54. Bölüm
Masa üyelerinden kaçmayı başaran Özkan ve Onur olay yerinden geriye doğru kaçarak Masa toplantısının yapıldığı yere dönerler. Araçların kurşun izleriyle dolu olduğunu gören kapıdaki güvenlik hemen Sefa'yı arayarak durumdan haberdar ederler. Sefa gelen haberi ofiste bulunan Can ve Eren ile paylaşması sonucu hep birlikte dışarı çıkarlar. Özkan kolundan yaralanmıştır. Onur'da herhangi bir hasar yoktur fakat arabası delik deşiktir.
Can: Ne oldu anlatın ? Diğerleri neredeler ?
Özkan kolunu tutarak.
Özkan: Reis, şehire giriş güzergahında Bora ve adamları pusu kurmuş. Diğerleri muhtemelen ölmüştürler. Biz canımızı zor kurtardık.
Sefa telefonuyla bağlantısı bulunan sağlık çalışanlarını arayarak Özkan'ın durumuyla ilgilenmeleri için buraya çağırır.
Eren, Can'a doğru dönerek;
Eren: Hala orada mıdır ?
Can: Öğrenmenin tek bir yolu var. Özkan, Onur siz içeri geçip bekleyin. Biz de birazdan yanınıza geliriz.
Der ve araçlara binerler. Mekanın güvenliği ile birlikte 5 araç çatışma yerine doğru ilerledikleri sırada Bora ve adamlarından hiçbir ize rastlanmaz. Geri dönmeye karar verirler. Sağlık çalışanları da mekana gelip Özkan ile ilgilenmeye başlarlar. O sırada Can'ın evinde hep birlikte kalan Kartalgil televizyon izledikleri sırada bir son dakika haberine rastlarlar. Maaile oturmuş haberi izlemeye başlarlar.
".... Bölgesinde 3 aracın kurşunlanarak yoldan çıktığı görüldü. Aktarılan bilgilere göre aracın içindekiler ölü olarak bulundu. En öndeki aracın içinde Cem Daştan isimli iş adamının bulunduğu iddialar arasında."
Kartal ve Alparslan bölgeyi ve şahsın ismini duyunca Masa üyelerine saldırı girişimi olduğunu anlar. Kartal hemen telefonuyla Can'ı arar. Alparslan ise Fedaileri arayarak durum hakkında bilgi almaya çalışır.
Can: Bize saldırılmadı usta ama Masa'nın 3 değerli üyesini maalesef kaybettik.
Kartal: Kimin yaptığı belli mi ?
Can: Bora yapmış. Şimdi gerekli cevabı vermek için bir plan yapıyoruz.
Kartal: Alparslan ile beni de dahil et plana.
Can: Usta yaralısınız.
Kartal: Toparladık biz toparladık bir şeyimiz yok.
Can: Eyvallah usta.
Telefon görüşmesi bitince Can, Eren, Sefa, Özkan ve Onur hep birlikte Can'ın evine geçerler. Evin arka bahçesine geçip otururlar. Evin kadınları kahve yapıp hazırlayınca hizmetçiler o kahveleri alıp arka bahçede oturan beylere ikram eder. Kahvelerini yudumladıkları sırada Alparslan lafa girer.
Alparslan: Fedailere Bora'nın yerini tespit etmeleri konusunda talimat verdim. Sonuç olarak yeri belli değil. Belli ki saldırıyı yaptıktan sonra saklanabileceği bir delik bulmuş kendine.
Can: Gerekirse bütün İstanbul'un kapısını çalar, içeri bakarız. O şerefsiz vadesini doldurdu. Bundan sonraki nefes alış verişleri kendisine haramdır.
Özkan: Reis yurtiçindeki bağlantılarımızdan birkaçını arayarak durumdan haberdar ettim. Bir saat içerisinde bulunacağını tahmin ediyorum.
Can: Eyvallah Özkan. Siz Onur ile birlikte artık evinize dönün. Biraz dinlenin. Herhangi bir bilgi geldiğinde bizimle paylaşmayı unutmayın.
Onur: İzin ver biz de operasyona dahil olalım Can Reis.
Can: Taranan sizsiniz. Bizden çok sizin hakkınız. O yüzden operasyonu ortak yürüteceğiz merak etmeyin.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Vatan Uğruna
ActionBu kitap tamamen EDHO'dan esinlenerek üretilmiş hatta ve hatta EDHO yan sanayi bir kitap denebilir. Yazım yanlışlarına gerçek anlamda ayar olan herkesin uzak durması gereken bu kitap bir mafya hikayesini konu almaktadır. Ticaretin ön planda olduğu m...