllerini saldığımda bu şeyin beyaz tenimde güzel durduğunu hissetmiştim.
Beyaz bir tül çorap bulup bacaklarımdan geçirip bir jartiyer yardımı bile iç çamaşırına desteklemiştim. Ardından derin bir nefes alıp yatağa geçtim. Şansım varsa yumuşak günündedir, diye düşünüp beyaz yatağa yerleşmiştim.
Bir süre sonra kapı açıldığında Hyunjin üstünü değişmişti. Dar siyah bir kumaş pantalonu ve üstünde polo yaka siyah bir tişörtü vardı. Gözlerim bir süre tişörtünün sararak belli ettiği kaslı kollarına takılmıştı. Ardından gözümü Hyunjin'in gözlerine çevirip konuştum.
"Umarım enfes görünüyorumdur efendim?" Hyunjin dediğim şeyle yan ağız sırıtırken bende cevap için kaşlarımı kaldırmıştım.
Kapayı kapatıp içeri geçmiş ve yaklaşmaya başlamıştı. "Fazlasıyla güzelim.."
•••
Sonraki bölüm smut
Aslında şöyle arada bir fişekliycem çünkü bunlar iki hafta gibi bir sürede birlikte olacaklar 14 tane smut bölüm yazamam yani
Şu an başları olduğu için ve olay patlak vermediğim için böyleAyrıca ben bu bölümü sabah erken saatte dedim ama anca atabildim bu yüzden beklettiğim için sorry ya da değil yani kimsede oturup bu anı beklemedi ya
Oy verip yorum yapmayı unutmayın siziii öpmüşke pembe kırbaçlarım
-Jedi
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Trouble // HyunLix
FanfictionFelix, babası tarafından Lux topluluğuna yeni nesil Seçkin üye olarak sokulacaktır. Ama bilmediği şey topluluğun zorunluluk olarak yaptırdığı görevlerdir. Felix ise bu görevleri yerine getirmek yerine topluluğun As üyesi ve başı olan Hwang Hyunjin i...