Trouble // HyunLix

Twenty two -m-

(Yazar)

Ağzındaki sigarasından bir nefes çekti içine Hyunjin. Ardından ise önündeki yatakta çıplak yatana bedende gözlerini gezdirdi. Felix hala uyanmamıştı ve uyandığında çırıl çıplak, ağzı bağlı bir şekilde yatağa kilitli olduğunu görse ne tepki verecekti merak ediyordu. Hyunjin, Felix'in gözlerindeki korkuyu görmeyi kesinlikle seviyordu.

Eline kamçısını aldı ve çocuğun yanağına uzattı ucunu. Hafifçe vurmaya başladığında Felix gözlerini kıpraştırmıştı bile. Bu sırada sigarasından bir nefes daha çekmiş ve yatağın başındaki komidinde duran küllüğe bastırıp söndürmüştü sigarasını.

Felix ise yanağında hissettiği temasla gözlerini aralamaya başladı. Başında dünden kalmanın ağrısı ile inlediğinde ağzındaki topun yeni farkına varmıştı. Bunun sonucunda gözleri fal taşı gibi aralandığında ilk olarak çekmeye çalıştığı bağlı ellerine ardından ise yanağından göğsüne kayan kamçının sahibine, yani Hyunjin'e baktı.

Burada neler döndüğünü bilmiyordu ve şoka uğramıştı. Dün gece ne oldu, diye düşünse de zihni koca bir boşluktan ibaretti. Derin derin nefes almaya başlamış ve kendisine sırıtan ifadeye karşı şaşkın ifadesini sunmuştu.

"Günaydın Lixie." Hyunjin elindeki kamçıyı bırakıp yatağa dizini attığında Felix kıpırdanmaya başlamıştı ama bu gereksizdi. "Şşhhh endişelenecek bir şey yok." Felix'in kaşları çatılmaya başladığında Hyunjin onun üstüne doğru eğilmiş ve kulağına yaklaşmıştı. "Dün geceyi hatırlamıyor musun yoksa?"

Felix kulağına çarpan nefes ile gözlerini kapattı. Hyunjin'i ne ara sinirlendirmişti de buradaydı ki? Felix çok iyi biliyordu ki, dün gece bir şey yapmış olmalıydı.

Kulak memesini kavrayan diş ile nefesi kesildi. Hyunjin dişleri arasındaki yumuşak eti oynatmış ardından ise çekiştirip bırakmıştı. "Dün gece neler olduğunu sana düşündürtecek, çok şey yaşatacağım."

Felix, Hyunjin'in ses tonunu kesinlikle beğenmemişti. Boynuna inen dudaklar ile nefesi çoktan derinleşmeye başlamıştı. Gerilmeye başlamıştı. Boynuna değen dudaklar ile gözleri kayarken Hyunjin ise derisini sertçe emmeye başlamıştı.

Dudaklarının arasından dişlerini Felix'in tenine bastırıyor ve ardından dilini sürtüp başka bir bölgeye geçiyordu. Felix ise hareketsiz bir şekilde hala olayları kavrama derdindeydi.

Hyunjin dudaklarını Felix'in boynunda bir süre daha oyalatmış ardından ise aşağılara kaymaya başlamıştı. Felix bununla birlikte tam tersi gövdesini öne itip Hyunjin'in dudaklarına yaslıyordu. İstemsizce ona çekilmeye engel olamamıştı.

Bu sefer meme uçlarında hissettiği dudaklar ile inledi Felix. Sıcak dilin memelerine vurduğu fiskeler ile uyarılmıştı.

Hyunjin, dişleri ile Felix'in meme ucunu çekiştiriyor ardından dudakları arasına hapsedip emip bırakarak gittikçe kızarıp şişen meme ucuna bakıp ardından diğerine geçiyordu. Parmağı ile boşta olan meme ucunu sıkıştırırken kulaklarına dolan boğuk inlemeler ile sırıtıp geri çekilmişti.

"Neyi seveceğini cidden iyi biliyorsun Felix. Bazen şekere kanan bir çocuğa dönüşüyorsun." Felix, Hyunjin'in sözlerine gözlerini aralayıp anlam vermeye çalışırken Hyunjin ise yatağın üstünde duran dildolardan birini kavrayıp Felix'in bacaklarını aralamıştı.

Felix bununla birlikte itiraz edercesine bir ses çıkardığında Hyunjin vakit kaybetmeden dildoyu deliğe dayayıp içeri itmişti.

Felix hissettiği acıyla inlerken Hyunjin başını yana eğip Felix'in yüzünü inceledi. "Deliğinin böyle küçüldüğüne bakılacak olursa.. seni baya ihmal etmiş olmalıyım Lixie." Ardından ise dildo hala Felix'in içini doldururken öne eğilmiş ve Felix'in yanağına bir öpücük bırakmıştı. "Merak etme seninle güzel ilgileneceğim~"