never again/hyunmin

11

Sabah yüksek bir ses ile uyanmıştım.

"Baba kalk, geç kaldık!"

Eun mi çığlık atarcasına bağırdığında dağınık üstü ve birbirine girmiş saçları ile hyunjin içeri girmişti.

"Kızım ne oldu!"

Endişeyle söylediği şeyden sonra transtan kalkmış gibi tek gözümü zorla açıp ikisine bakmıştım.

"Baba okula geç kaldım!"

"Tamam bebeğim hazırlan çabuk, ben bırakırım."

Eun mi içeri gittiğinde yeni kafama dank etmişti.

"Eun mi dur bekle. Bugün okul yok."

"Ne demek yok." demişti az önceki halinden eser yoktu.

"Chan bey sana izin verdi bugünlük baban ile vakit geçir diye." dedim gözlerimi ovuşturup oturur pozisyona gelirken.

"Ha yani şimdi sabah sabah kalkman yetmezmiş gibi bir de tüm evi ayağa kaldırdın diyorsun."

"Aynen öyle."

"Sizi bilmem ama ben yatmaya devam edicem. İyi uykular."

Hyunjin ve ben uykulu gözlerle ona bakarken o direkt odasına gitmişti.

Gözlerim yavaş yavaş kapanıyordu, gece geç yattığım için bu kadar erken kalkmak bünyemi sarsıyor.

Tekrar sırt üstü koltuğa uzanırken birkaç saniye sonra üstümde bir ağırlık hissetmem ile gözlerim açıldı.

"Ne yapıyorsun." dedim başımı kaldırıp.

Hyunjin üstüme çıkmış ve sanki kaçıyormuşum gibi sarılmıştı.

"Kalk üstümden yatıcam."

"Dünden beri sarılmaya çalışıyorum fırsatı buldum kaçıramam."

"Değişmeyen şeykerden biri de kilon sanrım, hâlâ eşek ölüsü gibi ağırsın."

Hafif kıkırdayıp yana doğru eğilmişti. En azından üstümdeki yük kalkmıştı.

"Karşılık ver Hwang Seungmin!" otoriter bir şekilde çıkmıştı sesi.

Bir şey söylemek istemiyordum çünkü ben de karşılık vermek istiyorum ama yapmadım.

"Şansını zorlama Hwang Hyunjin!"

Daha rahat etmek için hafif yan dönüp sadece tek elimi saçlarına çıkartmıştım.

Ne güzel bakmış saçlarına yumuşacık. Benimkiler de sürekli yıkanmaktan saman gibi oldu.

Kıkırdamıştım.

"Uyusana Seungmin."

"Susmazsan şansını kaybedeceksin."

"Tamam sustum." dedi sessizce.

Gözlerimi kapatıp yarım kalan uykuma devam etmeye çalıştım ama olmamamıştı yine.

"Bugün işe gitme. Aslında hiç gitmesen?"

"İlk olarak cumartesileri ve pazar günleri sadece akşamları çalışıyorum. İkincisi ise o hataya bir kez düşerim, senin yüzünden okuduğum okul elimde patladı bak yine sinirlendim, döverim seni."

Gözlerimi daha açamazken ellimi yumruk yapıp kaldırmıştım ama o kadar uykum vardı ki gücüm yoktu.

Kıkırdayıp elimi tutmuş ve tekrar saçlarının üzerine koymuştu.