Amelia | Kutsal Cadı - 1

BÖLÜM 2| Kırık Fincan

Bölüm 2- Kırık fincan

*******

Son bir saattir yaptığım hareketleri birebir taklit ederek, bezi kovaya batırmış ve suyunu sıkarak ahşap zeminde gezdirmeye devam etmiştim. Belimdeki ve dizlerimdeki ağrı 'ben buradayım' derken, topuz yaptığım saçlarımdan enseme doğru akan ter damlacıklarını çok net hissedebiliyordum. Terli olmak beni ayrı bir rahatsız ediyordu, bu yüzden işimi bir an önce bitirip duş almak, bugünün ödülü gibiydi.

Alice bir nevi benden intikamını bu şekilde almıştı. Normalde evin işlerini hepimiz paylaşır ve ortak bir şekilde yapardık. Bugün haftanın temizlik günüydü, yani cumartesi günü. Pazar günü kiliseye gitmeden önce tüm ev dip bucak temizlenirdi. Cumartesi günleri dokuz yaşındaki Angel bile temizliğe yardım ederdi ama bugün evde tek başımaydım. 

Alice, Bayan Morrinson ve Angel'ı da alarak kendi evine götürmüştü. Anladığım kadarı ile kasabadaki birkaç kadının buluşup tüm gün dedikodu yaptıkları bir aktivite vardı. Angel'ı da, arkadaşlarının çocukları ile oynayabileceğini söyleyerek kandırmıştı. Bayan Morrinson dün biraz geç kalmamız ve üstüne benim onları umursamadan odama kapanmam yüzünden hala öfkeli olduğundan, Alice ile giderek beni işlerle yalnız bırakması hiç zor olmamıştı. Bay Morrinson ve John sabah erkenden iş için çıkmışlardı. Benden üç yaş büyük olan Dorothy ise arkadaşının doğum günü için daha bir hafta önceden annesinden izin almıştı.

Kısacası tüm iş bana kalmıştı ve sabahtan beri aralıksız temizlik yapıyordum. Her işte olduğu gibi burada da sakarlığımı konuşturmuş ve camları silerken bir ara sandalyeden düşüp bileğimi incitmiştim. Ara verip çamaşırları katladığım sürede ağrısı azalmıştı neyse ki. Bu küçük ev gözümde öyle büyüyordu ki, kendimi saray temizliyor gibi hissetmekten alıkoyamıyordum.

En sonunda Dorothy'nin odasını silmeyi de bitirince, kovayı boşalttım ve paspasla birlikte kilere kaldırdım. Kısa süre içerisinde Bayan Morrinson gelirdi. Geldiğinde yemeği kendisinin hazırlayacağını söylemişti. En azından bir işten kurtulmuştum. 

Evde atladığım herhangi bir yer olup olmadığını anlamak için son bir kez göz gezdirdim. Eksiksiz gibi göründüğüne kanaat getirdiğimde ise hızlıca temizlik malzemelerini kaldırıp odama geçmiştim. Dinlenmeye ihtiyacım vardı. Oldukça yorgun ve uykusuz hissediyordum. Gece pek uyuyabildiğim söylenemezdi ve üstüne birde iş yapmak bedenimin isyan bayrakları çekmesine sebep oluyordu.

Ben dolabımdan temiz kıyafet çıkartırken, kapı zili yüksek bir sesle çalmaya başladı. Bayan Morrinson ve Angel'ın geldiğini tahmin ederek odamdan çıkıp kapıya ilerledim.

Kapıyı açtığımda tahmin ettiğim gibi Angel ve Bayan Morrinson gelmişti. Yanlarında Alice'i görememek beni büyük ölçüde rahatlatmıştı. İki gün üst üste ona katlanamazdım.

"Amelia abla, biz geldik!"

"Hoş geldiniz, tatlım!"

Angel'ın mutlu sesi gününün güzel geçtiğine işaret eder gibiydi. Kapını önünden çekilince Bayan Morrinson direk salona yöneldi. Angel bana sarılınca onu kucağıma aldım ve Bayan Morrinsonun peşinden salona ilerledim.

"Günün güzel geçti mi bakalım?"

Teorimi teyit etmek için sorduğum soruya cevaben, onaylarcasına kafasını sallamış ve hiç ara vermeden yeni arkadaşlarından bahsetmeye başlamıştı. Anlatırken ki tatlılığına dayanamayıp yanaklarını öpmeye başlamıştım ama sulu öpücüklerimden hoşlanmamış olacak ki, kucağımdan atlayıp odasına doğru koşmaya başlamıştı. Bende odama koşmak istiyordum...