Trouble // HyunLix

Thirty nine

trouble 41k olmuşşş😭😭
bunun şerefine vur patlasın çal oynasın şak kırbaçlansın ayolll
keyifli okumalar baby girller💖

•••

Kendimi şu an öyle bir potansiyelde hissediyordum ki ve bunun Hyunjin'in arkamı kollamasıyla alakası yoktu. Ben korkak bir insandım, yalan yok öyleydim. İçinde bulunduğum bu örgütteki tiplerden değildim.

İlk olarak kesinlikle bir adamın gözüne ıstaka sokacak göt yoktu bende. Ama şu vardı ki gaza geldiğimde ya da sınırlarım zorlandığında oldukça farklı bir hâl alıyordum ve bu Felix türünden kendim bile korkuyordum. Ardından ise götüm arşı âlâya çıkıyor ve dünyanın en manyak, çılgın, psikopat Tarantino karakteri gibi hissediyordum. Bir olayın üstünden dakikalar geçtiğinde ise 'ben ne yaptım' düşünceleri ile baş başa kalıp kendimi hiç olmadık derecede tırsak hissediyordum.

Hyunjin'e göre tabi oldukça gelişmiş ve bu durumlara alışmıştım. O işin ne kadar seksi olduğum kısmına baktığı için benim girdiğim bin bir türlü tribi algılayamazdı ama engel olamıyordum işte. Kötü biri olmak isteyip istemediğimden emin değildim. Gerçi Lux'ta iyilik ya da kötülüğün tam olarak neye karşılık geldiğini de bilmiyordum ama ahlak olarak işe baktığımız zaman birinin gözüne ıstaka sokmam ne kadar cümlede anlamda iyi bir şey manasına gelse de, davranış olarak kötü bir durumdu.

Mekandan fısıltılar ve Almanın acı dolu haykırışları ile sıyrılmıştım. Yeonjun ve Soobin mekandan çıkana kadar havalı olduğuma dair şeyler zırvalasa da içten içe titriyordum. Annem bunları öğrense babamı sikeceğini düşünüyordum. Babam bunları öğrenirse de mimik oynatmazdı. Tebrik etmesini de beklemiyordum ama babamın bana bu kadar kayıtsız kalması sinirlerimi bozuyordu. Düşününce babama orta parmak çekme hayali ile Lux'a girmiştim ve eve döndüğüm zaman bunu gerçekleştirmeyi unutmamalıydım bu sefer.

Hyunjin ile araba ile alışık olduğum evine doğru yol almıştık. İlk başta gayet sakindik ve ben yaşanan şeyleri sindirmeye çalışıyordum. O ise kendi halinde dışarıyı izliyordu. Ardından ise bana dönüp 'bu kadar takma kafana Felix, adamı öldürmedin sonuçta' demişti. Bende ona 'tamam o zaman' demiştim. Cidden böyle demiştim ve sonrasında olayları nasıl takmayabileceğimi düşündükten sonra, Hyunjin'in dudaklarına yapışmıştım.

Hyunjin arabada beni kucağına çektiğinde eve yaklaşık on beş dakika falan kalmıştı. Nefessiz kalacak derecede dudaklarımı ele geçiriyor ve kavradığı kalçalarımı kasıklarında oynatıyordu.

İkimizinde arabada sevişmek gibi bir planı yoktu, o yüzden eve varana kadar birbirimizle ilgilenmek mahiyetindeydi bu yaşananlar. Yine de Hyunjin'in etkisi olmalı ki, küçük Felix'ime dokunsalar boşalacak gibiydim.

Araba yavaşladığında bahçe kapısından girdiğimizi farkedip Hyunjin'in boynundaki dudaklarımı ayırdık ve camdan dışarı baktım. Kucağından çekilip üstüme çeki düzen vermemle yan tarafımdan bir kıkırdı duyulmuştu. Hyunjin'e 'ne var' bakışları atıp duran araçtan Hyunjin'in adamlarından birinin kapımı açmasıyla inmiştim.

Hyunjin'in yanıma gelmesi ile eve ilerleyip içeri girdiğimizde ilk olarak Yugyeom'a sıcak bir selam vermiş ardından ise bileğimi kavrayan Hyunjin ile adeta sürüklenmeye başlamıştım.

Hızlı hızlı merdivenleri peşinden çıkmaya başladığımda ilk katta odasından çıkan Johnny'yi görmüş ama selam dahi veremeden Hyunjin tarafından yine merdivenlere yönlendirilmiştim. Pekala beni bu kadar sikmek istemesi hiç hoş değildi ama bir bakıma bu durum beni daha fazla azdırıyordu. İkinci kata geldiğimizde uzun zamandır uğramadığım odayı açmış ve ben içeri soktuktan sonra kilitleyip bana dönmüştü.