Akşam elimden hiçbir şey gelmeyeceğini fark ettim ve bir şey yapmadım yalnızca öbür sabah barış'a ne demem gerektiğini düşündüm ve kafamda bir şeylere karar verdim.
Daha sonra uyudum annem eve ne zaman gelmisti ne yapmıştı bilmiyorum fakat beni uyandırmamıştı.
Sabah erkenden herhangi bir alarm olmadan kalktım. Gözlerim hafif şişmiş gibiydi çünkü her zaman olduğu gibi yine ağlamıştım çünkü elimden yalnızca bu geliyordu.
Okula gitmek için yatağımdan kalktım ve hazırlanmaya başladım. Barış ile konuşmadan önce Kemal ile konuşacağım belki bana bir yol gösterirdi. Sonuçta şu an kafam karışıktı evet bir şeyler yapmayı düşünüyordum ama ona da danışmak istiyordum. Onunla gerçekten arkadaş olduğumuza inanıyorum.
Tamamıyla hazır olduktan sonra iş için hazırlanan annemin yanına gidip yanağından öptüm.
"Annem ben çıkıyorum şimdi yemek falan yemeyecegim sen de hazırlanınca çıkarsın uğraşmazsın hem." Dedim.
Annem belli ki itiraz edecekti yemek falan yemedigim için ama annemi yanağından bir kez daha öperek kendimi kapıya attım.
Saat biraz erkendi ama hava almanın iyi geleceğini düşünmüştüm.
Hava hafif eserken yürümeye devam ettim okulun kapısı açık değildi arkadan girdim ve çatı katına çıktım.
Kafamı yere koydum ve gökyüzüne bakarken düşündüm barış'a tam olarak ne diyecektim.
Doğrusu bence ben kötü bir şey dememistim ki sadece alttan kötü birisin demiştim ki biraz öyleydi.
Hatta onu hiç tanımasam kötü biri olduğuna emin olurdum.
Mesela bazenleri okuldan çıktığında mama alıp köpeklere verdiğini görmesem, bazenleri parasının yettiği kadarıyla insanlara kendini göstermeden yardım ettiğini bilmesem.
Bunları hep görmüştüm ben. Onun içinde iyi biri olduğunu biliyordum ama ne yazık ki dıştan taş kalpli görünüyordu.
Neyse şu an önemli olan bu değildi ne de olsa karşısına çıkıpta senin böyle yaptığını biliyorum iyi birisin diyemezdim. Demez mi o zaman sen nereden biliyorsun diye der tabi.
Ne olursa olsun öyle tepki vermesi saçmaydı hem o da neydi öyle yanındaki kim diyip eve kadar gelmeler sen git Kadriye'ye bak Sahra'ya bak kime bakıyorsan kimle öpüşüyorsan git onlara sor benimle ne diye uğraşıpta aramızı bozuyorsun.
"Günaydın ne yapıyorsun burada ve niye kaşların çatık?" Sessiz ortamda bir anda gelen ses ile korktum kafamı çevirince neyse ki Kemal'i gördüm.
"Asıl sen ne yapıyorsun bu saatte burada?" Dedim.
"Biraz erken gelmiştim buraya geleyim dedim hava alırım diye ama seni burada beklemiyordum."
"Ben de erken geldiğimden dolayı geldim buraya ve de biraz kafa dinlemek istedim. Kafam çok karışık ne yapmam gerektiğini bilmiyorum." Dedim.
"Ne oldu yine sevdiğin kişi mi yine?"
Kafamı eğdim ve konuştum. "Evet..."
"Sorun ne anlat hem yine ağladın mi gözlerin şişik duruyor. Demedim mi ben sana önemsiz şeyler için ağlama diye."
"Evet dedin ama maalesef bazen güçlü olamıyorum."
"Bazen mi? Emin misin daha dün ağlıyordun bugün yine aynı şey senin biraz dirence ihtiyacın var olmaz böyle Kayra'cım. Neyse neymiş derdin anlat bakalım."
Neler olduğunu anlattım kısaca birazda detay verdim sayılır.
"Anladım... Peki ne hadle senin evine geliyor ki? Ayrıca beni neden kıskandı anlayamadım. Herhalde ağlamam hoşuna gidiyorsa baktı ben senin ağlamaman için bir şeyler yapıyorum girmiş araya." Dedi ve devam etti.
