13

574 53 28
                                    

Araba da gergin bir ortam vardı. İkiside konuşmuyordu ama Hongjoong sakinleşmişti. Seonghwa ise arabayı Hongjoong'un evine sürüyordu. Seonghwa Hongjoong'un gerginliğini atması için kendi elini onunkinin üzerine bıraktı ve tuttu. Bir eliyle Hongjoong'un elini, bir eliyle direksiyonu tutuyordu.

Hongjoong ani refleksle elini onunkinden çekti suratını cama çevirdi. Seonghwa sessizliği bozmuştu. "Daha iyi misin?" Hongjoong ona bakmadan cevapladı. "Hımhım."

"Evine götürüyorum seni ama istersen yalnız kalmaman için Han'a da bırakabilirim." Hongjoong başını iki yana salladı. "Hayır eve gitmek istiyorum. Hem bu küçük bağırışlarda bile olan bir şey. Alıştım artık."

Seonghwa onaylamış, yola çevirmişti Hongjoong'a bakan gözlerini. Araba durduğunda Hongjoong kapıyı açtı ve indi hiçbir şey söylemeden. Ardından açık olan araba camından Hwa'ya döndü."Beni önemseme. Böyle devam edersin seni affederim. İstemiyorum bunun olmasını. Kendi yolunda devam et işte ben yokmuşum gibi. Ne olsa da ayağı kalkabiliyorum merak etme. Her ne kadar güçsüz imajı versemde kendi içimde senden güçlü olduğuma eminim. Dört yıldır çok yoruldum artık Seonghwa. Lütfen ilgilenme benimle. "

Seonghwa dört yıl lafını duyunca şaşırmış ve arabadan inip Hongjoong'un önünde durmuştu." Ne? Ne dört yılı? " Hongjoong iç çekti yere bakarak."Dört yıldır platoniğim sana. Böyle biri olduğunu bilsem önceden vazgeçerdim. Bu yüzden bırak beni kendi yoluma gideyim artık. Sadece o gün dediğin için on beş günün dolmasını bekleyeceğim. Sonuçta yıllarca seni canlı olarak görmeyi bekledim değil mi?" Seonghwa hala şaşkındı. Bunu beklemiyordu.

Hongjoong hızlıca önünde duran Seonghwa'yı iteleyip binaya girdi. Kalbi hızlanıyordu. Böyle saçma bir zamanda açılmıştı resmen ona. Ama ağlamayacaktı. Artık onun için ağlamak istemiyordu. Asansöre binip kendini eve attı.

***

Seonghwa yaklaşık on dakikadır aynı yerde dikiliyordu. Birden yoldan gelen korna sesiyle irkildi ve arabaya bindi. Alnını direksiyona yasladı. Cidden aptalsın Hwa... Bu sefer ciddi manada pişmanlık duyuyordu. Hongjoong Seonghwa'nın hayranı olarak ona platonikti. Seonghwa ise o patlamadan beri Hongjoong'u arıyordu. Ama bulmasıyla kaybetmesi bir olacaktı.

Ağlamaya başlamıştı. Koskoca duygusuz Park Seonghwa bir erkek için ağlıyordu.

***

Güneş daha doğmadan uyanmıştı Seonghwa gelen telefonla. Uykulu sesiyle konuştu:

Hwa:Alo. San?

San:Bay Park bahsettiğiniz patlamanın kayıtlarını buldum. Beklediğimden daha kısa sürdü bulmak.

Hwa: Tamam. Yarım saate ofiste olacağım. Bana getirir misin?

San:Tabi. Ofisteyim zaten.

İki tarafta telefonu kapatınca Seonghwa yattığı yataktan kalktı. Sırtı tutulmuştu. Çünkü gece boyu bardaydı ve içmişti. Sadece bir saatlik uykuyla ayaktaydı şuan. Büyük banyo aynasında yüzüne baktı. Ben bile kendimi sevmezken sen nasıl sevdin Hongjoong?

Yüzünü yıkadı ve dişlerini fırçaladı. Saçlarını düzeltti ve hazırlandı. Dekoltesi göğsüne kadar inen, kolları lastikli, siyah bir gömlek ve siyah bir pantolonla bugünde siyahlara bürünmüştü tabiki.

Hızlıca kolundaki saate baktı ve evden çıktı. Ofisiyle evinin arasında pek mesafe yoktu ama arabayla gidiyordu buna rağmen. Bay zengin kibirli ama herkesin gözdesi Bay Hwa. Beş dakikadan az sürede ulaşmıştı ofise.

Danışmada oturan Yeosang'a döndü. "San'a odama geçtiğimi söyle." Yeosang başıyla onayladı ve cevap verdi "Peki Bay Park."

Masasında bir yandan kahvesini yudumluyordu bir yandan ise bir şeyler not alıyordu. Kapının tıklatılmasıyla dikkatini gelene verdi. San'dı tabikide. Içeri girdikten sonra arkasından kapıyı kapattı ve elindeki flash belleği Seonghwa'ya uzattı.

"Teşekkür ederim San." San saygıyla hafifçe eğildi "Rica ederim. Aşağıda olacağım bir sorun olursa çağırırsınız." Seonghwa'nın onaylamasıyla ofis odasından çıkıp kapıyı kapatmış.

Bilgisayarını başlattı ve flash belleği giriş yerine yerleştirdi. Dosyalar arasında aradığını bulmuştu ve başlatmıştı. Han'ın bağırışları duyuluyordu. Görüntüler fazla net değildi ama anlaşılıyordu.

Kamera binadan kucağında Hongjoong'la çıkan Seonghwa'ya dönmüştü. O zamanları hatırlamak.... Ağır olsa da kaydın bulunmasına seviniyordu. Kendini Hongjoong'a açıklayabilirdi artık....

***

Seonghwa'nın giydikleri :')

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

Seonghwa'nın giydikleri :')

🍋🍋🍋🍋🍋🍋🍋🍋🍋🍋🍋🍋🍋🍋🍋🍋

Kısa bir bölüm oldu üzgünüm. Belki akşam da atabilirim bölüm ama söz vermeyeyim dmşsmdşdlgl

🤚🤚🤚

YOU MAKE ME//SEONGJOONGHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin