Monoma x Reader (Bnha x Reader)

Öpücük

Beğenin lütfen 🔪

YORUM DA ATIN YORUM

"Onların nerede kaldığını görebildin mi?"

Kafamı iki yana salladım, "Hayır."

"Kaç kişilerdi?"

"Sanırım 2"

"Sana bir şey dediler mi?"

"Hayır, benden uzakta bir şey konuştular ve daha sonra beni buradan 15-20 dakika uzaklıkta bir yere bırakıp gittiler. Sanırım işlerine yaramayacağımı düşündüler."

Polis kafasını salladı ve not kağıdını da eline alarak odadan çıktı. Odada Aizawa sensei ile tek kalmıştık.

"İyi misin? Bir şey yapmadılar, değil mi?"

"Sensei, polise de dedim ya zaten."

"Sen kafadan çatlak bir öğrencisin, polisten saklayabilirsin."

"Polisten saklamama gerek yok, gerçekten iyiyim."

İç çekerek kafasını salladı. "Peki, çıkabilirsin."

Odadan çıktım, çıktığım gibi karşı duvara yaslanmış bekleyen Monoma'yı gördüm.

Beni gördüğü an doğruldu ve bana yaklaştı, "Ne dediler?"

"Başka bir yerde konuşalım." sesimi oldukça kısık tutmaya çalışmıştım.

Kafasını salladı ve elimi tutarak yürümeye başladı.

Arka bahçeye çıktığımızda bir ağacın dibine oturduk. Bu ağaç da yurt bahçemizde olan ağaç kadar büyüktü. Gövdesine ikimiz sığıyorduk, hem de daha rahat.

Sırtımı ağaca yasladım, Monoma ise dizime uzandı. "Anlat."

"Nerede olduklarını bilip bilmediğimi falan sordular işte."

"Onlara gerçeği söylemeyecek misin?"

Yutkundum ve elimi saçlarına atarak oynamaya başladım. "Şu an olmaz."

"Şu an olmaz, ama bir gün söyleyeceksin. Bunu saklayamayız."

Dudağımı ısırdım, "Biliyorum..."

Gülümseyerek elini yanağıma dokundurdu ve okşadı. "Üzülme. Sen üzülünce moralim bozuluyor."

Gülümsemesine karşılık vererek başımı salladım.

"Afferim, işte benim kızım."

"Senin kızın?"

"Ne? Oğlum mu demeliydim?"

Gülerek başımı iki yana salladım. Bu çocuk çok aptaldı.

~~~~~~~~~~~~~~~

"Yau!"

Katsuki'nin bir anda gelen yüksek sesi ile telefon elimden düşerek yüzüme çarptı. Acıyla burnumu tutarken yanlışlıkla koltuktan düştüm ve bu sefer de alnımı yere çarptım.

"Hay sikeyim!"

"Lan, ne oldu sana?"

Burnumu ve alnımı tutarken ayağa kalktım ve çatık kaşlar ile Katsuki'ye baktım. "Senin sesini sikeyim ben!"

"Sesimi mi? Sesimin neyi var?"

"Göt herif! Bir anda bağırıp durmasana!"

"Bana bağırma!"

"Sen bağırdın!"

"Normal sesim bu!"

"Normal sesini sikeyim o zaman!"

"SELAMLAAAR!"

İçeri Monoma'nın girmesi ile aynı anda ona döndük.

"Senin yurda girmen yasak değil mi? Sarı bok!"

"Ben sarı bok değilim, Monoma'yım!"

Katsuki gülerek koltuğa oturdu. "Sarı bok daha iyi."

Monoma kaşlarını çatarak ona nah çekti ve gülümseyerek bana ilerledi. "N'aber Nepenthe?"

Ben daha cevap vermeden bir anda bana sarıldı ve saçımı öptü. "Özlemişim."

"Daha 1 saat olmadı..."

"Gözümün önünde sevişmeyin."

Kafamı Katsuki'ye çevirdim. Telefonuna bakarken yan gözle bize baktı. "Ne var oğlum? Karşımda sevişmeyin dedim."

"Sevişmiyorum, sevgilimi öpüyorum."

Katsuki yine sabır dilercesine kafasını salladı ve önüne döndü.

"Benim odama gidelim."

Kulağımda hissettiğim sıcak nefes ile Monoma'ya döndüm. Yüzlerimiz birbirine çok yakındı.

"B yurduna mı?"

"Hmhm."

"Senin odanda ne yapacağız? Sevişmeyi düşünüyorsan düşünme."

Güldü, "Ne alaka Nepenthe, burada durmam yasak. Yasağı çiğniyorum. Odamda daha rahat oluruz."

Saçlarımı gözlerimin önünden çekerken mırıldandı, "Şu bomba kafa olduğu yerde seni rahat öpemiyorum."