"Ayrıca bir kaç doğruyu yüzüne vurunca kaçması da anca korkak olduğunu gösterir açık konuşayım demek ki gerçekten kötü biri ha belki değildir tam bilemeyiz ama böyle yapması çok saçma ayrıca ne bu, biliyor mu senin onu sevdiğini bu ya yoksa neden bu kadar abartsın."
"Nereden bilicek söyledim ya sana dün soyleyecekken bir kızı sevdiği-" bir anda konuşmayı kestim ben biraz önce bir kızı mı demiştim. Allah'ım lütfen rüya olsun lütfen rüya olsun.
Gözlerimi kapadım ve her şeyin bitmesini yatağıma geri dönmeyi bekledim fakat yalnızca yanağımda bir el hissettim.
"Sorun ne? Neden konuşmayı bıraktın?" Anlamadı mı ki acaba? Umarım anlamamıştır.
Biraz daha bekleyip konuşmaya başladım.
"Şey... Yok bir şey sadece aklıma bir şey geldi ondan yani." Dedim ama yüzüme biraz farklı bakıyordu.
Kesin kesin duydu kız dediğimi ve eşcinsel olduğunu anladı.
"Kayra... Bir problem yok bunu bilmeni isterim." Ne?
"Anlamadım." Dedim.
"Diyorum ki sorun yok zaten belliydi ama senin söylemeni bekledim."
"Nereden belliydi?" Nasıl belli olabilirdi ki.
"Şöyle ki bir çocuğun sana bir kızı sevdiğini söylerken gördüm ve ardından sen lavaboya yöneldin oraya geldiğimde ağlıyordun. Daha sonra anlattıklarını düşündüm ve anladım." Anlamıştı her şeyi biliyordu artık kesin olarak. Kimi sevdiğimi biliyordu...
Ama tepki vermiyordu homofobik miydi? Olabilir miydi?
"Peki... Doğru anlamışsın evet eşcinselim... Bir sorun yok değil mi?" Dedim korkarak.
Onun homofobik olmasından korkuyordum çünkü onu da kaybetmek istemiyordum onun dar kafalı birisi olduğuna inanıyordum.
"Hayır sorun falan yok. Sence sorun olsaydı bunu anladığım zaman seninle konuşmayı bırakmaz mıydım?" Doğru söylüyordu. Her zaman haklı olmak zorunda değildi.
Şu an o kadar rahatlamıştım ki sanki bulut gibiydim göklerde.
Birisine anlatmış daha doğrusu ben anlatmamıştım ama birisinin bilmesi ve bunu anlayışla karşılaması beni rahatlamıştı.
Zaten yakınımda olan Kemal'e sarıldım sıkıca ama daha sonra aklıma gelen şeyle hızla geri çekildim.
"Çok özür dilerim lütfen yanlış anlama beni yalnızca birinin bilmesi beni rahatlattı ve anlık sevinçle sarıldım."
"Ya ne saçmalıyorsun sen Kayra gel buraya ne yanlış anlaması ona bakarsan her birbirine sarılan kız erkek birbirine aşık değilse ve bunu düşünmüyorsa sen de düşünmelisin aynı şey değil mi?" Dedi ve bu sefer o bana sarıldı.
Gerçekten bi insan bu kadar haklı olamazdı.
"Kayra bir süre gözüme sakın gözükme sakın kalbini kırmak istemiyorum!"
Yüksek ses ile irkildim ve Kemal'den ayrıldım. Barış'ın burada ne işi vardı?
~
Selamlar güzel okurlarımmm
Bölüm nasıldııı?
Bu barış niye her yerden fırlıyor ya
Bu arada okul nasıl geçtii?
Artık bölümler daha çok arayla gelir büyük ihtimalle çünkü okul açıldı ders falan filan zaman olmayabilir ama ben yine de zaman buldukça yazarım.
Neyse bir daha ki bölümde görüşürüzz kendinize iyi bakın 🤍
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Kayra BXB
عاطفية(TAMAMLANDI) Barış: ne o? sen mi seviyorsun yoksa Kayra: ne ben niye seni seviyim be Barış: ya Kayra aptal mısın Sahra diyorum sen mi seviyorsun diyorum
