Çalan telefonla lanet okuyarak açtım.
"Kimsin ve sabahın köründe beni arama cesaretini nerede buluyorsun?"
"Deniz sen neredesin sabahtan beri sana ulaşmaya çalışıyorum"
Abimin sesini duymamla yatakta dikleştim.
"Abi?"
"Abi yaa! Nerdesin sen?"
Derin bir nefes aldım.
"Şeydeyim yaa evdeyim"
Güldü.
"İnanır mısın ben de şu an aynı evde senin odandayım ama bil bakalım kim eksik?"
Hızla yataktan kalktım ve yere atığım kotumu giymeye çalıştım.
"10 dakika içinde evdesin Deniz"
Kapanan telefonla yere atığım gömleğimi de alıp giydim. Hızla otel odasından çıktım.
"Günaydın Deniz bey"
Bana gülen adamı aldırmada hızla otelin çıkışına doğru yürüdüm. Abim gelmişti lan. Ecelim gelmişken her an benim aleyhime işliyordu.
Valenin getirdiği arabama binip direkt eve sürdüm. Eve vardığımda hiç oyalanmadan içeri girdim.
"Hoş geldin oğlum"
Bana gülen kadına ben de güldüm.
"Pek hoş gelmedim gibi Sultan abla"
Elimle yanlış iliklediğim gömleğimi gösterdim.
Güldü ve bozulan saçlarımı düzeltti.
"Nerde benimki"
"Salonda aman dikkat et burnundan soluyor."
"Orada daha ne kadar dikiliciksin"
Abimin sesini duymamla Sultan ablanın yanaklarını sıktım ve salona geçtim. Koltukta oturmuş tablete bakan adamla güldüm. Hızla yanına gittim ve ona sıkıca sarıldım. Bu işten az hasarla yırtmamın tek yolu yağcılıktır.
"Sırnaşma hemen"
Yüzünü elimin arasına aldım ve sıktım.
"Bir tanecik abim var ona sırnaşmayacağım da kime sırnaşacağım"
Göz devirdi ve yanağındaki el erimi itti.
"Böyle kurtulamazsın Deniz efendi"
Yalandan sırıttım.
"Kim kurtulmak istiyormuş yahu"
"İyi o zaman başlıyorum"
Güldüm ve yerimde dikleştim.
"Arabana ve bazı kartlarına el koyuyorum"
Hemen yerimden kalktım.
"Hayır bunu bana yapamazsın"
Güldü.
"Yaptım bile"
"Abi lütfen...."
Ona atığım bakışları umursamayıp dosyayı bana uzattı.
"Bu da babamın cezası"
Elime aldığım dosyayla güldüm.
"Bu ne evlatlıktan ret davası mı?"
"Saçmalama Deniz"
Tatlı bir sırıtış gönderdim.
"Şaka yaptım abicim"
Dosyanın açtığım kapağıyla okuduğum şeyle hemen geri kapatım.
"Şaka değil mi?"
Ciddi yüzüyle hayır anlamında başını salladı. Hızla yanına gittim ve çömeldim.
"Lütfen bütün kartlarımı al arabam her şeyim senin olsun ama o dosyadakiler gerçek olmasın"
Başını hayır anlamında salladı.
"Emir büyük yerden geldi. İtiraz hakkım bile yok"
Derin bir nefes aldı.
"Ben İngiltere'ye gitmeden önce sana ne dedim. Çok gezme geziyorsan da ortalıklarda gezme babamın gözü üzerinde dedim ama sen maşallah gözümüze gözümüze soktun. Sana şirkete git çalışmıyorsan bile sadece orada dur o bile yeter dedim ama sen şirketi iki günde bara çevirmişsin."
"Ama abi......"
"Aması yok Deniz orada ne yazıyorsa yapılacak"
"Ne demek aması yok. Şuna bak beni özel okuldan alıp devlet okuluna yazdırmış. Verdiği harçlığa bak bu para benim sabah içtiğim kahveye bile yetmiyor. Okula otobüsle git demiş"
Alayla güldüm.
"Ulan burada otobüs durağı bile yok. Zengin semti burası..."
Tekrar yanına gittim.
"Abi babamla konuş lütfen. Onu bir sen ikna edersin"
Başını hayır anlamında salladı.
"Fazla sinirliydi ve kararından dönmek gibi bir niyeti de yoktu"
Ayağa kalktım.
"Ne yani orada yazan her şeyi yapacak mıyım?"
O da kalktı ve yanıma geldi.
"Bak Deniz sadece birinci dönem dişini sık sana ne diyorsa yap gece hayatına kısa bir ara ver. İstediği şeyleri yaptığını görünce yumuşar o zaman onu ikna edebilirim."
Ona baktım.
"Sadece birkaç ay diyorsun"
Güldü ve başını salladı.
"Birkaç ay.."
Sadece birkaç ay sonra eski hayat. Hem en fazla ne olabilir ki?
________
Deniz'in dertlere gel
Bazılarınız Denize gıcık olabilir benden söylemesi
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Denizcik | Gay
General FictionKoridorun sonuna gelmiştim ki bana çarpan bedenle sendeledim. Ulan o nasıl bir çarpmaktır. Bana çarpan bedene döndüm. Hayvan herif omzumu çürüttü "Yuh! Önüne baksana ayı " Dudağı alayla kıvrıldı "Bana mı diyorsun" Eliyle kendini gösterince bu sef...