BÖLÜM 19| Kimsin Sen?

27 7 0
                                    

Bölüm 19- Kimsin Sen?

*****

"Neyden bahsediyorsun, sen?"

John konuşurken hızla ayağa kalkmış ve yanıma gelmişti. Belki de kötü bir niyeti yoktur, beni sokakta görmüştür diye düşünmeye çalışsam da, ses tonu ve yüz ifadesi daha ciddi bir şeyler olduğunu açıkça gözler önüne seriyordu.

"Amy, neler oluyor?"

Alice'de en az bizim kadar şaşkın gibi duruyordu. Bir elini kızın koluna sarmış, gözlerini yüzüne dikmişti. Ama Amy denen kız sadece bana bakıyordu. Tüyler ürpertici bir durumdu. Gözlerini bir saniye olsun beden ayırmıyor, dilimi yutmuş gibi konuşamadan ona bakmama sebep oluyordu.

"Bu burada tartışılacak bir şey değil gibi duruyor. İçeri geçin."

Luke'un sözleri, ortamı yumuşatmak ve tamamen beni bu durumdan kurtarmak için olsa da, John ona sinirli bakışlar atmaktan geri durmamıştı. Alice Amy'nin kolunu çekiştirdiğinde, sonunda bakışlarını üzerinden çekmesi ile John'un koluna tutunmuştum. Neler olduğunu bilmiyordum ve beynimin aldığı turta formu küflenmeye başlamış olacak ki, git gide işlevini yitiriyordu.

İçeri girmek için birkaç adım atan ikili ile birlikte John ona tutunmamı fırsata çevirmiş ve beni beraberinde masaya doğru götürmüştü. Koruma içgüdüsü ile hareket ettiğini biliyordum ama beni sürüklediği için minnettardım çünkü kendi başıma yapabileceğimden emin değildim. Bu kadar etkilenmem saçmalıktı belki ama o kızın gözlerinde bir şey vardı. Eski bir hatıra gibi kadar tanıdık ama hiç var olmayan bir şeyler. Söylediklerinden çok, bana baktığında hissettirdikleriydi beni şoka sokan. Huzursuz edici bir his içimi gıcırdatıyordu.

Alice ve Amy karşımızdaki koltuğa oturduğunda, Luke'da kapıyı kapatmış ve boş olan tarafıma geçmişti. Şimdi, kimse konuşmuyordu. Belki de kimse ne diyeceğini bilemiyordu.

"Amelia'yı nereden tanınıyorsun?"

John daha fazla dayanamamış olacak ki, sessizliği ilk bozan o olmuştu. Ses tonu sertti. Alice ve Amy gelmeden saniyeler önce nedenini bilmediğim bir şaşkınlık yaşamasının hemen üstüne bunların olması sinirlerini oldukça germiş olmalıydı.

"Onu gördüm."

Amy gözlerini kaçırarak konuşuyor ve az önceki trans halinden sıyrılmış görünüyordu. Bir elim hala John'un kolunda, ceketinin kumaşını kavramış durumdaydı. Üzerimdeki gerginliği atamıyordum.

"Nerede?"

Bu sefer Luke konuştuğunda, Amy hiçbir cevap vermemişti. Kulübedeki sessizlik, yüksek sesli bir gürültüden daha tüyler ürpertici bir hal almıştı. Amy hariç kimse neler olduğunu bilmiyordu ama o da konuşmuyordu.

"Amy, artık bize bir şeyler anlatman gerek."

Alice elini destek olmak ister gibi Amy'nin bacağına koymuş ve daha önce duyduğumdan emin olmadığım kadar yumuşak bir ses tonu ile konuşmuştu.

Sessizce dikiliyor, olanları izliyordum. Kendime gelmem ve neler olduğunu sormam gerekiyordu, bunu benim yapmam gerekiyordu ama yapamıyordum.

"Bunu sadece ona söyleyebilirim."

Amy'nin bakışları tekrar beni bulduğunda, kendimi yutkunmaktan alıkoyamamıştım. Neden sadece benimle konuşmak istiyordu ki? Benden ne istiyordu?

"Bu mümkün değil."

John'un sesi kendinden emindi. Durumumu fark etmişçesine benim adıma konuşuyordu. Bundan şikayetçi olduğumu söyleyemezdim.

Amelia | Kutsal Cadı - 1Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin