57. Bölüm
Abdullah'ın ölmesi Berlin Örgütü'nün Türkiye kanadını ağır yaralar. Türkiye'deki tüm Berlin Örgütü'ne üye kişilerin uykuya geçmesi için emir verilir. Amerika Birleşik Devletleri, Türkiye'de öldürülen Abdullah Avcı için kınama mesajı gönderir. Rus haberlerinde "Değerli Bir Büyüğümüz Öldü." şeklinde yazılar yayımlanır. Abdullah Avcı, Avrupa ve Asya için örgütün kilit isimlerinin başında gelen bir isimdi. Ölümü bütün güçlü ülkeleri dehşete düşürmeye yeter. Abdullah'ın ölümüyle rahatlayıp gevşeyen Masa Üyelerinin esareti altındaki Kemal başındaki güvenliğin bir anlık dalgınlığından faydalanarak onu etkisiz hale getirir. Ceplerini karıştırıp ellerine vurulan kelepçenin anahtarını bulur ve kelepçelerini çözer. Etkisiz hale getirdiği adamın belindeki silahı alarak kapıya doğru ilerler. Kapıyı azıcık aralayıp dışarıda bekleyen 2 korumayı vurarak kaçar. Hemen en yakındaki karakola giderek teslim olur.
Emniyet Müdürü'ne kadar bu haber ulaşır. Emniyet Müdürü, Kemal'in tutulduğu sorgu odasına bizzat giriş yapar. Karşısındaki sandalyeye geçip oturur.
Emniyet Müdürü: Can Gövez, Eren Önal ve Burak Kartal yani nam-ı diğer Kartal Baba'nın seni esir alıp işkenceler uyguladığını iddia etmişsin.
Kemal: Evet, sayın müdürüm.
Emniyet Müdürü: Burada onlara sonsuz bir hürmet söz konusudur. Onlar sana işkence etmişlerse bu vatana bir köpekliğin olmuş demektir. Çünkü onlar mazluma zulmetmezler.
Kemal: Siz de belli ki onların tesiri altındasınız. Avukatımla görüşmek istiyorum. Buna hakkım var.
Emniyet Müdürü: Tabi bu hakkınızı kullanabilirsiniz ama altını çizerim. Biz onların tesiri altında değil emirleri altındayız. Yeraltında olan herkes bilir ki devletin olmazsa olmaz çarkıdır onlar. Eğer dönmezlerse devlet eksik kalır.
Der ve odadan çıkar. Kemal'i telefon hakkını kullanması için sabit bir telefonun yanına getirerek arama izni verirler. Kemal telefonuyla avukatını arar.
Kemal: Avukat, derhal elçiliklerle görüş. Bunlar beni burada da yaşatmazlar. Ülkeye iademi talep etsinler. Berlin Örgütü'ne bu denli zarar veren bu Masa oluşumunun hakkında her şeyi biliyorum. Bütün legal illegal ne kadar süreç varsa devreye sokun. Beni bu ülkeden çıkarın !!
Der ve telefonu kapatarak hücresine döner. Avukat hemen ABD elçiliğini arayarak durumu izah eder. Elçilik, Türkiye'de bulunan bu Masa hakkında her şeyi bildiğini iddia eden kendi oluşumlarına ait bir üyeyi gözden çıkarmama kararı alır. ABD ve Türkiye arasında diplomatik olarak mahkum transferi için görüşmelere başlanır. Aynı zamanda elçilikten Kemal'in güvenliğini sağlaması için FBI mensubu şahıslar görevlendirilir. FBI, Kemal'i tutulduğu karakoldan alarak Türkiye'de bulunan gizli bir FBI üssüne götürür. 8 Araçlık konvoyla birlikte üssün içine giriş yapılır. Kemal'in can güvenliği için üssün içinde bulunan üç bin kiloluk çelik bir kutu vardır. Özel Hücre adına sahip bu kutunun camları kurşun geçirmez ve bombaya karşı dayanıklıdır. Kapısı sadece şifresi yazıldığı sürece açılır ve hava basınçlı olduğu için içeriye sürekli hava veren borular çalışmaktadır. Kemal can güvenliği için olası bir üs baskınında vurulmaması için bu çelikten kutunun içinde tutulur.
FBI'ın herhangi bir üssüne baskın yapma cüreti gösteren bugüne kadar çok ama çok nadir insanlar var olsa da genelinin cesareti yetmez. Bütün bu süreci takibe alması için Can, oğlunu görevlendirir. Alparslan, Kemal'i karakoldan almaya gelen araçlardan birisine bir Fedai'nin yardımıyla takip cihazı taktırır. Takip cihazı sayesinde nereye gittikleri uzaktan izlenir. Takip cihazı sürekli aynı konumda kalınca, kaldığı konum araştırılarak gerekli bilgiler edinilir. Can, Eren ve Kartal'ı yanına çağırır.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Vatan Uğruna
ActionBu kitap tamamen EDHO'dan esinlenerek üretilmiş hatta ve hatta EDHO yan sanayi bir kitap denebilir. Yazım yanlışlarına gerçek anlamda ayar olan herkesin uzak durması gereken bu kitap bir mafya hikayesini konu almaktadır. Ticaretin ön planda olduğu m...