Önümdeki kağıda yazan yazıyı okuyamadığım için yanımda kantini izleyen Baran'a döndüm.
"Ne yazmışsın burda okunmuyor"
Konuşmamla önümdeki defteri aldı ve bir müddet baktı. Gözlerini kısarak deftere bakıyordu
"Hayatının geri kalanı yazıyor"
Defteri önüme bıraktı. Yazı yazmaya devam ettim. Ödev vardı ve ben bunu unutmuştum. Şimdi de öğle arasında Baran'dan almış yazıyordum.
"Ben gidip bize bir çay alayım"
Baran'a baktım
"Ben içmeyeceğim sadece kendine al"
Başını olumsuz anlamda salladı.
"Yok yok ben gidiyim oldu o zaman görüşürüz.... ben de tam gidiyordum kuzen siz oturun"
Baran'ın söyledikleriyle ve masamıza düşen gölgeyle elimdeki kalem hareket etmeyi bıraktı.
Hızla kalkıp giden Baran'ın ardından Barın hemen sandalyeye oturdu.
Onu takmayıp yazı yazmaya devam ettim.
"Yüzüme bakmayacak mısın?"
Hiçbir tepki vermedim.
"Peki tamam"
Önüme konulan telefonla ona döndüm. Sorgular bir biçimde ona baktım.
"Ne bu"
Eliyle telefonu gösterdi. Telefonu elime almamla ekranına baktım. Bir mesaj açıktı.
Barın ve Ayşe'nin mesajlarıydı.
Mesajlarda Barın ayrılmak istediğini falan yazmıştı. Biraz konuşmuşlardı sonra da buluşmak için saat yazmışlardı.
Mesajları okumamla ona baktım.
Gülümseyerek bana bakıyordu.
"Yani"
Konuşmamla yüzü düştü
"Ne demek yani"
Eliyle telefonu gösterdi.
"Bak önceden ayrıldığımızın kanıtı, tarih 1 ay öncesi o günden sonra bir daha konuşmamışız. Daha ne deyim"
Telefonu önüne bıraktım.
"Peki"
Yazı yazmaya döndüm. Derin bir nefes almasıyla sinirlenmeye başladığını anladım. Günlerdir bana böyle kanıtlar getirip duruyordu. Geçenlerde Ayşe ile olan telefon konuşmasının ses kaydını getirmişti.
Aslında bu hallerini çabalarını görünce affedesi geliyor hem zaten 1,5 haftadır peşimde süründürdüğüm yeter diyorum kıyamıyorum.
Ama sonra şeytan diyor bırak sürüsünde sürünsün.
"Ne demek peki bana bak Denzicik!"
Baktım dercesine kaşlarımı havalandırdım.
Önce yüzüme baktı sonra da etrafa
"Bak dedik öldür değil o nasıl bir bakış yavrum"
Eli kalbine gitti
"Tam kalbime geldi"
Göz devirdim.
"Anlaşılan sana ayrılan sürenin sonuna geldik"
Masadaki eşyalarımı almamla ordan ayrıldım. Arkamdan bağırsa da beni çağırsa da bir kez bile dönmedim.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Denizcik | Gay
General FictionKoridorun sonuna gelmiştim ki bana çarpan bedenle sendeledim. Ulan o nasıl bir çarpmaktır. Bana çarpan bedene döndüm. Hayvan herif omzumu çürüttü "Yuh! Önüne baksana ayı " Dudağı alayla kıvrıldı "Bana mı diyorsun" Eliyle kendini gösterince bu sef...