3

13.4K 780 113
                                    

Müdürün odasından çıktım ve bana söylediği sınıfıma doğru gittim. 12-E yazan sınıfın kapısını çaldım. Gir komutu alınca içeriye girdim.

Sınıfa bir göz attım. Bir tık kalabalık gibiydik ya da sınıfların normal hali böyle. Ve ilk güne göre baya kişi gelmişti. Bizim ilk haftada tek tek kişi gelirdi. 2. Hafta herkes gelmeye başkalardı tabii ben bir ay sonra falan giderdim şimdi ise ilk günden okuldayım.

"Hocam ben yeni geldim de"

Bana baktı ve gözündeki gözlüğü çıkardı.

"Adın ne?"

"Deniz"

"Peki Deniz sınıfta boş bulduğun bir yere geç"

Sınıfa göz gezdirince üçüncü sırada oturan kızın yanına geçtim. İnek bir tipe benziyordu en azından az konuşurdu bu da benim işime gelirdi. Kızın yanına oturunca bana dönüp bakmadı bile. İyi bari şu an onunla muhatap olamazdım.

Konuşan hocaya baktım. Allah'ım gün hemen bitsin. İlk günden okula gelmek nedir yaa. Şimdi bizimkilerle eğleniyor olabilirdim. Telefonumun titremesiyle telefonu elime aldım.

Gereksiz: *fotoğraf*

Eren'in bizimkilerle çektiği fotoğrafla baktım. Bizim her zaman gittiğimiz mekâna gitmişlerdi. Şu an ben de orada olabilirdim.

Deniz: Pardon şerefsiz misiniz?

Yazdığım şeyle güldüm. Birden duyduğum çığlıkla yerimden irkildim. Yanımdaki kızın çığlığı kulağımı sağır etmişti neredeyse.

"Sen Deniz Kutmansın"

Kızın heyecanlı sesine güldüm ve yerimde dikleştim

"Evet"

Yerinde hafif zıpladı ve elini bana uzattı.

"Ben Bala"

Bana uzattığı elini sıktım.

"Senin burada ne işin var?"

Onu ben de kendime soruyorum.

"Neden geldin? Tabii gelmene sevindim ama ne biliyim seni burada görmek şaşırtıcı. Hiii yoksa iflas mı etiniz? Ayyy ama üzülme dünyanın sonu değil. Eminim eski halimize dönersiniz. Yani tabii babanın çık çalışması lazım abininde tabii senin de ama ben size inanıyorum. Kutman holding eski şaşalı hayatına dönecek sen de üzülme"

Tek nefeste söylediği şeylerle gözlerim büyüdü. Ulan bu kıza sessiz diyen aklımı seviyim emi. Bu nasıl bir kızdı mübarek motor motor.

"Eee hadi sorularıma cevap vermedin"

Demin soru mu sormuştu? Çünkü şu an benim beyin eror verdi de. Tam tekrar konuşacaktı ki içeri giren hocayla sustu. Allahım çok şükür bir daha deminki olayı yaşayamazdım. Beynim daha buna hazır değil. Hocayı dinleyen Bala'ya baktım. Sessiz sakin bir şekilde hocayı dinliyordu. Bu kız çift kişilikli falan olabilir miydi acaba?

———

Çıkış zilinin çalmasıyla hızla yerimden kalktım. Ulan ders falan işlememiştik ama ben yine de baya yorulmuştum. Bala sağ olsun bir dakika bile susmamıştı. Kafamda onun sesi yankılanıyordu.

Koridorun sonuna gelmiştim ki bana çarpan bedenle sendeledim. Ulan o nasıl bir çarpmaktır.

Bana çarpan bedene döndüm. Hayvan herif omzumu çürüttü.

"Yuh! Önüne baksana ayı "

Dudağı alayla kıvrıldı.

"Bana mı diyorsun"

Eliyle kendini gösterince bu sefer ben güldüm.

"Ben senden başka ayı göremiyorum"

Kaşları hayretle kalktı sonra dudağının kenarı kıvrıldı.

"Kimse sana bana bulaşmaman gerektiğini söylemedi mi?"

Dediği şeyle kaşlarımı çattım. O ise yüzündeki gülümsemeyi büyüttü!

"Anlaşılan çok eğleneceğiz..."

Bana doğru eğildi.

"Denizcik"

Göz kırptı ve gitti. Bu adam demin bana posta mı koydu acaba? En önemlisi bu adam adımı nereden biliyordu?

Hızla bana doğru gelen Bala'yı durdurdum elimle giden çocuğu gösterdim.

"Şu deri ceketli çocuk kim?"

Önce gösterdiğim yere sonra da bana baktı.

"Adı Barın ama ona bulaşma pek arkadaş canlısı değildir. Sana taktı mı okul hayatını zindan eder"

Dediği şeyle dudağım hafif kıvrıldı. Demek zindan eder ha! Bu çocuk benim bu okuldaki çıkış biletimdi. Aklımda dolaşan tilkilerle güldüm.

Denizcik | GayHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin